PİRHA – Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından İstanbul için alınan seçim iptali kararına hukuk camiasından da tepki geldi. Ankara Barosu tarafınca yapılan açıklamada YSK’nin bir tür darbe yaptığı ifade edilerek, “Bu darbe, tanklarla ya da silahlarla değil cübbesi üniformalaşmış atanmışlar tarafından 70 milyon yurttaşın, 16 milyon seçmenin gözlerinin içine baka baka çirkin bir cüretkarlıkla yapılmıştır” denildi.
YSK’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için seçim yenileme kararına tepkiler yükseliyor. Ankara Barosu’na bağlı yüzlerce avukat, adliye önünde biraraya gelerek YSK kararını protesto etti.
Ankara Barosu Başkanı Av. Erinç Sağkan’ın yaptığı basın açıklamasında “Aynı yöntemlerle yapılan seçimlerde ‘atı alan Üsküdar’ı geçti’ anlayışı içinde referandum düzenleyenler, cumhurbaşkanı seçilenler, kararın alındığı günden bir gün önce Yüksek Seçim Kurulu’na milletin gözü önünde talimat vermiş, İstanbul seçimlerinin mutlaka yenilenmesi gerektiğini bildirmişti” dedi.
“YSK KARARI TEŞEBBÜS AŞAMASINDA KALMAYAN BİR DARBEDİR”
Sağkan, YSK kararını bir tür darbe olarak yorumlarken sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dün gece itibariyle yapılan bu gösteri, halk iradesinin gasp edilmesi suretiyle teşebbüs aşamasında kalmayan bir darbedir ve de tarihe böyle geçecektir. Görev süreleri, kendilerine verilen emir telakki edilmeden uzun zaman önce Anayasa’ya aykırı olarak uzatılmış olan bu atanmışlar, 70 milyona borçlu oldukları kamusal hizmetlerini yapmak yerine hukuken mesnetsiz, kanunen çürük, vicdanen hadsiz kararlarıyla adlarını ülke tarihinin karanlık sayfalarına elleriyle işlemişlerdir. Çünkü Yüksek Seçim Kurulu’nun 6 Mayıs 2019 tarihli kararı, halk iradesinin gaspıdır ve her halk iradesinin gaspı lanetlenmesi gereken bir darbedir. Dün yaşanan hukuk garabeti hepimize göstermiştir ki; üzerinden 24 saat geçmemiş bu darbe, tanklarla ya da silahlarla değil cübbesi üniformalaşmış, vicdanı bireysel ikbale indirgenmiş atanmışlar tarafından 70 milyon yurttaşın, 16 milyon seçmenin gözlerinin içine baka baka çirkin bir cüretkarlıkla yapılmıştır.
Halk iradesinin bu silahsız gaspı, halk iradesinden duyulan korkunun beyhude çabalarıdır ve günü geldiğinde, failleriyle birlikte silinmeye mahkumdur. Bu kararda imzası olanlar, o kararda imzası olanların görev süresini Anayasa’ya aykırı olarak uzatanlar, seçmenin iradesini çalarken ya da çalınmasını desteklerken bir saniye dahi elleri titrememiş olan herkes şunu bilmelidir ki; tarih şimdiye kadar Şair Nazım Hikmet’in dizesinin doğruluğunu göstermekten bir kere dahi imtina etmemiştir; Hiçbir korkuya benzemez halkını satanın korkusu.
Şimdi biz; öfkesine doygun umudumuzla her türlü yılgınlık emaresinden uzak ve yapılan gösteriyle hepimize verilmeye çalışılan gözdağından azade bir şekilde her türlü edilgenleştirme çabanızı reddediyoruz.
Bu sebeple, hukuk kılıfına sokarak yapılan bu alçak darbeye boyun eğmemek; hepimiz için geçmişe, bugüne ve geleceğe duyduğumuz borcun Cumhuriyetimize olan minnetimize karışık mücadelesi olacaktır.”
Yargı bağımsızlığı çiğnenerek, yargıç cübbesine zorla düğme dikilerek girişilmiş bu darbenin tam da karşısındayız!”
Erinç Sağkan, açıklamanın ardından önümüzdeki günlerde tüm illerin barolarıyla birlikte YSK önünde de protesto eylemi yapacaklarını ifade etti.
Hukukçular, alkışlarla protestolarına son verdi.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.