PİRHA-Dersim merkeze bağlı Geyiksuyu köyünde yaşayanlar maden projesine tepki göstererek, “Maden projelerinin nasıl felaketler yaşattığını Erzincan İliç’te gördük. Sırf dünyanın bir ucundaki insanlar para kazanacak diye bizim yaşam alanlarımızı yok etmelerine müsaade etmeyeceğiz” dedi.
Türkiye’de yeraltı kaynakları bakımından en fazla çeşitliğe ve zenginliğe sahip olan Yukarı Fırat havzasında bulunan Dersim’de her geçen gün yeni maden sahaları açılıyor. 145 maden projesinin bulunduğu Dersim’de, şimdi de 60 kilometre uzunluğundaki Munzur Dağları’nın tamamı maden sahası ilan edildi.
Maden projesinin uygulanacağı yerlerden birisi olan Dersim merkeze bağlı Geyiksuyu köyü Sin bölgesinde Temmuz ayında maden teknik arama mühendisleri tarafından işaretlemeler yapıldı.
Geyiksuyu köyünde yaşayan yurttaşlar, PİRHA’ya konuştu.
“DOĞAMIZIN TAHRİP OLMAMASI İÇİN SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ”
Madencilikle ilgili çalışmaların yapılacağına dair bilgilerin kendilerini tedirgin ettiğini ifade eden Yeter Karataş, “Burada insanlar tarım, hayvancılık ve arıcılık yaparak geçimlerini sağlıyorlar. Burada madencilik faaliyetleri olduğu zaman doğamıza, arılarımıza ve börtü böceğe zararı olacak. Artık insanlar burada üretim de yapamayacak. O yüzden madencilik faaliyetlerine hep birlikte karşı çıkmalıyız. Doğamızın tahrip olmaması için sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.
“YAŞAM ALANLARIMIZI YOK ETMELERİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”
Madenlerin doğaya verdiği zararı İliç’te gördüğünü belirten Nevin Yıldız, “Bu yüzden madene karşıyız. Burada doğal ortamda yaşıyoruz. Ekolojik bir denge var ve bu dengenin bozulmasını istemiyoruz. Buraya maden gelirse toprağımız ve suyumuz zarar görecek, bütün ekolojik denge bozulacak. Sırf dünyanın bir ucundaki insanlar para kazanacak diye biz yaşam alanlarımızı yok etmelerine müsaade etmeyeceğiz” diye ifade etti.
“MADEN İSTEMİYORUZ”
Zeynep Polat ise, konuşmasında şunları dile getirdi:
“Maden şirketi buraya gelirse biz nereye gidelim? Nerede ölelim? Çocuklarımız nereye gitsinler? Bostanımız, tarlamız, suyumuz ne olacak? Biz maden istemiyoruz! Maden zehirdir; hayvanımız ölür, çocuklarımız ölür. Maden istemiyoruz köyünüzü bırakmayın, burası bizim yaşam alanımızdır. Biz sabahları uyandığımızda dualarımızda “Komşularımıza keder dert verme! Çocuğumuza verme!” şeklinde dua ederiz, ziyaretlerimizde çıralar yakarız, kurban keseriz, şimdi maden geldiğinde ziyaret yerlerimiz yok olacak, inancımızı yerine getiremeyeceğiz bu yüzden maden istemiyoruz.”
“MADEN GELİRSE DOĞAMIZ, SUYUMUZ VE HAVAMIZ ZEHİRLENİR”
Madenin sadece zehir ve ölüm getirğini söyleyen Besime Yıldırım, “İnsanlar hep kanser olacak. Yapılan araştırmalarda 81 ilde en temiz hava Dersim’deymiş. Hayvancılıkla, çiftçilikle, arıcılıkla uğraşıyoruz. Çocuklarımızı okuttuk ama iş yok. Belki onlar ilerde buraya gelir ve hayvancılıkla, çiftçilikle, arıcılıkla uğraşırlar. Çocuklarımıza yazık etmeyin maden istemiyoruz. Maden gelirse doğamız, suyumuz ve havamız zehirlenir” diye belirtti.
“KÖYLÜLER OLARAK MADEN PROJESİNE KARŞIYIZ”
Maden projelerinin ülkedeki en büyük talanı yarattığını belirten Haydar Karataş, “Geçenlerde köyümüze vali geldi ve bize ‘Ben madene karşıyım ama buna halk karar verecek’ dedi. Eğer devlet kararı bize bırakmışsa, biz Geyiksuyu ve çevre köyleriyle buna karşıyız, kesinlikle köyümüzde maden istemiyoruz. Bütün insanlarımıza arazilerinden, havasından, suyundan, mezarından olmamak için mücadeleye çağrı yapıyoruz. Çünkü biz yıllardan beri çok acılar yaşadık. 1938’de, 12 Eylül 1980’de ve 1994’te yerle bir edildik ve halen onun acısını yaşıyoruz. Daha geçmiş acılar kapanmadan şimdi de maden darbesine karşı da mücadele edeceğiz. Bütün halkımızı duyarlı olmaya çağırıyoruz” şeklinde konuştu.
“MADEN ÇIKARILIRSA YENİDEN GÖÇ BAŞLAR”
Hasan Yalçın ise, “Maden çıkarıldığı zaman doğal yaşam, hayat biter. Köyümüzde hiç bir şey kalmaz ve yeniden göç başlar” sözleriyle madene karşı olduğunu dile getirdi.
“MADEN PROJELERİNİN NASIL FELAKETLER YAŞATTIĞINI İLİÇ’TE GÖRDÜK”
Köylerinde maden projesi istemediklerini vurgulayan Erdal Karataş, “1994 yılında köyler devlet politikasıyla boşaltıldı. Daha sonra insanlar yavaş yavaş köylerine geri dönmeye başladı. Bilinçli bir şekilde insanların elindeki araziyi alıp hazine arazisi yaptılar ve şu anda maden bölgesi olarak ilan ettiler. Maden projelerinin nasıl felaketler yaşattığını Erzincan İliç’te gördük. Bundan dolayı biz maden projelerine karşıyız ve sonuna kadar mücadele edeceğiz” diye konuştu.
Cihan BERK/DERSİM
İLGİLİ HABERLER:
-Maden projesi için Dersim’in Geyiksuyu köyünde dron uçurulup, arazilerde işaretlemeler yapıldı-VİDEO
-Geyiksuyu’nda madenciliğe karşı halk toplantısı yapıldı: Doğamıza dokunamazsınız-VİDEO
Yoruma kapalı.