PİRHA- Aktivist Emel Uzman, Suriye’de dünyanın kulaklarını tıkadığı bir katliam yaşandığını belirtti. Uzman, “Suriye’de Alevi kadınlar, ezilen kadınlar, farklı inançlardan, kültürlerden gelen kadınlar tecavüze uğruyor, kaçırılıyor, katlediliyor, zorla evlilik yaptırılıyor ve satılıyor. Sadece Aleviler için bir mücadele değil, toplumun insanım diyen her kesimini ilgilendiren bir mücadele. Vahşet, katliam, soykırım büyük boyutlarda, elbette insani olarak da bu tabloya sessiz kalamayız” dedi.
Suriye’nin batısındaki Lazkiye, Dera, Humus ve Tartus kentlerinde HTŞ’ye bağlı gruplar, SMO ve IŞİD’in, 6 Mart tarihinden bu yana Alevileri hedef aldığı saldırılarda binlerce sivil katledildi, binlercesi ise alıkonuldu veya yerlerinden edildi. Bu saldırılardan en çok etkilenen kesim ise kadınlar ve çocuklar oldu. Soykırım saldırıları devam ederken çok sayıda kadın, çeteler tarafından kaçırıldı.
Suriye’deki Alevi kadınlara yönelik sistematikleştirilen katliam, kaçırma ve cinsel şiddete karşı oluşturulan ‘Suriye İçin Kadın İnisiyatifi’ Hatay’ın Samandağ ilçesinde ‘Barış Duvarı’ eylemi gerçekleştirdi.
‘Suriye İçin Kadın İnisiyatifi’ içerisinde yer alan Aktivist Emel Uzman, Suriye’de Alevilere dönük gerçekleştirilen katliamlara ve Alevi kadınlarına yönelik saldırılara dair PİRHA’ya değerlendirmede bulundu.
“DÜNYANIN KULAKLARINI TIKADIĞI, GÖZLERİNİ KAPATTIĞI BİR ALEVİ KATLİAMI YAŞANIYOR”
“Dünyanın kulaklarını tıkadığı, gözlerini kapattığı bir Alevi katliamı yaşanıyor” diyen Emel Uzman, “Ortadoğu coğrafyasını yeniden çizmeye uğraşanlar tarafından ve oradaki yaşanan bütün bu acılara ve katliamlara rağmen, insanlık dışı yaşanan olaylara rağmen dünyada hiçbir ses karşılık bulamadı açıkçası. Halbuki demokrasiden bahseden, insan haklarından bahseden Avrupa ülkelerinde bile bir karşılığı olmayan bir çığlık var. Bu çığlık aslında elbette en çok biz kadınları ve çocukları etkiliyor. Her dönemde olduğu gibi, savaş dönemlerinde olduğu gibi en çok yaralı olarak çıkanlar bu süreçten kadınlar ve çocuklar oluyor. Evet, Suriye’de bir sessiz kadın çığlığı vardı” dedi.
“BU DUVARI ANCAK KADINLARIN YIKABİLECEĞİNE İNANIYORUM”
Türkiyeli kadınlar olarak Suriye’den yükselen çığlığa sessiz kalamayacaklarının altını çizen Uzman, şunları kaydetti:
“Alevi örgütlü yapılarının içindeki kadın yöneticilerin başlattığı sürece ben de dahil oldum. Nisan ayında kadın örgütlerinin de büyük desteği ile karşılanan bir yürüyüşü Samandağ’da gerçekleştirdik. Ancak bunlar yeterli değil elbette, bir kez yapılan eylemlerden sonuç alınamıyor, sürekliliği çok önemli. Dünyanın çeşitli ülkelerinde Suriye’deki Halklarla Dayanışma İnisiyatifi kuruldu ve Birleşmiş Milletler’e, İnsan Hakları Platformu’na sürekli dilekçeler, başvurular yapılıyor. Henüz bir karşılığını alamadık ama bu süreci devam ettirmekten yanayız. Hatta Avrupa’daki inisiyatif derneğe dönüştü. Bizim de aslında Ankara’da böyle bir çalışma içine girmiş olmamız gerekiyor. Çok değerli buluyorum, Samandağ’daki farklı yörelerden gelen, farklı örgütlerden gelen kadınların Suriye’deki kadınların sessiz çığlına yanıt vermesini. Ancak bundan sonraki süreçte bir devamlılık arz etmeli.
