PİRHA- 3 Mart sabahı Mine Kaynak adlı bir kadın sivil polislerce, arandığı ve emniyete götürülüp ifadesi alınacağı gerekçesiyle bir arabaya bindirildi. İfade vermek adına zorla bindirildiği arabada saatlerce taciz ve tehdit ile tutulduğunu iddia eden Kaynak, uzun bir süre hiçbir emniyette bulunamadı.
Avukatlar Mine Kaynak’ın gözaltına alındığını ve dosyasında gizlilik kararı olduğu için 24 saat bilgi verilmeyeceğini söyledi. Fakat gözaltına alınan kişinin ailesine emniyetçe mutlaka haber verilmesi gerekirken, Mine Kaynak’ın ailesinden herhangi birisi aranmadı buna dair. Üstelik, emniyet merkezleri de hiçbir emniyette olmadığı bilgisini verdi.
Aradan saatler geçtikten sonra, 3 Mart’ta saat 14.00 civarı kendisine ulaşılan Kaynak’ın gözaltına alınma şekli şöyle anlatıldı:
“Sabah 5-6 civarı sivil polislerce emniyette ifadesi alınacağı gerekçesiyle sivil bir arabaya alınmak istenmiş. Sivil polis olduğunu iddia eden kişiler önce kimliklerini göstermemiş. Arkadaşlarının ısrarı üzerine kimlik gösterince o da arabaya binmiş ama herhangi bir emniyete götürülmemiş. Öğlen saat 12:00-13:00 sularına kadar arabada tutulmuş. Araba sürekli seyir halindeymiş. Birçok hakarete, tehdide, aşağılamaya, sözsel ve fiziksel tacize maruz bırakılan Kaynak, “Kendisini emniyete götürüp adam gibi ifade almalarını ya da kendisini bırakmalarını” söylemiş. Bir ara arabanın kapısını açıp arabadan atlamaya kalkan Kaynak’a polisler engel olmuşlar.”
Fakat uzun süre sonra kendilerini polis olarak tanıtanların Kadıköy’de bir yerde Kaynak’ı arabadan attıkları ifade edildi.
İHD: OLAYIN TAKİPÇİSİYİZ
İnsan Hakları Derneği konuya yakından takip ediyor. Avukatlar Eren Keskin, Leman Yurtsever ve Zeynep Ceren Boztoprak ile toplantı yapıldı. Avukat Eren Keskin’in öncülüğünde İstanbul Emniyetine suç duyurusu yapılması ve dava açılması konusunda adımlar atıldı. Av. Eren Keskin davayı üstlendi ve Mine Kaynak’ın haklarını savunmak adına gerekeni yapacaklarını duyurdu. İHD avukatları, OHAL ile birlikte bu tarz usulsüz gözaltı ve korkutma, sindirme olaylarının arttığını, daha önce de bu tarz vakalarla karşılaştıklarını, yasal bir zemini olmasa da yasalmışcasına güvenlik görevlilerinin insanları bu şekilde alıkoyma hakkını kendilerinde bulduklarını vurguladı.
YURTTAŞLARI KAÇIRAN KAMU GÜVENLİK TİMİ
Bu arada, TBMM Genel Kurulu’nda müftülere nikah yetkisi veren ve kabul edilen düzenlemenin görüşüldüğü sırada soru üzerine söz alan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara’da yurttaşları kaçırarak işkence eden ve kendisine Kamu Güvenlik Timi (KGT) diyen örgüt hakkında açıklamalarda bulunmuştu. KGT’nin gerçekleştirdiği iddia edilen kaçırma olaylarının araştırıldığını dile getiren İçişleri Bakanı Soylu, örgütü “Adı sanı olmayan zıpırık bir şey” diye tanımlamıştı.
Süleyman Soylu’nun KGT’nin araştırılacağını anlatırken kullandığı “arkadaşlar” benzetmesi ise dikkati çekmişti. Soylu, işkenceci tim hakkında, “Bu konuda arkadaşlarımız gerekli tahkikatları yapıyorlar. Kimdir bunlar, nedir? Ve bu arkadaşlara da ulaşacaklar” şeklinde konuşmuştu. (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.