Alevi Haber Ajansi

Berkin Elvan davasında tanık polisler: Tanımıyoruz, hatırlamıyoruz, bilmiyoruz-VİDEO

PİRHA- İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde görülen Berkin Elvan davasının görüldüğü 9. duruşmaya polislerin çelişkili ifadeleri damga vurdu. Elvan’ın avukatları, tanıkların yalan beyanda bulunduklarını belirterek, İçişleri Bakanlığı’nın delilleri kararttığını ifade etti. Duruşma 23 Ocak’a ertelendi.  

Gezi direnişi sırasında İstanbul Okmeydanı’nda polisin açtığı ateş sonucu vurulan ve 269 gün komada kalmasının ardından yaşamını yitiren Berkin Elvan’ın davasının duruşması İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Dava 23 Ocak 2019’a ertelendi.

Çağlayan Adliyesi’nde görülen 9. duruşmaya HDP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Oya Ersoy, Dilşad Canbaz, Elvan ailesi, cumartesi anneleri, insan hakları savunucuları ile çok sayıda kişi katıldı.

Geçtiğimiz duruşmada bilirkişi raporunun yenilenmesi talep edilmişti, fakat raporun yetişemediği ifade edildi.

Toplamda 9 tanık polisin dinlendiği duruşmaya 5 tanık SEGBİS ile bağlandı.

İlk olarak ifadesi alınan o dönemde çevik kuvvet polisi olarak görev yapan tanık polis Davut Arslan, o gün Taksim’de görev yaptığını söyledi. Arslan, “Gezi parkının boşaltılmasında olaylara müdahale ettik. O gün sabaha kadar oradaydık. O gün Okmeydanı tarafına kesinlikle geçmedim.” dedi.

Sanık Fatih Dalgalı‘yı tanımadığını iddia eden tanık Davut Arslan’a olay günü görüntüleri izletildi.

2013 yılında sanık polis Fatih Dalgalı’yla aynı birimde Çevik Kuvvet olarak görev yapan İsmail Saltuk da, Dalgalı’yı tanımadığını ve hiçbir şey hatırlamadığını söyledi.

ANNE ELVAN SALONU TERK ETTİ

Tanığın hatırlamadığını öne sürmesine öfkelenen Gülsüm Elvan, “Yalan söylüyorsunuz katiller” diyerek salonu terk etti.

Baba Sami Elvan da “1986’da bir yıl tekstil firmasında çalıştım. Size en az 10 kişinin isimlerini sayabilirim. Hiçbiri ile karşılaşmadım. Bu kardeşimiz sizin yüzünüze bakarak milletin gözü önünde yalan söylüyor. Yanında çalışan arkadaşını tanımadığını söylüyor. İnsanları kandırmayalım 8. duruşmadır. Bizi bir kere daha mezara sokmayın. Görüntüler izletilerek bilinçli olarak yalan söylüyorlar. O zaman biz gelmeyelim mahkemeye. Sizin göreviniz adalet dağıtmak. Ben adalete açım aç” diyerek tepki gösterdi.

AVUKAT ATALAY: YALAN BEYANDA BULUNAN TANIKLAR HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULMALI

Tanık Sertaç Hardal, olaylar sırasında Okmeydanı’nda grup şefi olduğunu söyledi. Fatih Dalgalı’yı simayen tanıdığını söyleyen Hardal, “Grubumla o gün gezi parkı çevresine gittim. Ben akşam üzeri Halasgargazi caddesi üzerinde Merter bölgesine gittim. Gruptaki zetci polisi hatırlamıyorum.” dedi.

Görüntülerin izletildiği Hardal, fotoğraftaki kişi net olmadığından çıkaramadığını iddia etti.

Elvan ailesinin avukatı Can Atalay araya girerek, “Yemini tahtında soruyoruz. Ona uygun ifade vermesi gerekiyor tanığın. Bu tanık ile ilgili de suç duyurusunda bulunulması gerekir” diyerek tepki gösterdi.