Yıkılmayan bir duvar var. Bu duvarı ancak hem Suriye’deki hem Türkiye’deki kadınların yıkabileceğine inanıyorum. Onu yıkmak için de elbette Türkiye’deki kadınların Suriye’dekilere destek vermesi gerekiyor ve bir insani yardım koridorunun açılması gerekiyor. Önümüzdeki günlerde muhtemeldir tekrar bir araya gelerek yeni yöntemler bulacağız ve yeniden ses çıkarmaya başlayacağız.”
HATAY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NİN BÖYLE BİR DAYANIŞMA İÇİNE GİRMESİ İNCİTİYOR HEPİMİZİ”
Hatay Büyükşehir Belediyesi ile İdlib Belediyesi’nin kardeş iki belediye seçilmesini de eleştiren Emel Uzman, “Bu çok insanın içini acıtıyor çünkü büyük bir katliam yaşanıyor orada. Alevi katliamı var ve o katliam yapan belediyeyle yaşadığımız toprakların büyükşehir belediyesinin birlikte böyle bir dayanışma içine girmesi ayrıca incitiyor hepimizi” diye konuştu.
“TOPLUMUN İNSANIM DİYEN HER KESİMİNİ İLGİLENDİREN BİR MÜCADELE”
Suriye’deki kadınlar ile dayanışmanın bir insanlık mücadelesi olduğunu belirten Emel Uzman, “Alevilere has, sadece Aleviler için bir mücadele değil. Toplumun insanım diyen her kesimini ilgilendiren bir mücadele. Bu mücadeleyi güçlendirmemiz gerekiyor. Ne yazık ki Türkiye’de de tam karşılığını bulamadık henüz. Açıkçası Türkiye her gün gündem değişikliği olduğu için bir eylem yaptık, kaldı ve yeni bir şeyler yaratamadık. Ama mutlaka yaratmamız gerekiyor çünkü Suriye’de Alevi kadınlar, ezilen kadınlar, farklı inançlardan, kültürlerden gelen kadınlar tecavüze uğruyor, kaçırılıyor, katlediliyor, zorla evlilik yaptırılıyor ve satılıyor. Bu çok incitici bir şey o nedenle biz mücadele alanımızı genişleterek önümüzdeki günlerde yeni bir yol açmamız gerekiyor” ifadelerine yer verdi.
“SURİYE’DEKİ KADINLARIN SESSİZ ÇIĞLIĞINA SES OLMAYA ÇABA GÖSTERECEĞİZ”
Suriye’deki kadınların sessiz çığlığına ses olmaya çaba göstereceklerini söyleyen Emel Uzman, “Muhtemeldir onlarla gelecek günlerde yeni bir mücadele alanı ve biçimi belirleyerek tekrar Suriye’deki kadınların sessiz çığlığına ses olmaya çaba göstereceğiz” şeklinde ifade etti.
“ÇOCUKLARIN ORGANLARININ SATILDIĞI TÜYLER ÜRPERTİCİ MANZARALAR VAR”
Suriye’deki çocuklarla ilgili de çok önemli duyumlar aldıklarının altını çizen Emel Uzman, “Organ mafyasının olduğu ve çocukların organlarının satıldığı tüyler ürpertici manzaralar var, katliam resimleri korkunç. Vahşet, katliam, soykırım müthiş boyutlarda, elbette insani olarak da bu tabloya sessiz kalamayız” dedi.
Buse Nehir DEMİR/ANKARA
Yoruma kapalı.