Alevi Haber Ajansi

Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri: Barış mücadelemizi yükselteceğiz-VİDEO

PİRHA- 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında basın açıklaması yapan Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri, tüm saldırı ve dayatmalara karşı barışı savunmaya devam edeceklerini söyledi.

Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle kapsamında basın açıklaması yaptı. Attalos Meydanı’nda gerçekleştirilen basın açıklamasında, “Emperyalizme, gericiliğe, savaş politikalarına karşı eşitlik, özgürlük, emek ve barış mücadelemizi yükselteceğiz” pankartı açıldı. Basın açıklamasını Antalya Emek Demokrasi Güçleri adına Antalya Halkevi Şube Başkanı Kadriye Tuğcu okudu.

3. DÜNYA SAVAŞI İLE KARŞI KARŞIYAYIZ’

Stockholm Uluslararası Barış Enstitüsü (SIPRI) kısa süre önce “İnsanlık tarihinin en tehlikeli dönemlerinden birine sürükleniyoruz” açıklamasına dikkat çeken Tuğcu, “Çünkü devasa genel silahlanma artışı yanı sıra nükleer silah edinme ve kullanıma hazır nükleer silah sayısında korkunç bir artış yaşanıyor. Dolayısıyla zamana yayılmış ve adı konmamış 3. Dünya Savaşı ile karşı karşıyayız. Savaşlarda da en çok çocuklar ve kadınlar ölüyor. Sadece ölmüyor tecavüze, işkenceye maruz kalıyor, bulaşıcı hastalıklara yakalanıyorlar. Göç yollarında tarifsiz acılar yaşıyor, sığındıkları ülkelerde insanlık dışı şartlar nedeniyle yaşayan ölüler haline geliyorlar!” diye konuştu.

Savaşların öncesinde eşitsizlikler, sömürü, hak gaspları, aşırı kar hırsı, milliyetçilik, kamplaşma ve silahlanmanın arttığına işaret eden Tuğcu,  “Halklar ve emekçiler arası düşmanlıklar geliştiriliyor. Bu şekilde ekonomik ve siyasi zemin yaratıldıktan sonra kapitalistler yapısal krizlerini aşmak ve hegemonyalarını genişletmek için yeni savaşların, çatışmaların startını veriyorlar” dedi.

Tuğcu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“AKP+MHP iktidar bloğu içeride ve dışarıda milliyetçi, şoven, ayrımcı, tekçi, cinsiyetçi, mezhepçi siyasetin dozu her gün biraz daha artırıyor. Kürt sorununda; ölüm, kan ve gözyaşı dışında bir sonuç üretmeyen savaş/şiddet odaklı politikalarda ısrarın bedelini egemenler, ittifak bloğu etrafında kümelenmiş kirli çıkar odakları değil emekçiler ve ezilenler olarak ülkenin %99’u ödüyor. Ekmeğimize, geleceğimize, aşımıza, ormanımıza, suyumuza göz dikenler, halkların bir arada yaşama iradesini de iktidarları için en büyük tehdit olarak görüyorlar.

Gözaltılar ve tutuklamalar, işten çıkarmalar, iş güvencesinin ortadan kaldırılması, kadına yönelik ayrımcı politikalar ve şiddet, homofobiden beslenen şiddet ve nefret cinayetleri, Alevilere yönelik mezhepçi dayatmalar, ÇEDES gibi laiklik karşıtı gerici politikalarda kaygı verici artış, çocuk istismarı, en son Akbelen’de, Cudi’de, depremde yıkılan Hatay Dikmece’de zeytinliklerin istimlak edilmesi örneklerinde olduğu gibi doğamızın talan edilmesi, iş cinayetleri ve daha nice insanlık onuruyla bağdaşmayan politika ve uygulamalar gündelik yaşamın parçası haline geldi.”

Barış ve demokrasi talebi ekmek ve su kadar temel ihtiyaç haline geldiğinin altını çizen Tuğcu, “Emekçiler, kadınlar, ezilen halklar için barış; emeğinin karşılığını alabilmektir. Halkların eşit ve özgür birlikteliğinin sağlandığı, başta Kürt sorunu olmak üzere temel sorunların barış ve diyalogla çözüldüğü, demokratik taleplerinin karşılandığı bir toplumsal mutabakattır. Kadına yönelik şiddetin son bulması, bunun için başta İstanbul Sözleşmesi feshinin iptal edilmesi, ILO’nun 190 sayılı sözleşmesinin imzalanması başta olmak üzere toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik politikaların esas alınmasıdır” ifadelerine yer verdi.

Tuğcu, son olarak şunları söyledi:

“Çocuğun da hakları var diyebilmektir. Çocuk istismarı ve kadın cinayetlerinde cezasızlık politikalarına son verilmesidir. Doğamızın, suyunuzun, ormanlarımızın rant uğruna talan edilmemesi, sadece bugünü değil geleceği de savunan ekolojik bir yaşamı hakim kılmaktır. Ötekileştirme ve kutuplaştırma politikalarına karşı eşit yurttaşlık temelinde yaşamdır. Mülteciliğe yol açan politikalara son vermek, göçmenleri düşman görmemek, dayanışmayı büyütmektir.

1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle; savaşlarda, çatışmalarda yitirilen milyonlarca sivil insanın anısı önünde saygıyla eğiliyor, emekçilerin ve ezilen halkların kendi hakları için yürüttükleri mücadelenin en temel başlığının Barış olduğunun altını bir kez daha çiziyoruz.

Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri olarak; tüm saldırılara, savaş ve kutuplaştırma, tek tip yaşam tarzı dayatmalarına karşın ısrarla ve örgütlü, kararlı bir mücadele ile dünyada, Ortadoğu coğrafyasında ve ülkemizde, barışı savunmaya devam edeceğiz.

Adaletin, eşitliğin, kardeşliğin, laikliğin, paylaşımın, yardımlaşmanın, dayanışmanın, insanca bir yaşamın kalıcı hale getirildiği bir dünya ve ülke kuruncaya kadar barış mücadelesinden bir an olsun vazgeçmeyeceğiz. Yaşasın barış! Biji aşiti!”

PİRHA/ANTALYA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak