PİRHA – SES Ankara Şube Eş Başkanı Nazan Karacabey, COVİT 19 virüsü kapsamında alınan önlemler konusunda sağlık emekçilerin izinlerine dair önemli sorunlar yaşandığına dikkat çekerek, “gerekli duyarlılığın sağlık bakanlığı tarafından sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine gösterilmesini talep ediyoruz” dedi.
Haberin Videosu
Dünyada ve Türkiye’de hızla yayılan ve binlerce insanın hayatını kaybettiği Koronavirüs salgınını SES Ankara Şube Eş Başkanı Nazan Karacabey değerlendirdi.
Covit 19 virüsünün ortaya çıkışı ve sonraki gelişmelerle ilgili konuşan Karacabey, Sağlık hizmet örgütlerinin ‘sağlıkta şiddete hayır’ demek için 5 temel madde ile beyaz miting kararı aldıklarını ancak koronavirüs nedeniyle iptal ettiklerinin hatırlattı.
10 Mart’tan itibaren COVİT 19 hasta sayısının artarak devam ettiğinin altını çizen Karacabey, hastalığın hızla yayılmasından sonra odalar ve meslek örgütleri gibi SES’te sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin çalışma ortamları sağlıklı iş güvenliklerine dair taleplerin dile getirldiğini kaydetti.
“KİŞİSEL KORUYUCU EKİPMANDA SIKINTI YAŞANIYOR”
Kişisel koruyucu donanım eksikliği başta olmak üzere çalışma ortamlarının uygunluğu, çalışma saatlerin düzenlenmesi her ikisinden sağlık çalışanı ebeveynlerden birinin izinli sayılması gibi belli başlı taleplerin dillendirildiği belirten Karacabey, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Cumhurbaşkanı talimatındaki memur izinlerine dair kriterlerin sağlık bakanlığı tarafından sağlık emekçileri hariç tutularak yeniden düzenlenmesi aslında yapılan müdahalenin ne kadar yerinde kritik olduğunu gösteriyordu.
Biz sağlık ve sosyal hizmet emekçileri taleplerimizi oluştururken yaptığımız işin sorumluluğunda ve farkında olduğumuzun altını çizmek isteriz. Yaşatmak ve yaşamak istiyoruz şiarımız tam da bu sorumluluğumuzun bilincinde çıkmıştır. Sağlık hizmeti veren tüm meslek sahipleri aynı zamanda bu halkın bireyidir. SES Genel Merkezinin ve sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin çabalarıyla bir kamuoyu oluşturduk.
Bilindiği üzere COVİT 19 virüsü kapsamında alınan önlemler konusunda sağlık emekçilerin izinlerine dair önemli sorunlar yaşanmaktadır. Sayılar ortaya çıkarıyor ki küresel kriz ve mücadelede sağlık çalışanları büyük bir özveriyle ile yaşatmaya devam ediyorlar.
Ancak kendi güvenlikleri sağlanmadan böylesine bir mücadelede bütün sorumluluğun sağlıkçılara yıkılması can kayıplarında maalesef kaçınılmaz kılacaktır. İş yerlerimizden yapılan geri dönüşlerde özellikle kişisel koruyucu ekipmanlarda sıkıntı yaşandığı çokça dile getirilmekte, para ile kişisel donanım için cebinden harcama yapmakta olan sağlık emekçisi sayısı hiçte az değildir.
Aynı şekilde hasta hanelerde özel dezenfektanların hızla azaldığına dair geri dönüşler gelmekte, alerjisi olan sağlık çalışanları kendi koruyucu ekipmanlarını temin ederken medikal firmaların fahiş fiyatlarına maruz kalmakta ve mecburen bu paraları ödemektedir.
Yakın tarihte yapılan tespitte sıradan bir maskenin 5 TL’ye satıldığı öğrenilmiştir. Dünya sağlık örgütü tarafından Türkiye’nin COVİT 19 ile mücadelesi takdir edilmiştir.
“BİZLER YAŞAMAK VE YAŞATMAK İSTİYORUZ”
Ancak son dönemlerdeki kontrolsüz yurt dışı girişleri bu çabaları boşa çıkarabilir. Görünen ve söylenenler 100 hasta ile kritik hat sisteminin aşıldığı ve yöntemlerin daha da agresifleşmesi yönündedir. Bizlerde iş yerlerimizden geri dönüşler ve gözlemlerimize dayanarak bu ulusal mücadele de sorumluluklarımızın ve öneminin farkında olduğumuzu bildirerek gerekli duyarlılığın sağlık bakanlığı tarafından sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine gösterilmesini talep ediyoruz. Biz sağlık emekçileri her kaybın can olduğunun farkında olarak yaşatmak için yaşamak istiyoruz.”
Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.