PİRHA-Ankara’da sivil toplum örgütleriyle bir araya gelen Tuncer Bakırhan, barış sürecinde herkesin sorumluluk alması gerektiğini belirterek, “Gençlerimize yapacağımız en büyük yatırımdır barış. Barışta ısrarcı olacağız” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Barış ve Demokratik Toplum Buluşmaları kapsamında Ankara’da sivil toplum örgütleriyle bir araya geldi.
“HEPİMİZİN SORUMLULUKLAR ALMASI GEREKİYOR”
DEM Parti Ankara İl Eş Başkanı Fatin Kanat, “Önemli adımlar atılmasına ve toplumunda yer bulmasına rağmen süreç yavaş ilerliyor. Savaş halinin bedeli çok ağır oldu. Hepimizin sorumluluklar alması gerekiyor” dedi.
“DÜNYA SİYASETİ YENİ BİR EŞİKTE”
Buluşmada konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ni şu cümlelerle değerlendirdi:
“Omuz omuza, birlikte, Kürt meselesinin demokratik çözümüne nasıl ulaşabileceğimizi konuşacağız. Gitmediğimiz yer çok az. Bu mesele için köylere gittik, köylülerle bir araya geldik. Büyük dersler aldık. Süreç öyle bir süreçtir ki sadece siyasi partilerle, Meclis’te oluşturulacak komisyon ile yürütülecek bir süreç değildir. Bu sadece Kürt sorunun konuşulacağı bir süreç değildir. Henüz dilleri değişmedi. Barış ve Demokratik Toplum çağrısına uygun bir dil kullanılmıyor. Kaygılar, eleştirileri birlikte tartışalım.
Dünya siyaseti yeni bir eşikte. Yeni ve ciddi bir düzen tartışması var. Süreçte bizde bir yol aramaya çalışıyoruz hep birlikte. Bizim durduğuz yer demokrasi, adalet mücadelesidir. Dönem bize bunu emrediyor. Dönemi okuyamayanlar tasviye oluyor. Dönemi hassas okumamız gerekiyor. Orta Doğu’da yeni bir düzen kuruluyor bunu okuyamayan kaybeder. Sayın Öcalan’ın dönemi iyi okuyan biri olduğunu hepimiz biliyoruz. Dünya’daki bütün gelişmelere ilişkin bir konum alması aynı zamanda bir dönem okumalıdır. Dünyada sol, sosyalist zeminlerin hepsi bir yol arıyor. Savaş her yerde, adaletsizlik her yerde. En büyük sorumluluk bizlere devrimcilere, emekçilere, ezilenlere düşüyor. Dışımızdaki gelişmeler soframızı, sokagimizi etkiliyorsa gelişmelere karşı bir yol bulmamız gerekiyor. Yeni yolu Birlikte bulacağız. Bölgede büyük sorunlar var, bölgede henüz ne olacağı belli değil. Örgütlü olmak, izlemek gerekiyor. Türkiye bir kesişme noktasıdır. Türkiye yaşanacaklar, Suriye’yi de etkileyecektir. Sayın Öcalan Türk- Kürt tarihsel ilişkilerine bir gönderme yapıyordu. Yüz yıl öncesi tamda burada Ankara’da aslında çok şey söylenmişti. Çok şeye çözüm bulan bir çerçeve ortaya çıkmıştı. Kürtler ve Türkler orada kurucu unsur olarak belirtilmişti. Cumhuriyet kurulurken hep birlikte mücadele edilmişti. Kurucu hafızayı tekrar hatırlatmak gerekiyor. Kürtlerin barış aramasında. Daha hakkı bir şey olamaz. Gençlerimize yapacağımız en büyük yatırımdır barış. Barışta ısrarcı olacağız.”
“EN BÜYÜK UTANÇ BARIŞA KARŞI OLMAKTADIR”
Barış karşıtı olan muhaliflerin varlığına da vurgu yapan Bakırhan, “Dünyada en utanç verici bir şey ne derseniz, barışa karşı olmak derim. Barış sadece Kürtlerin işidir diye bir algı var. Önce bu yaklaşımın değişmesi lazım. Bu sürece zeval getirmeyecek bir dil kullanmak için çaba harcıyoruz. Biz hep ‘barış’ diyoruz onlar ‘terörsüz Türkiye’ diyorlar. Sizlerde bunu eleştiriceksiniz. Barışın dili bir güvenlik bildirimi değildir. Dilimizde buna uygun olmalıdır” dedi.
“KOMİSYON TARİHİ BİR FIRSATTIR”
Tuncer Bakırhan, Meclis’te oluşturulacak komisyona ilişkin, “Komisyon tarihi bir fırsattır. Komisyon geçmişin yaralarını sarmak zorundadır. Barış sadece vicdani bir talep değil ekmek ve su kadar ekonomik bir taleptir. Savaş ve çatısmadan dolayı insanlar geçinemiyor. Ciddi bir yoksulluk var. Yoksulluğun, demokrasizliğin nedeni çalışmalardır. Tek yapmamız gereken şey barışı sahiplenmektir. Barışı sağlarsak ekonomi düzelir, barışı sağlarsak demokrasi gelir, kadınlar öldürülmez, katliamlar ile yüzleşilir. Birçok meselenin anahtarı barıştır. Sivil toplum yoksa barış yarım kalır. Bir komisyona sıkıştırılacak bir mesele değildir. Sivil toplum izleyici değil, temel yürütücülerinden olmalıdır. Size büyük görevler düşüyor. Sivil toplum sessiz kalırsa barış olmaz.”
Buluşma basına kapalı olarak devam etti.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.