PİRHA- AKD Kemer Şube Başkanı Ali Rıza Akar, şube faaliyetlerini ve depremle ilgili çalışmalarını anlatttı. Akar, “Bu bölgede çadır veya konteyner çalışması yok. Biz burada bulunan gençleri, işsiz kalmasınlar diye buradaki otellere yerleştiriyoruz. Bu deprem Kerbela gibiydi. Depremzedeler için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Umarım bir daha yaşanmaz” dedi.
Alevi Kültür Dernekleri (AKD) Kemer Şube Başkanı Ali Rıza Akar, şube faaliyetlerini ve depremle ilgili çalışmalarını anlattı.
Derneklerinin kurulduğu günden bu yana hizmetlerini yapan, kültürlerini, ibadetlerini yaşatan bir yer olduğunu söyleyen Akar, depremin ardından da çok güzel bir dayanışma örneği sergilediklerini aktardı.
“HER AİLEDEN SADECE BİR KİŞİYİ ÜYE YAPIYORUZ”
Kemer’in nüfusunun 45 bin civarında olduğunu ve bu nüfusun 3’te 1’inin Alevi olduğu bilgisini vererek sözlerine başlayan Akar, şunları ifade etti:
“Burada daha çok Tahtacı Aleviler var. Biz dışarıdan Alevi diyoruz ama onlar kendilerine Tahtacıyız derler. 2009 yılında bu derneği kurarken şu anda kullandığımız alan düğün salonuydu. Dönemin belediye başkanı sağ olsun bize verdi. Biz de kendimize göre dizayn ettik. Bu salonun içerisine cemevi yaptık ve ibadetlerimizi orada yapıyoruz. Ufak bir mutfağımız var, lokmalarımızı orada yapıyoruz ve canlarımıza pay ediyoruz. Üyeliğimiz ilk kurulduğumuzdan beri artarak gidiyor. 350- 500 hatta 1000 üye de yapabiliriz ama biz her aileden bir kişi olsun diyoruz. Aktif olan şu an 150 üyemiz var. Bir aileden 3-5 üyeliğin anlamı yok. Her aileden bir kişi yapalım dedik, öyle yola çıktık.
“SADECE ALEVİLERE HİTAP ETMİYORUZ”
Yaklaşık 2 yıldır görevdeyim ondan önce yönetim kurulu üyeliklerim de vardı. Biz burada elimizden geldiği kadar bütün Alevi ritüellerini yerine getiriyoruz. Cemlerimiz olur, Hızırlarımız olur, lokmalarımız olur, aşurelerimiz olur hepsini yerine getiriyoruz, bütün lokmalarımızı buradaki halkla paylaşıyoruz. Burada sadece Alevilere hitap etmiyoruz. Genel olarak bütün halka hitap ediyoruz. Muharrem ayında yasımızı, oruçlarımızı tutarız. Oruçlarımızı da dernekte açarız. Sonunda da deyişlerimizi, duazlarımızı dedelerimiz nezdinde hizmetlerimizi yapar aşure ile de tatlandırırız.”
“CEMEVİMİZDE BİRÇOK ALANDA KURSLAR VERİYORUZ”
Cemevinde yaptıkları faaliyetlere ilişkin de bilgi veren Akar, “Öncesinde dedemiz yoktu. Antalya’dan HBVAKV, AKD şubelerimizden Kenan dedemizi, Şehriban anamızı çağırıyorduk. Sağ olsunlar gelip buradaki ritüellerimizi yerine getiriyorlardı. Şu an zakirimiz, semah hocamız, dedemiz var. Ayrıca aramıza yeni katılan Seyit Muharrem dedemiz, depremden dolayı yeni bir dedemiz oldu. Adıyaman Cemevinin dedesi olan Mustafa Özen de aramıza katıldı. 3 dedeyle yolumuza hizmet ediyoruz. Aleviler birbirinden kopuktu, pandemi ile birlikte yaklaşık 2 yıl sürdü ve bu halen de devam etmekte. 2 yıl sonra geri döndüğümüzde salonumuz çok büyük bir yıkım almıştı. Salonumuz kullanılmadığı için çürümüş, tavanları su almıştı. Onların genel tamiratlarını yaptırdık. Şu an bu kullandığımız ofis restoranların mutfağı idi. Buraları onlardan aldık. Derneğin içerisine dâhil ettik. Yönetim kurulu toplantı salonu olarak kullanıyoruz. Bağlama kurslarımız, semah kurslarımız var. Genel talep oldukça kursları açıyoruz. Malum burası turizm bölgesi olduğu için burada yabancı dil kursu da veriyoruz. İngilizce, Rusça gibi kurslar da veriyoruz” ifadelerini kullandı.
“DEPREMZEDELERE İLAÇ OLMAK İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPTIK”
Yaşanan depremlerin ardından yürüttükleri dayanışma kampanyasından da bahseden Akar, şunları aktardı:
“Kurum olarak biz oradaki canlarımıza ilaç olmak için var gücümüzle çalıştık. Gerekli bütün yardımları toparladık. Sonra Kemer Belediyesi bünyesi altında 14 tır yardım malzemesini buradan deprem bölgesine gönderdik. Sadece Alevi kurumu olarak değil, genel olarak Kemer halkından bahsediyorum. Bunun dışında ve buraya gelen canlar aç olabilirler, konaklama yerleri olmayabilir, bir ihtiyaçları olabilir diye kapılarımızı açtık ve bu canlarımıza çayından çorbasından yemeğinden konaklama sorunundan aklınıza ne geliyorsa yaptık ve elimizden ne geliyorsa yapacağız da. Şu anda Kemer’de 14 bin depremzede var. Oteller, evler, özel ve kamu lojmanlarına yerleştirildiler. Sağ olsunlar kapılarını açtılar. 15 Mart itibarıyla buradaki oteller mecburen turist ağırlamak için tadilata girmeleri gerekiyor. Bunun için depremzede canlarımızın oteli boşaltmaları gerekiyor.”
“BU DEPREM KERBELA GİBİYDİ”
Kemer’de çadır veya konteyner olmadığını belirten Alevi Kültür Dernekleri (AKD) Kemer Şube Başkanı Ali Rıza Akar, “Biz burada bulunan gençleri, işsiz kalmasınlar diye otellere yerleştiriyoruz. En azından gençler burada çalışabilir. Arkadaşlardan bize talep olursa arıyoruz otelleri, bu şekilde gençlerimizi işe katıyoruz. İnşallah dünyada bir daha böylesi felaketler olmaz. Bu yaşanan maalesef bir Kerbela. Ben kendim aslen Adıyamanlıyım. Adıyaman’a gittim, oradaki yerleri gördüm. Umarım ülkemiz ve dünyamız böyle bir felaketi bir daha yaşamaz. Barış içerisinde hep beraber yaşarız diye ümit ediyorum.”
Cebrail ARSLAN/ANTALYA
Yoruma kapalı.