SANIK FATİH İÇİN ‘ABİ’ İFADESİ KULLANDI

Tanık Taner Girik de şu an Mardin İl Emniyet Müdürlüğü’nde görev yapıyor. Girik’in Fatih Dalgalı için sürekli ‘abi’ demesi dikkat çekti. Girik beyanında şu ifadelere yer verdi:

“Birlikte çalıştığım için tanıyorum Dalgalı’yı. Bu olay ile ilgili çevik kuvvette ifadem alınmıştı. Abimiz hakkında ifade vermiş olabiliriz. Bu grupta 3 yıl çalıştım. Gezi olayları olduğunda birlikteydim. Gezi olaylarından sonra farklı gruplara dağıtıldık. Okmeydanı’nda sokakların içine pek girmedik. Olayın olduğu yerle 300 metre var. Genelde de grupla beraberdik. Grubun zetçisi Fatih abi idi. Grup amirimiz ise Yusuf Uyanık. Tek zetçi fatih abiydi. Ve grup dağılmıyordu. Fatih abi genelde bizim yanımızdaydı.”

İzlediğinde görüntülerde ise ‘abi’ dediği Fatih Dalgalı’yı benzetemediğini söyleyen Girik, “Fatih abi genelde bizim yanımızdaydı.” dedi.

ÇELİŞKİLİ İFADELER YER ALDI

Murat Yavuz da, aynı grupta 1-2 ay çalıştığını söylediği Fatih Dalgalı’yı önce ‘tanımıyorum’ sonra ‘simayen görsem tanırım’ diyerek çelişkili ifadeler kullandı. Yavuz, “Dalgalı’yı hatırlamıyorum. Çevik kuvvete 2011’de başladım. 2013’de hatırlamıyorum. Kalkancıydım. Grubun gazcısını tanımıyorum” dedi. “Aynı grupta çalışmışsın hiç görmedin mi?” sorusuna Yavuz, “Görsem simayen tanıyabilirim. Onlar hemen çevik kuvvetten çıktılar” ifadelerini kullandı. Görüntüler izletildi. Üniforma ile daha farklıydı. Fotoğraflara bakan Yavuz, “Tanıdığıma emin değilim” dedi. SESGİS ile gösterilince de tanımadığını ifade etti.

TANIK UYANIK, SORULARI YANITSIZ BIRAKTI

SESBİG ile duruşmaya katılan tanık Yusuf Uyanık ise şu an Antep İslahiye de görev yapıyor.

Konuyla ilgili ilk defa ifade veren Uyanık, Fatih Dalgalı ile 5-6 ay beraber çalıştığını söyledi. Olaylar sırasında grup şefi olarak çalışan Uyanık, “Grup komiserinden emir alıyorduk. Kimdi hatırlamıyorum. Dalgalı’nın grupta birlikte çalışıyorduk. Tam olarak görevini hatırlamıyorum. O tarihlerde aralıksız çalıştığımızı kimle nerede çalıştığımızı hatırlamıyorum. Okmeydanı bölgesinde de görev yapmış olabiliriz ama hatırlamıyorum.”

Uyanık, avukatların tüm sorularına rağmen, o gün grubun zetçisi kimdi, o günün şartları neyi gerektirdi, verilen emir ve kimin verdiğine dair hiçbir şey hatırlamadığını söyledi.

Görüntülerin izletilmediğini söyleyen Uyanık’ın sözleri üzerine Elvan’ın avukatı, yalan tanıklık edildiğini vurgulayarak tepki gösterdi.

Tanık Ferdi Baykal, Ali Çiçek, Mehmet Akif Yıldız da beyanlarında, ‘Tanımıyorum’ ifadelerini kullandı.

“İÇİŞLERİ BAKANLIĞI DELİLERİ KARARTIYOR”

Tanık beyanlarının ardından Berkin Elvan’ın avukatları savunma yaptı.

