PİRHA – DEM Parti İstanbul Milletvekili Celal Fırat, Maraş Katliamı’nın 47. yılında faillerin yargılanması ve katliamın tüm yönleriyle açığa çıkarılması amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) Meclis Araştırma Önergesi verdi. Fırat, Maraş Katliamı’nın hâlâ aydınlatılmadığını belirterek, gerçek sorumluların ortaya çıkarılması için Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını talep etti.
Önergede, 19–26 Aralık 1978 tarihleri arasında Kahramanmaraş’ta Alevilere yönelik gerçekleştirilen katliamın, Türkiye’nin yüzleşemediği en ağır toplumsal yaralardan biri olduğu vurgulandı. Resmî rakamlara göre 111 kişinin katledildiği, 176 kişinin yaralandığı, 210 ev ve 70 işyerinin tahrip edildiği hatırlatıldı.
Celal Fırat, Maraş Katliamı’nın Çiçek Sineması’na bomba atılmasıyla başlamış gibi gösterilse de, katliam öncesinde şehirde ciddi hazırlıkların yapıldığının bilindiğini belirtti. Milli Piyango satıcısı kılığında şehre gelen kişilerin provokasyon faaliyetleri yürüttüğüne ve Alevi yurttaşların evlerinin günler öncesinden kırmızı boyayla işaretlendiğine dikkat çekildi.
Bu verilerin, katliamın anlık bir olay değil, önceden planlanmış organize bir saldırı olduğunu ortaya koyduğu ifade edildi.
“DEVLET KURUMLARI SEYİRCİ KALDI”
Önergede, ‘Kanımız aksa da zafer İslam’ın’, ‘Müslüman Türkiye’ sloganlarıyla CHP İl Merkezi, PTT ve TÖB-DER binalarına saldırılar düzenlendiği; Alevilerin yoğun yaşadığı Yörükselim Mahallesi’nde ETKO adlı yapılanma tarafından bir kıraathanenin bombalandığı ve Alevi dedesi Gıjik’in öldürüldüğü hatırlatıldı.
21 Aralık’ta sol görüşlü öğretmenler Hacı Çolak ve Mustafa Yüzbaşıoğlu’nun silahlı saldırıyla öldürüldüğü, cenaze namazlarının engellendiği belirtilirken, ertesi gün “komünistler camilere saldırdı” şeklindeki provokatif söylentilerle faşist grupların Alevi mahallelerine yönlendirildiği ifade edildi.
İki gün süren saldırılarda evlere girildiği, kadınlara tecavüz edildiği, çocukların, yaşlıların ve hamile kadınların katledildiği, evlerin yağmalanıp ateşe verildiği vurgulandı. Tüm bu süreçte kolluk kuvvetlerinin müdahale etmediği, saldırılara seyirci kaldığı belirtildi.
“12 EYLÜL’ÜN YOLU MARAŞ’TAN GEÇTİ”
Önergede, 26 Aralık’ta 13 ilde sıkıyönetim ilan edilmesinin, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin zeminini oluşturduğu ifade edildi. Katliam sonrası Alevi nüfusun büyük bölümünün kentten göç etmek zorunda kaldığına dikkat çekildi.
Katliam sonrası 804 kişi hakkında dava açıldığı, 29 kişiye idam, 7 kişiye müebbet, 321 kişiye ise çeşitli hapis cezaları verildiği hatırlatıldı. Ancak idam ve müebbet dışındaki cezalarda indirim uygulandığı, 1991’de çıkarılan Terörle Mücadele Yasası ile cezaların ertelendiği ve sanıkların serbest bırakıldığı belirtildi.
Fırat, bu sürecin toplum vicdanını derinden yaraladığını ifade ederek, istihbarat ve güvenlik kurumlarının rolünün de hiçbir zaman araştırılmadığını vurguladı.
“TOPLU MEZAR İDDİALARI ARAŞTIRILMADI”
Fırat, önergede, katliamda yaşamını yitiren onlarca kişinin cenazesine ulaşılamadığı, Şeyh Adil Mezarlığı’na toplu gömüldüklerine dair iddiaların araştırılmasının engellendiği ve mezar yerlerinin hâlâ bilinmediğini belirtti.
Celal Fırat, Türkiye’nin katliamlarla anılmak istemiyorsa, demokratik bir hukuk devleti olma iddiasını sürdürmek istiyorsa ve inançların bir arada yaşayabileceği gerçek bir iç barış hedefliyorsa, Maraş Katliamı’nın tüm yönleriyle açığa çıkarılması gerektiğini vurguladı.
Fırat, bu nedenle katliamı planlayanların ve uygulayanların ortaya çıkarılması, yargılanması ve mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasının “zorunlu ve tarihi bir sorumluluk” olduğunu ifade etti.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.