PİRHA-Ankara Tabip Odası (ATO) Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulu Üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp’ın tutuklanmasına ilişkin açıklama yaptı. Gökalp’in derhal serbest bırakılması gerektiğini dile getiren ATO Başkanı Ali Karakoç, “Dr. Şeyhmus Gökalp, iyi hekimlik değerlerine sahip çıkan, sağlık hakkı ve insan hakları mücadelesi veren bir arkadaşımızdır” dedi.
Ankara Tabip Odası (ATO) 20 Kasım 2020’de tutuklanan TTB Yüksek Onur Kurulu Üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp için açıklama yaptı.
“Dr. Şeyhmus Gökalp derhal serbest bırakılsın” pankartının asıldığı basın toplantısına TTB yönetimi de destek verdi.
TTB İkinci Başkanı Ali İhsan Ökten, Şeyhmus Gökalp’in hiçbir yasadışı çalışmasının olmadığını söyleyerek, “TTB Onur Kurulu Üyesi Şeyhmus Gökalp, sorgusuz sualsiz ve ne olduğu bilinmeyen tanıkların ifadeleri ile tutuklanmıştır. Bu durumu şiddetle kınıyor ve arkadaşımızın serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Şeyhmus Gökalp, iyi bir insan ve hekimdir. Ayrıca yaşamında hak, hukuk, adalet mücadelesi yapmış ve bunun bedellerini de ödemiş bir arkadaşımızdır” ifadelerini kullandı.
TTB Yüksek Onur Kurul Üyesi Sezai Berber ise Şeyhmus Gökalp’in iyi bir insan ve hekim olduğunu belirterek, “Onur Kurulu üyemiz soyut gerekçelerle tutuklandı. Şeyhmus Gökalp’in bir an önce ailesine ve Türk Tabipleri Birliği’ndeki çalışmalarına dönmesi için bu haksız uygulamanın bir an önce bitmesini diliyoruz” dedi.
“KENDİ HUKUKUNA AYKIRI BİR KARAR!”
Konuşmalar ardından basın açıklamasını ATO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ali Karakoç okudu. Karakoç, “Bir itirafçının soyut, maddi kanıtlardan ve gerçeklikten uzak iddiaları dayanak olarak kabul edilmiş ve Dr. Şeyhmus Gökalp tutuklanmıştır” diyerek şöyle devam etti:
“Bu itirafçı teslim olduğu 2016 tarihinde çok sayıda kişi hakkında ifade verdiği halde Dr. Şeyhmus Gökalp hakkında hiçbir beyanda bulunmamıştır. Ancak, her ne hikmetse itirafçı teslim olduktan üç yıl sonra 26 Mart 2019’da birçok kişi hakkında olduğu gibi, Dr. Şeyhmus Gökalp hakkında da soyut ve yalan iftiralarda bulunmuştur.
Bölgede emek demokrasi ve barış mücadelesi veren muhalif kesimler üzerinde bir baskı ve tehdit aracı olarak kullanılan itirafçı beyanları burada da karşımıza çıkmaktadır.
Dr. Şeyhmus Gökalp, iyi hekimlik değerlerine sahip çıkan, sağlık hakkı ve insan hakları mücadelesi veren, hem bir aktivist hem de meslek örgütümüz TTB’nin yüksek onur kurulu üyesi seçilmiştir.
Dr. Şeyhmus Gökalp’ın tutuklanması; bir yandan demokrasi, emek mücadelesi veren ve hak savunuculuğu yapan bireyler üzerinde bir korku ve tehdit unsuru olarak kullanılırken, diğer yandan demokratik bir Türkiye için mücadele eden meslek örgütleri üzerinde de bir baskı aracı olarak kullanılmak istenmektedir.
“DR. GÖKALP’İN YALANCI TANIKLA TUTUKLANMASINI KABUL EDEMEYİZ”
Anayasamız ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler; somut delil teşkil etmeyen iddiaların suç unsuru olarak kabul edilemeyeceğini hükme bağlamış; Yargıtay, AYM ve AİHM’in de bu yönde verdiği birçok karar mevcuttur. Dolayısıyla kendi hukukuna aykırı, somut kanıtlara dayanmayan, yalancı tanık beyanları gerekçe gösterilerek, Dr. Şeyhmus Gökalp’ın tutuklanmasını kabul edilmez buluyoruz.”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.