Avukat Can Atalay, SEGBIS sistemiyle davanın yürütülemeyeceğini söyledi. İçişleri Başkanlığı’nın açık bir şekilde delil kararttığını belirten Atalay, “Tanık polislerden biri Fatih Dalgalı’nin 300 metre sokağın içine girdiğini itiraf etti. Demek ki Dalgalı çocuğu açık bir şekilde vurmuştur. Polisler Dalgalı’ya abi diye sesleniyor. Bunun için savcılık soruşturması açacak mı? Abi diye sesleniyor ama ifadesinde tanımadığını ve hatırlamadığını belirtiyor. İçişleri Bakanlığı, kapalı spor salonunda polislere görüntüleri izlettiriyor. Tanık polislerden Yusuf Uyanık  bunu beyan ediyor ancak bu dosya mahkemede yok yani İçişleri Bakanlığı bu dosyayı mahkemeye göndermedi ve delili gizledi. 5 senedir bir katil elini kolunu sallayarak geziyor. Bunu hukuken kabul etmemiz mümkün değil. Taş olsa böyle bir adaletsizliğe çatlar” ifadelerini kullandı.

“TANIK POLİSLER BİRBİRLERİNİ DE YALANLIYORLAR”

Avukat Çiğdem Akbulut şu ifadeleri kullandı:

“Devletin katilleri koruduğunu bir kez daha gördük. Bütün duruşmaların başından bu yana ifade veren tanık polis memurları görüntüleri yalanlamaları dışında birbirlerini de yalanlıyorlar.

Tanıklar saklıyor, çelişen ifadeler ile yalan söylüyorlar. Görüntülere güvenmek bilimsel rapor istiyoruz. ATK raporumuzu düzenlemiyor. Tübitak 5 yıl oldu göndermedi. Biz ne yapalım. Her celsede yalanlar söyleniyor. Bu kadar açıkken yalan söylediği bu sanığın tutuklanması talebinden vazgeçmeyeceğiz. Dosyanın ulusal kriminal büroya gönderilmesini istiyoruz.”

Duruşma, dinlenmeyen tanıkların dinlenmesine, Adli Tıp Kurumu ve Ulusal Kriminal Bürodan rapor alınması taleplerinin incelenmesi üzere mahkeme heyeti bir sonraki duruşmayı 23 Ocak 2019 saat 10,00’a erteledi.

“ADALETE AÇIM”

Duruşma sonrası Çağlayan Adliyesi önünde açıklama yapıldı. Burada konuşan baba Sami Elvan, tanıkların yalan ifade verdiklerini vurgulayarak “Bir kez daha yalan ifadelere tanık olduk. Birlikte çalıştıkları arkadaşlarını tanımıyorlar. Ben adalete açım. Benim gibi milyonlarca insan adalete aç. Ama ben yılmayacağım elimden ne geliyorsa yapacağım” dedi.

Elvan’ın avukatlarından Can Atalay da siyasi iktidarın İçişleri Bakanlığı yoluyla delil karartmak için her türlü yola başvurduğunu bir kez daha gördüklerini kaydetti. Gezi direnişinin adalete aç olan milyonların kitlesel itirazı olduğunu ifade eden Atalay, bu itirazın aradan 5 yıl geçtikten sonra herhangi bir suç ile ilişkilendirilemeyeceğini vurguladı. İnsanların sadece söyledikleri sözler yüzünden ifadeye çağrıldığını ancak bir kat ve amirlerinin bir tek gün bile tutuklu kalmadığını kaydetti. Atalay, “Gezi bu ülkenin umududur, Berkin de Gezi’nin çocuğudur” dedi.

“BİR KATİLİN TUTUKLANMAMASI KABUL EDİLEMEZ”

Elvan’ın avukatkarından olan Çiğdem Akbulut ise kendilerine getirmeleri için verilen sanık Fatih Dalgalı’nın her celsede tutuklanmasını talep ettiklerini ancak tutuklanmadığına dikkat çekti. Bugün dinlenen tanıkların beyanlarıyla birlikte bir kez daha nasıl yalan söylendiğini gördüklerini ifade eden Akbulut, avukatların karakollarda, adliyelerde davalarını takip ederken tutuklandıklarını dolayısıyla bir katilin tutuklanmamasının kabul edilebilir bir şey olmadığına işaret etti. Devletin amirleriyle, şefleriyle, polis memurlarıyla çizdiği birbirlerini koruyan bu resmin sona ermesini istediklerini belirtti.

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak