PİRHA- “Kadrolu işçi” olmayı beklerken işsiz kalan işçiler, “Topluma kazandırılmak yerine, toplum dışına itildik” diyerek tepki gösterdiler.
AKP hükümeti tarafından taşeron işçilere müjde diyerek açıklanan ancak işçiler tarafından tepkiyle karşılanan tasarı uygulamaya konulmaya başladı.
Türkiye’nin tamamında belediyelerde çalışan işçiler için başvurular sonucu güvenlik soruşturması yapılıyor. Mersin’de de Yenişehir Belediyesi’nde, taşeron işçilerinin kadro talebiyle başvurduğu Belediye İktisadi Teşekküllere geçişte 13 işçinin ret alarak isimleri askıya asıldı.
Öte yandan kadro talebinde bulunan işçiler hakkında yürütülen güvenlik soruşturması devam ediyor.
Bu işçilerden 9’u emekli olduğundan dolayı kadro dışı bırakılırken, 4 işçi ise adli sicil engeline takıldı. Adli sicil engeline takılan işçiler, kadro dışında bırakılmalarıyla bir şok yaşadıklarını ve topluma kazandırılmak yerine, toplum dışına itildiklerini aktardı.
İşçiler, “Bizler sırf sabıkalı olduğumuzdan dolayı işimizden edildik. Ne yapılmak istendiğini anlamış değiliz. Belediyelerde topluma kazandırılmak adına hükümlü kadroları var. Ama kadro müjdesiyle gelinerek, bizler işimizden edildik. Güvenlik soruşturmaları kapsamında işten atılmamızla birlikte, kamu kurumları ve özel kurumlarda çalışma haklarımız da elimizden alındı. Kim bakacak çocuklarımıza. Topluma kazandırılmak yerine toplum dışına itildik” dedi.
“ŞU AN BİR ÇIKMAZDAYIZ”
Yüzde 63 oranında engelli raporu bulunan ve Yenişehir Belediyesi’nde 3 yıldır taşeron işçi olarak hizmet veren Erhan Ervars, “Ben eski kadrolu çalışandım. Bir olaydan dolayı ceza aldım. Mahkumiyetimin sonlanmasının ardından taşeron firma bünyesinde Yenişehir Belediyesi’nde işe başladım. Şimdi de 657 Memuriyet Yasası’na göre Belediye İktisadi Teşekküllere geçişte ret cevabı aldım. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın sabıkası olan taşeron işçilere ilişkin 14 Şubat’ta mecliste yaptığı açıklama, bizlerin kadro dışı bırakılmayacağımızın teminatıydı sandık. Yapılan açıklamaya rağmen bizleri adli sicilden dolayı işimizden, ekmeğimizden ettiler. Hepimizin kredi altına girip aldığı evler var. Okuyan çocuklarımız var. Ne yapacağımızı şaşırdık. Şu an bir çıkmazdayız. Resmen bizi toplum dışına ittiler. İş de bulamayacağız. Özel kurumlar da bizi almıyor. Maaşımda icra var zaten. Çocuklarımız okuyor, onlara nasıl bakacağız. Ne yapacağız yani” dedi.
“NASIL ANLATACAĞIMI BİLMİYORUZ”
Yenişehir Belediyesi’nin 3 yıllık taşeron çalışanı Mevlüt Ilıcan da, “Daha önce Büyükşehir Belediyesi’nde yine bu geçişlerin yapıldığı Belediye İktisadi Teşekküllerinde çalışan bir işçiydim. Çoğumuzu işten attılar. O süreçte tatsız bir olay yaşadım ve cezaevine girdim. Serbest bırakıldıktan sonra Yenişehir Belediyesi’nde işe başladım. Şimdi yine işsiz kaldık. Nasıl yapacağımızı, neyi nasıl anlatacağımızı bilmiyorum. Evde elimize bakan insanlar” diye konuştu.
“BİZ ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ”
Yenişehir Belediyesi’nde 4 yıllık taşeron işçisi Cihangir Kılınç ise, şunları anlattı:
“Biz kadro beklerken açlığa mahkum edildik ve işsiz kaldık. Aslında yapılmak istenen bizleri açlıkla terbiye etmek… Ben politik nedenlerden ötürü 6 buçuk yıl cezaevinde kaldım. Düşüncemiz yönünden asla taviz vermeyiz. Bize söylenmek istenen ‘Boyun eğeceksiniz’. Biz asla boyun eğmeyeceğiz. Bu konuda sendikamız DİSK/ Genel İş’in de çok ciddi çalışmaları var. Onun yanında kamuoyunun da bize bu konuda destek sunması gerekiyor. Eski hükümlü ve tutukluların bu konuda bir dayanışmaya ihtiyacı var. Bireysel anlamda kira veren insanlarız. Günlük yaşamlarımızı kazanmak için yemek yemek zorundayız. Ulaşım için araba parası vermek zorundayız. Bütün her şeyimizi elimizden alarak, açlığa mahkum ediliyoruz. Kazanılmış hakkımızı almak için tüm demokratik mücadelemizi sürdüreceğiz”
“ARKADAŞLARIMIZIN İŞLERİNE TEKRARDAN ALINMASINI İSTİYORUZ”
Genel İş Mersin Şube Sekreteri Özgür Yüksek de yaşanılan sürece ilişkin yaptığı açıklamasında şunları kaydetti:
“Maalesef Belediye İktisadi Teşekküllere geçişte birçok arkadaşımız şok yaşadı. Tam kadroya geçeceğiz diye sevinirken şimdi işsizlikle karşı karşıya kalmış oldular. Evlerine, çocuklarına nasıl ekmek götürecekler, nasıl bir durumla karşı karşıya kalacaklar, hükümetimiz bunları düşünmedi mi? Şu an geldiğimiz noktada arkadaşlarımızın bize söylediği söz şu, ‘Tekrardan sokakta suça mı karışacağız?’ Bir işçi arkadaşımız geldi geçen gün, ‘Ben listede kadro dışında kaldığımı aileme söylemedim. Söylediğimde nasıl bir travma yaşayacaklarını bilemediğim için söylemedim’ dedi. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ‘Sabıkalı taşeron işçilerin kadro dışı bırakılmaları söz konusu değildir’ demişti. Bu sözün arkasında durulmasını arkadaşlarımızın işlerine tekrardan alınmasını istiyoruz. Bu arkadaşlarımızın topluma kazandırılmasını istiyoruz. Bu anlamda arkadaşlarımızı işlerine geri dönene dek mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Diren KESER/MERSİN
Yoruma kapalı.