PİRHA- ADFE Genel Başkanı Pir Celal Fırat, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Allahsız, Muhammedsiz, Alisiz Alevilik olmaz” sözlerine ilişkin açıklama yaparak, “Alisiz Alevilik” kavramı ile kitleselleşen ve yolu Sünnilikle kesişenler Aleviliği asimile etmek isteyenlerdir! Bizler inancımızın direği olan Şah-ı Merdan Ali’nin yolunda olanlarız. Kimsenin bu itikatın içini boşaltmasına izin vermeyiz! Bu nedenle “Alisiz Alevilik” kavramı ile Alevileri ayrıştırmaya çalışanlar bunu başaramayacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda yaptığı konuşmada “Allahsız, Muhammedsiz, Ali’isiz Alevilik olmaz. Sadece sapkın zevklerin üzerine bina edilmiş Alevilik de Müslümanlık da Türklük de Kürtlük de olmaz” dedi.
Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE) Genel Başkanı Pir Celal Fırat, Erdoğan’ın “Allahsız, Muhammedsiz, Alisiz Alevilik olmaz. Sadece sapkın zevklerin üzerine bina edilmiş Alevilik de Müslümanlık da Türklük de Kürtlük de olmaz” sözlerine ilişkin açıklama yaptı.
Vahabi İslam ve din ilkeleri altında bırakılan, inançsal pratikleri ve farklılıkları Sünniliğe göre çarpıtılan, Sünni toplumun Alevileri anlama ve empati kurma düzeyini, Alevilerin asimile olmasıyla orantılayanların, Vahabi İslamın fetihçileri olduğunu söyleyen Fırat, “Kendi aralarındaki inanç ve ritüel farklılıkları zararlı görerek Alevileri tek tipleştirerek, sonrasında tahammül edilen farklılıkları azaltmak ve çatışmayı şiddetlendirmek isteyenlere karşı Alevi toplumu duyarlı ve uyanık olmalıdır” dedi.
“ALİSİZ ALEVİLİK” KAVRAMI ASİMİLASYONCU ZİHNİYETİN TOPLUMSAL DEVŞİRME PROJESİDİR!”
Fırat, uzun yıllardır başlayan ve Alevilerin inancına bulaştırılmak istenen “Alisiz Alevilik “söyleminin kavramsallaştırılmaya çalışıldığına dikkat çekerek, “Bu coğrafyada ortak dil, gelenek, görenek ve kültür bütünlüğü ve farklılığı şiddet, kin ve öfke üzerine kurgulamak isteyenler, öteki toplumların durumsal özelliklerinden ve etkileşimden doğan özgünlüğü düşman olarak görmektedirler. İnançsal ve kültürel yaşamı bölmek amacıyla devlet eliyle geliştirilen “Alisiz Alevilik” kavramı asimilasyoncu zihniyetin toplumsal devşirme projesidir! İnancımızın ilkelerini ve yaşam anlayışımızı popülist kavramlarla boşaltan, teorize edilecek şekilde devletin ideolojik kabullerine göre entellektüelleştirilen bu zihniyet tehlikelidir” diye konuştu.
“KİMSENİN BU İTİKATIN İÇİNİ BOŞALTMASINA İZİN VERMEYİZ!”
Fırat, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Alevi toplumun kendi inançsal kriterleriyle kültür, siyaset ve bilim inşa etmesini istemeyen devlet, kendi kabulleri doğrultusunda, Alevilerin inancına, yeni bir tutum, yeni bir anlam yüklemektedir.
“Alisiz Alevilik” kavramı ile kitleselleşen ve yolu Sünnilikle kesişenler Aleviliği asimile etmek isteyenlerdir! Ana gövdesi Anadolu, gündelik yaşamla, teması doğa ve varoluş felsefesi insan odaklı olan, Aleviliği bir yere tutturmak derdi neden devlete düşmüştür? Devlet neden ısrarla, Aleviliği kendi zihniyetine göre tanımlamaya çalışmaktadır? Şah-ı Merdan Ali’yi sünnileştiren bu dil ve bu dayatma aslında ajite edilen, düşmanlaştırılan, kindarlaştıran, dindar, gerici ve öfkeli Sünnileri sakinleştirmeye yöneliktir.
Yüzyıllarca Ali’ye düşman olanlara ne oldu?
Yavuzun katliamları, Dersim, Maraş, Çorum, Sivas ve yakın zamanda Gazi’de yapılan Alevi katliamları Şah-ı Merdan Ali’ye ve ona inanan Alevi katliamları değimliydi?
Devlet geçmişteki yaşanan tüm katliamların hesabını vermek zorundadır.
Dünya değişiyor. Demokrasi artık özgürlüklerin teminatıdır, bu özgürlüklerin toplumlara hızlı ve dengeli dağıtılması artık temel düşüncedir.
21’inci yüzyılda özgür olmayan bir Alevi toplumu var.
Çocuklarına zorunlu din dersi dayatılan, kamuda yok sayılan, ibadethaneleri, inanç merkezi kabul edilmeyen, işyerlerinde ve mahallerde fişlenen, kapıları işaretlenen, köylerine cami yapılan bir toplum var. Eşit yurttaşlık hakkı için mücadele eden Alevileri, ‘Alisiz Alevilikle’ suçlamak ve adaletsizliği, Ali sevgisine bulaştıracak kadar, aşağılık olan bu düşünceyi Aleviler kabul etmeyeceklerdir.
Aleviler olarak; “Ali candır, Ali canan, Ali dindir, Ali iman, Ali rahim, Ali rahman, Ali göründü” diyen ulularımız yürüdüğü Ali’nin yolundayız. Ali inancı bizim itikatımızın temeli ve kendisidir. Bizler inancımızın direği olan Şah-ı Merdan Ali’nin yolunda olanlarız. Kimsenin bu itikatın içini boşaltmasına izin vermeyiz! Bu nedenle “Alisiz Alevilik” kavramı ile Alevileri ayrıştırmaya çalışanlar bunu başaramayacaktır. Aleviler susmayacak, eşit yurttaşlık temelinde 72 millete aynı nazarla bakmaya devam edecektir.”
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.