PİRHA- Sivas’ta Madımak Katliamı’nı gerçekleştiren 3 firari sanığın yargılandığı davanın duruşmasına 22 Haziran Çarşamba günü Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edilecek. Alevi kurumları ve demokratik kitle örgütleri duruşmaya katılım çağrısı yaparak, “Devlet, bu katliamlarla yüzleşmediği sürece ülkede barış, demokrasi ve bir arada yaşama imkânı olmayacak” dedi. Madımak Müze Komitesi’nden Hüseyin Karababa ise duruşmada reddi hakim talebinde bulunacaklarını söyledi.
2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas’ta Pir Sultan Abdal Kültür Derneği tarafından organize edilen Pir Sultan Abdal etkinlikleri sırasında Madımak Oteli’nin binlerce gerici tarafından yakılması ve çoğunluğu Alevi 33 yazar, ozan, düşünür ile 2 otel çalışanının yaşamını yitirmesinin üzerinden 30 yıl geçti.
2012 yılında zaman aşımına uğratılan Sivas’ta Madımak Katliamı davasında dosyası ayrılan üç firari sanık Murat Sonkur, Eren Ceylan ve Murat Karataş‘ın yargılandığı davanın duruşmasına 22 Haziran Çarşamba günü Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edilecek.
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) ve Madımak Müzesi Komitesi, 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta bulunan Madımak Otel’inde 33’ü ozan, aydın ve yazarın yakılarak katledilmesine ilişkin görülecek duruşma öncesi Ankara Dersimliler Derneği’nde basın açıklaması yaptı.
Açıklamanın yapıldığı salona, katledilen 33 kişinin fotoğrafları asıldı. Açıklamaya, Ankara Dersimliler Derneği, İHD Ankara şubesi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Fatma Kurtulan ve HDP Ankara il örgütü destek verdi.
“GERÇEK SUÇLULAR YAKALANIP ADALET ÖNÜNDE HESAP VERMELİDİR”
Açıklamada ilk olarak söz alan DAD Ankara Şube Başkanı Mustafa Karabudak şunları dile getirdi:
“Yakın tarihe baktığımızda Maraş, Çorum, Malatya katliam davaları sürece yayılmış, karartılmış ve unutturulmuştur. Madımak Katliamı’nın da üzerinin örtülmesini istemiyoruz. Sadece Madımak Katliamı değil; Roboski, Suruç, 10 Ekim Gar Katliamı, Hrant Dink ve diğer katliamlarla da yüzleşilsin istiyoruz. Devlet, bu katliamlarla yüzleşmediği sürece ülkede barış, demokrasi ve bir arada yaşama imkânı olmayacaktır. Yüzleşmek, hak ve hakikatin ortaya çıkmasıdır. Devlet, yaptığı tüm katliamlarla yüzleşmelidir; gerçek suçlular yakalanıp adalet önünde hesap vermelidir.”
“HERKES İÇİN ADALET İSTİYORUZ”
İnanç örgütlerinin, sivil toplum kurumlarının, demokrasi güçleri olarak, hak arama mücadelesi verilen davalara sahip çıkması gerektiğini belirten Karabudak, “Bizler, 22.06.2022 Çarşamba günü saat 14.00’te Ankara Adliyesi, 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya katılıyoruz; tüm kamuoyunu da duyarlılığa davet ediyoruz. Hak ve hakikat için, Ne-Hak zihniyete karşı birlik olalım. Yaşadığı ağır sağlık sorunlarından dolayı cezaevinde kalamaz raporu alan Aysel Tuğluk için adalet istiyoruz. Bundan 15 yıl önce 19 Aralık 2007’de katledilen Hrant Dink için adalet istiyoruz. 2018 yılında katliama uğrayan Şenyaşar ailesinin Adalet Nöbeti 315’inci gününde devam ediyor. Şenyaşar ailesi için adalet istiyoruz. Aleviler için adalet istiyoruz” dedi.
“BU DURUŞMADA REDDİ HAKIM TALEBİNDE BULUNACAĞIZ”
Katledilen Gülsüm Karaba’nın ağabeyi, Madımak Müze Komitesi’nden Hüseyin Karababa ise, “Biz Sivaslıyız, Aleviyiz. Biz çocuğumuzu kaybettik ama Alevilere yönelik bir soykırım var. On yıllardır devam ediyor. Ben 30 yıldır bu soykırımı dillendirmek için mücadele ediyorum. Soykırım diyemiyorlar çünkü korkuyorlar. Mahkemelerden adalet beklemiyoruz. Bu duruşmada reddi hakim talebinde bulunacağız. Uluslararası bir operasyon bu. Hollanda ve Almanya devleti var bu işin arkasında. Bu katilleri istihbaratçı olarak kullandıklarını itiraf etti. Aleviler tüm dünya devletlerinin gözünde tehlikeli olarak görülüyor. Tekrar ediyoruz bu bir Alevi soykırımıdır” ifadelerini kullandı.
Açıklama 22 Haziran Çarşamba günü saat 14:00’te Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan duruşmaya çağrı yapılarak sonlandırıldı.
PİRHA/ ANKARA
Yoruma kapalı.