Alevi Haber Ajansi

‘Nükleer santral ekosisteme yapılan bir darbe, vazgeçilmeli’ -VİDEO

PİRHA- Mersin Nükleer Karşıtı Platform Sözcüsü Osman Koçak, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin insan, doğa ve ekonomik yönden sorun teşkil ettiğini belirtti. Koçak, nükleer santralin ekosisteme yapılan bir darbe olduğunu ve inşaatın durdurulması gerektiğini ifade etti.

Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımına başlandığı günden bu yana birçok skandalla gündeme gelen, toplumun büyük bir kesiminin ekolojik facia olarak tanımladığı Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde vukuatlar son bulmuyor.

2018 yılında temelleri atılan Akkuyu NGS inşaat sahasında iş kazaları, patlamalar, temelde çatlak ve zeminde su sızıntısı meydana gelmişti. Son olarak inşaatta çalışan en az bin 500 işçi verilen yemeklerden dolayı zehirlendi.

Mersin Nükleer Karşıtı Platform (NKP) Sözcüsü Osman Koçak, 20 milyar dolarlık dev bir yatırımda sermaye sahiplerinin maliyetleri düşürmek için insan sağlığını hiçe saydıklarını belirtti.

“1500 KİŞİNİN ZEHİRLENMESİ BÜYÜK BİR OLAY”

Yaşanan zehirlenme olayında ölümlerin olduğu ileri sürülse de bunun üzerinin kapatıldığı iddia ediliyor.

Osman Koçak; yemek sorununun ilk olmadığını, bin 500 işçinin zehirlenmesinin bu konuda herhangi bir iyileştirmenin veya denetimin yapılmadığına kanıt olduğunu söyledi.

Yemeklerde sınıf ayrımının da olduğuna dikkat çeken Koçak, “20 milyar dolarlık büyük bir yatırımda bin 500 işçinin gıda zehirlenmesi yaşaması büyük bir olay. Her ne kadar üstü örtülmeye çalışılsa da iş cinayetlerinin, ölümlerin olduğunu da biliyoruz. İşçiler yedikleri yemeklerde sınıf ayrımı yaşıyor. Mavi yakalılarla beyaz yakalıların yemek yerleri ayrı. Onların mekanı daha geniş yemek kalitesi farklı. Yemek, barınma, temizlik, banyo, duş sorunları var. Maliyetlerden kısmak adına halkın sağlığı hiçe sayılıyor” dedi.

“SANTRAL TAMAMEN RUSYA’NIN, HALK YANLIŞ BİLGİLENDİRİLİYOR”

Geçtiğimiz günlerde Akkuyu Nükleer A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Anastasia Zoteeva’nın Rus devlet televizyonuna nükleer santral ile ilgili yaptığı açıklamalar dikkat çekti. Zoteeva, “Sovyet dönemi dâhil Rusya’nın nükleer enerji tarihinde ilk kez başka bir ülkede, ancak kendimiz için bir santral inşa ediyoruz. Bu nükleer santral Rusya’ya ait. Bu başka ülkenin topraklarında inşa edilen bize ait santraldir” ifadelerini kullandı.

Rusya Atom Enerjisi Kurumu’nun (ROSATOM) Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin inşaatını ‘Yap-İşlet-Devret’ modeliyle değil ‘Yap-İşlet-Sahip Ol’ sistemiyle üstlenmesi bilinen bir gerçek.

Ancak hükümetin bu konuda farklı bir algı yarattığını dile getiren Osman Koçak, “Bu santral halkımıza empoze edildiği gibi Türkiye’ye ait bir santral değil, Zoteeva bu gerçeği açıkladı. Rusya ürettiği elektriğin yarısını 15 yıl müddetle kullan kullanma Türkiye’ye ödetecek. Yaklaşık 50 milyar dolar civarında bir tutar ediyor. Aslında Türkiye Rusya’nın sahip olduğu bu inşaatın maliyetini kendi halkına ödetmiş olacak” sözlerini kullandı.

“MÜCADELEMİZ SÜRECEK”

Siyasi rant uğruna ekosistemin talan edildiğini ve insan yaşamının göz ardı edildiğini ifade eden Koçak, mücadele vurgusu yaparak sözlerini şöyle tamamladı:

“Nükleer, Türkiye açısından siyasi iktidar meselesi, yapanlar sermaye çevreleri fakat iktidarlar anlaşarak yaptılar. Bütün bunlar insan sağlığı ve çevre için oldukça sorunlu. Ekosisteme yapılmış bir darbe nükleer. Halkı ve doğayı düşünen yok. Yalan ve sahte bir şekilde halkla ilişkiler çalışmaları yapıyorlar ama halka bunu iletmek lazım. Biz Nükleer Karşıtı Platformlar olarak Türkiye genelinde bu bilgileri halka yansıtmaya çalışıyoruz ancak burada siyasi yapılara ve demokratik kitle örgütlerine büyük bir görev düşüyor. Kendi kitlelerine ve halkın tamamına nükleer ile ilgili gerçeklerin anlatılması gerekiyor.”

Fatoş SARIKAYA- Diren KESER/ MERSİN

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak