PİRHA-İran’da ahlak polisleri tarafınca katledilen Amini için Ankara’da kadınlar sokağa çıktı. Yapılan açıklamada “Biz Alevi Kadınlar, laiklik ve eşitlik sadece ülkemizde değil, tüm dünya topraklarında sağlanana kadar mücadele edeceğiz” denildi.
Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, 29 Ekim Kadınları Derneği ve CHP Kadın Kolları, İran’da katledilen Mahsa Amini için protesto eylemi yaptı.
Sakarya caddesinde yapılan eylemde “Hayat benim, emek benim karışma”, “Söyleyecek sözümüz değiştirecek gücümüz var”, “Özgürlük sokakta kadınlar kavgada” pankart ve dövizleri taşındı.
Yapılan eylemde kadınlar, saçlarını keserek Mahsa Amini’nin katledilmesini protesto etti.
“ARTAN ZULÜM SONU GETİRİR”
29 Ekim Kadınları Derneği adına konuşan Şenal Sarıhan, “Umarım bu alanları doldurmaya devam ederiz”diyerek şunları söyledi:
“Mahsa’nın katledilmesi İran’da 43 yıldır sürmekte olan dinci, gerici, kadın düşmanı politikaların sonucudur. Sözde ‘İslami kurallar’ gerekçe gösterilerek kadınların yaşam tarzlarına müdahale edildi. Mahsa, ahlak polisinin coplarla yaşamdan koparıldı.
Tarihin bize öğrettiği bir gerçek var. Zalime edilen beddua ‘zulmün artsın’ sözüdür. Artan zulüm sonu getirir. Çünkü insan, zulme karşı direnmenin bir hak olduğu bilincindedir.”
“YASTA DEĞİL, İSYANDAYIZ”
Alevi örgütleri adına açıklamayı Rukiye Ercan Kara okudu. Türkiye’de yaşanan kadın cinayetlerine de vurgu yapan Kara şunları söyledi:
“Mahsa Amini’yi, sırf saçı göründü diye gözaltına alıp, işkence ile katleden gerici ve yobaz anlayışa karşı ve Türkiye’de de yaşanan kadın katliamlarına ses çıkarmak için bulunmaktayız. Saçın bir bahane olduğunu biliyoruz. Kadın düşmanlığı yüzünden katledildiğini çok iyi biliyoruz.
Kadın varlığının değersizleştirildiği ve yok sayıldığı bir dönemden geçiyoruz. Ülkemizde, dünyada ve şeriat ile yönetilen İran’da dinciliğin, gericiliğin hüküm sürdüğü bir sistemden, anlayıştan kurtulmak için ve sesimizi tüm dünyaya duyurmak için bugün buradayız. Geleceğimizi ne şeriata ne de karanlık güçlere bırakmayacağız.
Yaşam alanlarımızı laik ve aydınlık bir gelecek üzerine kurguladık. Ve biz kadınları evlere kapatmaya çalışan, kazanılmış haklarını gasp eden, kadın cinayetlerini görmezden gelen, ideolojik ve psikolojik tüm yapıları ile kadınlara karşı baskı uygulayan devlet, otorite ve her kim olursa olsun bunlara karşı boyun eğmeyeceğimizi buradan herkese yüksek sesle haykırıyoruz.
Biz kadınlar, dünyada en güçlü muhalefeti yürütenler olduğumuzu biliyoruz. Ve bu muhalefetle yaşam hakkımızı, kadın düşmanı ve cinsiyetçi politikalarla elimizden almalarına izin vermeyeceğimizi, İran’daki şeriata karşı mücadele ile de tüm dünyaya gösterdik.
Bu topraklarda da yüzyıllardır Aleviler olarak katliam ve baskıların, ötekileştirilmenin en derin izlerini bilincimizde yaşıyoruz. Biz Alevi Kadınlar, Pirlerimizin de dediği gibi “Kadın Erkek sorulmaz muhabbetin dilinde, eksiklik, noksanlık senin görüşlerindedir” diyen felsefenin evrensel ilkelerinde yetişmiş ve bu şuurla kadının asla geri planda olmaması gerektiğine inanan ve eşit haklar ile yaşam hakkını sürdüren bir toplumun bireyleriyiz.
Biz Alevi Kadınlar, kadın erkek eşitliğinin, erkek egemen toplumda nasıl var olacağını Kadıncık Ana’dan, Güzide Ana’dan, Baciyani Rum’dan aldığımız öğreti ile öğrendik ve bugünlere getirdik. Alevi toplumunda kadının yeri eşittir ve bu mücadeleyi tüm toplumlara öğretmek için yolumuza ışık olanlardan ilham alıyoruz.
Biz kadınlar Alevi örgütlenmesinde emek veren ve bize yüzyıllar önce emanet edilen yolumuzu bizden sonraki gençlere teslim edeceğiz.
Her gün ülkemizde yaşanan şiddet söylemi, fiziksel şiddetle sınırlı değil. Katlediliyoruz. Ve bunun yanı sıra inancımız, dilimiz, cinsiyetimiz nedeniyle ötekileştiriliyor ve yok sayılıyoruz. İran’da yaşanan katliam, bir cins kıyımı dışında yaşam biçimine, sosyal ve kültürel hayatlarımızı içlerine sindiremeyenlerin bir kadını yok etmesiyle sonuçlanmıştır. Bunun ülkemize yansımalarında, neler yapmak gerektiği konusunda, laiklik vurgusunun önemi bir kez daha artmıştır.
Biz Alevi Kadınlar, laiklik ve eşitlik sadece ülkemizde değil, tüm dünya topraklarında sağlanana kadar mücadele edeceğiz.
Biz kadınlar, eşit işe, eşit ücret isteyen, ve bu eşitlik sağlanana kadar kadınlara pozitif destek için mücadele edeceğiz
İnsan Hakları için direnen, bedel ödeyen tüm kadınlara selam olsun
İran’da ölümlere rağmen direnen Kadınlara BİN SELAM OLSUN
Yaşasın Kadın Dayanışması!
Biz Kadınlar yasta değil İSYANDAYIZ!
Kadın, Yaşam Özgürlük!”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.