PİRHA- Adana Alevi Platformu, Sivas Madımak Katliamı’nın 29’uncu yıldönümüne dair yaptığı açıklamada, “Katliamı yapanlar ve planlayanlar, demokrasiyi, eşitliği, özgürlüğü, toplumsal, inançsal ve kültürel farkındalıkları yok sayıp bunları düşman bilen tek tip ulus, tek tip yurttaş yaratmaya çalışan zihniyettir ve o zihniyetin ürünüdür” dedi.
Adana Alevi Platformu bileşeni kurumlar; Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Adana Şubesi, Alevi Kültür Derneği Adana Şubesi, Akdeniz Sosyal Dayanışma Eğitim Kültür Sağlık Vakfı, Şakirpaşa Cemevi, Arap Halkı Alevileri Yardımlaşma Derneği, Yüreğir Cemevi Ehlibeyt İnanç Eğitim Kültür Vakfı, Sivas Serinyayla Sosyal Yardımlaşma Dayanışma kültür Derneği, Demokratik Alevi Dernekleri Adana Şubesi, Dersimliler Derneği Adana Şubesi, Vartolular Derneği Adana Şubesi, Bulamlılar Derneği, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Ceyhan Şubesi Sivas Madımak Katliamı’na dair basın açıklaması yaptı.
“KATLEDİLEN CANLARIMIZI UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ”
Adana Alevi Platformu adına açıklamayı Sıtkı Keskin okudu. Keskin, 2 Temmuz 93’te Sivas Madımak Oteli’nde yitirilen canların birer değer olduğunun altını çizerek, “Bu katliamın tarihi bir arka planı var. Katliamı gerçekleştiren planlı güçlerin programlı davrandıklarını biliyoruz. Katliam, demokrasiyi, eşitliği, özgürlüğü, toplumsal, inançsal ve kültürel farkındalıkları yok sayıp bunları düşman bilen tek tip ulus, tek tip yurttaş yaratmaya çalışan zihniyettir ve o zihniyetin ürünüdür” dedi.
“ATEŞE SEMAH DURANLARA SELAM OLSUN”
Sıtkı Keskin, devlet ve devletin adaleti; 29 yıldır Sivas’ta diri diri yakılan, katledilen akademisyeni, gazetecisi, aydını ve ülkenin vatandaşı için adaleti sağlayamadığına işaret ederek, “Adalet talebimiz devam etmektedir. Adalet talebimizle beraber Madımak Oteli’nin utanç müzesi olarak yeniden düzenlenmesi ve bu katliama sebep olanların gerekli cezaya çarptırılmaları önceliğimizdir” diye konuştu.
“DÜNYANIN YÜZ KARASI OLAN BU KATLİAMI ASLA UNUTMADIK UNUTMAYACAĞIZ”
“Katliamın 29. yılında demokratik, özgür, eşit, halkların kardeşçe bir arada yaşadığı bir ülke mücadelemiz devam ediyor ve devam edecek” diyen Keskin, “2 Temmuz 93’te yapılan katliamın uluslararası düzeyde evrensel bir anma günü olarak kabul edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Katliamda ateşte semah duran canlarımızın direnci bilinci ve inancının yaşatılması ve daha başka katliamların yaşanmaması için insanlığın, siyasal ve kültürel belleğinde bu katliam asla unutulmamalıdır. Bu anlamda tüm demokrasi güçlerini, ülke kamuoyunu taleplerimize desteklemeli” çağrısında bulundu.
300 dedenin Kerbela’ya götürülmesine ve İçişleri, Gençlik ve Spor ve Kültür Bakanlığı eliyle Hacıbektaş’ta Alevi gençlere yönelik düzenlenen kamp etkinliğine tepki gösteren Keskin, şunları ifade etti:
“Bu zihniyet hem Cemevi ibadethane değil ticarethanedir diyen, hem de Alevileri arka bahçesi olarak görme niyetinde olan zihniyettir. Buna asla müsaade etmeyeceğiz. Çünkü bizi yönetenlerin samimiyetine güvenemiyoruz.
20 yıl içinde yapılan Alevi çalıştayları hep sonuçsuz kalmıştır. Bu süre içinde devletin yönetim kademelerinde kamuda Alevi bürokrat ve çalışanlara baktığımızda ne yazık ki Alevilerin yok sayıldığını biliyor ve görüyoruz. Şu bilinmelidir ki Aleviler bu ülkenin olmazsa olmazlarıdır. Alevi inancı ve kültürü de bu ülkenin geleceğinin teminatıdır. Bizler dün vardık bugün varız yarın da var olacağız. Pir Sultan abdalın dediği gibi Siz de Şah diyeni öldürürlerse ben de bu yayladan Şah’a giderim şiarıyla; derimizi yüzdüler, yaktılar katlettiler ve öldürdüler ama yıldıramadılar herkes bunu böyle ki bilsin bizler bir gider bin geliriz.”
PİRHA/ADANA
Yoruma kapalı.