Alevi Haber Ajansi

Avukat Atal: Enerji Bakanı Akkuyu konusunda açıkça yalan söylüyor-VİDEO

PİRHA- Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın “Akkuyu bir Türk şirketidir” sözlerini yalanlayan DAÇE gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, “Akkuyu Rusya mülkiyetinde olan bir santral. Enerji Bakanı bu konuda açıkça yalan söyleyerek, halkı manipüle etmeye çalışıyor” dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) şirketinin CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkanı Anastasia Zoteeva’nın “Bu nükleer santral tamamen Rusya’ya aittir” sözlerini yalanladı.

Bakan Bayraktar, “Akkuyu Nükleer A.Ş., Türkiye Cumhuriyeti‘nin vergi mevzuatına, hukuk kurallarına göre çalışan bir şirket, bir Türk şirketidir. Hükümetler arası anlaşma kapsamında da bizlere her konuda, hem iktisadi hem de güvenlik konularında fevkalade önemli haklarımızın olduğu ve tamamen Türkiye’nin kontrolünde yürüyen bir proje” dedi.

Ancak Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri (DAÇE) gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal da Enerji Bakanı Bayraktar’ı yalanladı. Atal, nükleere ilişkin yapılan milletlerarası sözleşmenin maddelerine işaret ederek Enerji Bakanı’nın açıkça yalan söylediğini belirtti.

“ZOTEEVA İTİRAF ETTİ, BAKAN İSE YALAN SÖYLEDİ”

Anastasia Zoteeva’nın NGS’nin tamamen bir Rus şirketi olduğu yönündeki açıklamalarını daha önce Mersin Nükleer Karşıtı Platform bileşenleri doğrulamıştı.

Birçok çevre davasının avukatı olan İsmail Hakkı Atal da son olarak Zoteeva’nın sözlerini doğrulayarak, “Zoteeva, Akkuyu Nükleer Santral’in yüzde yüz bir Rus şirketi olduğunu, Rusya mülkiyetinde olduğunu itiraf etti. Buna karşı Enerji Bakanı açıkça yalan söyleyerek halkı manipüle etmeye çalışıyor” dedi.

Türkiye’nin Rusya devletine bağlı şirketler ile yap-işlet-sahip ol modeline göre yaptığı anlaşmanın maddelerine değinen Atal, şunları aktardı:

“Rusya ile Türkiye arasında imzalanan ikili uluslararası anlaşmanın 5. maddesine göre; Akkuyu Nükleer yüzde yüz Rusya hissesiyle, Rusya mülkiyetinde kurulacaktır. Yine aynı maddenin 4. fıkrasına göre Rusya’nın hissesi hiçbir zaman yüzde 51’in altına düşmeyecektir, geri kalan yüzde 49 hisseyi de Türkiye’ye veya başka birine verip vermemesi tamamen kendi inisiyatifinde olacaktır. Yine daha sonra çıkarttıkları Nükleer Düzenleme Kurumu kanununun 4. maddesinin 2. fıkrasına göre yabancıların Türkiye’de kurdukları şirketler vasıtasıyla nükleer santral sahibi olmasının önü açılmıştır.

Anlaşmanın 6. Maddesine göre 3. taraf sorumluluğu tamamen Türkiye’ye aittir. Yani burası patlarsa, kaza olursa Rusya hiçbir sorumluluk üstlenmeyecek. Akdeniz’deki bütün ülkelere karşı maddi tazminat sorumluluğu Türkiye’ye ait olacak. 15. maddenin 1. fıkrasına göre Ruslar hiçbir şekilde Türkiye’ye nükleer enerjisi teknoloji transferi yapmayacak. Kamuoyuna söylenenlerin aksine Türkiye bu konuda hiçbir zaman nükleer sahibi olmayacak.”

“AKKUYU BÜYÜK BİR ULUSAL GÜVENLİK TEHDİDİDİR”

Yapılan anlaşmalarda Rusya’ya büyük imtiyazlar verilmesinin ileride tehlikeli boyutlara ulaşabileceğini dile getiren Atal, Akkuyu’nun büyük bir ulusal güvenlik tehdidi olduğu görüşünde.

Atal, “Türkiye topraklarında yönetimi, mülkiyeti, sermayesi, santrali, her şeyi Rusya’nın olan bu nükleer santral, Türkiye tarihindeki en büyük ulusal güvenlik tehdididir. Nitekim Ukrayna’daki Zaporijya Nükleer Santrali’ne birden fazla füze atarak bütün dünyayı nükleer bir facianın eşiğine getirdi” diyerek, bir an önce Rusya’nın Türkiye topraklarından çıkarılması gerektiğinin altını çizdi.

Fatoş SARIKAYA- Diren KESER/ MERSİN

İLGİLİ HABERLER:

>‘Nükleer santral ekosisteme yapılan bir darbe, vazgeçilmeli’
> Nükleer santrale ilişkin kaygılar artıyor: Akkuyu, nükleer atık alanı haline getirilebilir

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak