Alevi Haber Ajansi

İHD’liler Mersin’de ‘Barış Nöbeti’nde ayrımcılığı anlattı- VİDEO

PİRHA- İHD Mersin Şubesi’nin Barış Nöbeti’nde ayrımcılık konusu ile ilgili basın açıklaması yapıldı. Yapılan açıklamada, “Kürtlere, Alevilere, Ermenilere, Hristiyan ve Yahudilere, kadınlara, LGBTİ+’lara ve emekçi sınıflara sürekli ayrımcı politikalar uygulanıyor. Bu ayrımcı politikalar, toplumsal barışın sağlanması önündeki en önemli engeldir” denildi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin Şubesi, her ayın ilk cuma gününde yaptıkları Barış Nöbeti’nde farklı konuları ele alıyor. Bu ay ayrımcılık konusunu konuşan İHD üyeleri, nöbeti basın açıklamasıyla başlattılar. Kürtçe ve Türkçe okunan basın açıklamasından önce konuşma yapan İHD Mersin Şube Başkanı Gazi İnci, Türkiye’deki baskın ideolojinin arkasına sığındığı en büyük argümanlardan birinin ayrımcılık olduğunu ifade etti.

“ALEVİLER ÇOK BOYUTLU ASİMİLASYONLA YOK EDİLMEK İSTENİYOR”

Metni Kürtçe okuyan İHD Mersin Şube yöneticisi Şükran Aktaş, çoğulcu toplum yapısının tek ulus, tek devlet, tek din ve tek dil anlayışıyla yok edilmek istendiğini söyledi. Ayrımcılıktan beslenen resmî ideoloji temelinde bir devlet inşa edildiğini belirten Aktaş, “Bu inşa sürecinde Türklük, Sünni Müslümanlık ve Türk Dili ‘üst kültür ve asıl kimlik’ olarak bu coğrafyada yaşayan herkese dayatılarak farklı etnik ve dini gruplar dışlandı. Bu dışlanma uygulamalarına ek olarak bizzat devlet tarafından ‘Sevk ve İskan (Tehcir) Kanunu (Ermeni Tehcir Kanunu)’, Şark Islahat Planları Mübadele Kanunları, Umumi Müfettişlikler gibi uygulamalarla Ermeniler, Kürtler, Rumlar, Aleviler çok boyutlu sistematik bir asimilasyonla eritip yok edilmeye çalışıldı” dedi.

“AYRIMCI POLİTİKALAR UYGULANIYOR”

Türkçe metni okuyan İHD Irkçılık ve Ayrımcılığa Karşı Komisyon Üyesi İlhan Kılıç, Aleviler başta olmak üzere toplumun birçok kesimine ayrımcı politikalar uygulandığına dikkat çekerek, “Kürtlere, Alevilere, Ermenilere, Hristiyan ve Yahudilere, kadınlara, LGBTİ+’lara ve emekçi sınıflara sürekli ayrımcı politikalar uygulanmakta, bu uygulamalara karşı çıkanlar ise; siyasallaşan yargı ve hukuki temeli olmayan soruşturma ve kovuşturmalarla ya hapishaneye konulmakta, ya da adli kontrol vb. yollarla kontrol altına alınmaya çalışılmaktadır” diye konuştu.

“AYRIMCI SÖYLEMLER TOPLUMSAL LİNÇE SEBEP OLUYOR”

İlhan Kılıç; ırkçı, erkek egemen dil, Kürtlere, Alevilere, farklı inançlara, LGBTİ+’lara yönelik nefret söylemi, anti-semitizm gibi ayrıştırıcı ve ötekileştirici söylemlerin hem bireysel hem de toplumsal linçe sebep olduğunu dile getirerek şunları söyledi:

“Son olarak İstanbul’da Santa Maria Kilisesi çok sayıda kişinin dini ayin için kilisede olduğu saatte silahla tarandı ve 1 yurttaş yaşamını yitirdi. Yine yıl dönümüne yaklaştığımız 6 Şubat depremi sonrasında sığınmacılara yönelik gerçekleşen ayrımcı dil nedeniyle birçok kentte sığınmacılara yönelik saldırılar meydana geldiği gibi deprem akabinde yapılan yardım faaliyetlerinden de sığınmacılar mahrum bırakıldı.

İnsan hakları savunucuları olarak ayrımcılığın insan hakları mücadelesi ve toplumsal barışın sağlanması önündeki en önemli engel olduğunu biliyoruz. Bu nedenle de her türlü ayrımcılığa, ırkçı milliyetçiliğe, kadına yönelik şiddete, LGBTİ+’lara yönelik nefrete, etnik ve inanç nefretine karşı mücadele etmeye devam edeceğiz.”

PİRHA/ MERSİN

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak