PİRHA- Meclis gündemine gelmesi beklenen infaz düzenlemesine ilişkin değerlendirme yapan Av. Cafer Koluman, “cinsel suçlar, kadına karşı cinayetler, çocuk istismarcıları bir tarafa bırakılmak kaydıyla infaz indirimi yapılacaksa eşit bir şekilde yapılmalı” dedi.
Pir Sultan Abdal kültür Derneği Diyarbakır Şube’nin eski başkanı Avukat Cafer Koluman yeni yargı paketini PİRHA’ya değerlendirdi.
Yargı paketinin uzun zamandır konuşulduğunu belirten Koluman, dünyayı bir kasırga gibi tehdit altına alan koronavirüs salgınının olduğu bu süreçte bu yargı paketinin alelacele geçirilmeye çalışılması sorunlara neden olacağını ifade ederek şunlara dikkat çekti:
“Olması gerekir miydi? Elbette ki olması gerekir. Yalnız bizim karşı çıktığımız husus şudur: özellikle kadın cinayetleri noktasında, çocuk istismarcıları ve cinsel suçlar konusunda böyle bir indirime karşı olduğumuzu belirtmek isterim. Bir hukukçu, bir Alevi örgütü temsilcisi ve hak temsilcisi olarak bunu belirtmekte fayda var. Uzun zamandır AKP ile MHP arasında bu paketin uzlaşılması konusunda bir sıkıntı vardı. Yanılmıyorsam bu sıkıntı giderildi. O yüzden kısa süre içerisinde meclis gündemine alınmak isteniyor. Uzlaşılmayan konu şuydu, özellikle MHP’nin dayatması özellikle hırsızlık suçları konusunda bir takım dayatması vardı. Bu konuda bir anlaşma sağlandığını düşünüyorum. Madem indirim olacaksa; cinsel suçlar, kadına karşı cinayetler, çocuk istismarcıları bir tarafa bırakılmak kaydıyla eşit bir şekilde infaz indirimi yapılmalı. Anayasanın 10. Maddesinde geçen hususlara dikkat edilerek eşit bir şekilde yapılması bizim temennimiz ve beklentimizdir. Bu konuda tabi ki önerimiz, çalışmalarımız görüşlerimiz vardır ama temennim odur ki bu süreçte bunların dikkate alınması.”
“KADIN VE ÇOCUKLARA YÖNELİK SUÇLARDA İNDİRİME GİDİLMEMESİ ADALETLİ OLACAKTIR.”
Koluman, koronavirüsün bu kadar tehdit halini aldığı bir süreçte, cezaevinde kalan siyasi tutsaklara, hamile kadınlara, çocukla birlikte cezaevinde kalan kadınlarında bu kapsamda faydalanması gerektiğini belirterek şunları ifade etti:
“Toplum vicdanını rahatlatmak adına, bu toplum nazarında bir af olarak görülüyor ama esasında affı kim yapar. Devlet bu kanunu bu yasayı çıkartıyorsa devletin, kendisine karşı işlenen suçlarda da affı gözetmesi gerekir. Bu kapsama kimler dahildir. Özellikle siyasi hükümlüler dahildir. Siyasi görüşünden dolayı, düşüncesinden dolayı, eleştirisinden dolayı, demokratik bir toplumun olması gerektiği konusunda bir takım eleştiriler getirdiğinden dolayı yargılananların ve bu anlamda tutuklu kalanların hüküm giyenlerin öncelikle bu kapsama dahil edilmesi lazım. Ama bugün bir cinayet işleyenin, şahsa karşı kast yapanın, bir cinsel istismar suçu işleyenin, şahsı doğrudan ilgilendirdiği için şahsın daha çok af hukukuna tabi olmaması lazım. Maalesef bu gözetilmedi. Bizim eleştirimiz bu noktadadır. Devletin daha çok kendisine yönelik suçlarda bir infaz indirimine gitmesi lazım. Cinsel istismar, kadına karşı şiddet, cinayet ve çocuk istismarları konusunda ise bir yaptırım aracı olması hususunda, önüne geçmek adına bu tür indirime gidilmemesi adaletli olacaktır.”
“DEVLETE KARŞI İŞLENEN SUÇLARDA İHERHANGİ BİR DÜZENLEME OLMAMASI EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRIDIR”
Yapılmak istenen düzenlemede, siyasi tutsaklarla adli hükümlüler arasında bir ayrışmaya gidildiğini vurgulayan Koluman şunları belirtti:
“Adli hükümlüler nazarında daha çok biz şahsa karşı işlenen suçlarda şahsın iradesine başvurulması. Yani bu mağdur olan aile, şahıs kimse onun iradesi esas alınarak bu tür yasal düzenleme yapılması, şayet böyle bir rıza ve irade yoksa bu konuda bir düzenleme yapılmasına biz karşıyız. Devlete karşı işlenen suçlarda ise herhangi bir düzenleme olmaması tümden eşitlik ilkesine aykırı olduğu düşüncesindeyiz. Çünkü başlangıç fikri olarak bütün suçları, bütün mahkumları kapsadığı yönünde bir çalışma vardı. Ama gelinen süreç itibariyle özellikle 2 haftadır yoğun bir şekilde ülkemizde devam eden koronavirüs salgınından kaynaklı bunu adeta bir fırsat bilerek fırsata çevirmenin de adil ve ahlaki olmadığını belirtmek isterim. Devlet böyle biz düzenleme yapacaksa meclise böyle bir şey gelecekse herkesin elini vicdanına bırakması, gerçekten de şu anda cezaevinde yaşlı olan, hasta olan, haksız yere mahkum edilen, haksız yere hüküm giyen birçok kişinin olduğunu bilmekteyiz. Bunların özellikle yaşadığımız süreçteki sağlık sıkıntısından kaynaklı, bırakın dışardaki insanlar bile kendini dahi koruyamazken içerdeki insanların korunması konusunda ciddi endişe ve kaygılar olduğunu belirtmek isterim. Bu nedenle derhal infaz indirimi kapsamına siyasi hükümlülerin de alınması ve derhal edilmesi, özellikle çocuk yaşta cezaevinde olan hükümlülerin ise derhal edilmesinin kaçınılmaz olduğunu belirtmek isterim. Kadın cinayetlerine yönelik, kadına şiddete yönelik, çocuk istismarına yönelik olan tutuklu ve hükümlerin ise bu kapsamın dışında tutulmalıdır.”
PİRHA/DİYARBAKIR
Yoruma kapalı.