PİRHA- 17+ Alevi Kadınlar , yaklaşan 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’ne dair yazılı açıklama gerçekleştirdi. Açıklamada, “Bu 25 Kasım’da da tüm kadınları bulundukları yerlerde haklarımızı ve hayatlarımızı erkeklerden kurtarmak, AKP’nin cinsiyetçi politikalarını yenmek, cinsiyetçi heveslerini kursaklarında bırakmak için sokaklara çıkmaya çağırıyoruz” denildi.
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde kadınların, kadın cinayetlerine, şiddete, istismara, eşitsizliğe, ayrımcılığa, yoksulluğa ve güvencesizliğe karşı alanlarda olacaklarının belirtildiği açıklamada, kadınların kazanılmış hakları olan ve Türkiye’nin 2011 yılında imzaladığı İstanbul Sözleşmesi ile kadınları koruyan 6284 sayılı kanundan vazgeçilmeyeceğine vurgu yapıldı.
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“KENDİMİZE AİT HAYATLARIMIZIN OLABİLECEĞİNE İNANIYORUZ”
Araştırmalara göre dünyada her 3 kadından 1’i evde kocasının, erkek akrabasının ya da sevgilisinin fiziksel şiddetine maruz kalıyor. Kadına yönelik erkek şiddeti bütün dünyada en yaygın insan hakkı ihlalleri arasında yer almakta.
Dominik Cumhuriyeti’nde 1960 yılında Mirabel kardeşlere yönelik faşist devletin cinsel saldırı ve şiddeti sonrası üç kız kardeşi katletmesi nedeniyle bu suçun işlendiği 25 Kasım günü kadınlar tarafından uluslar arası şiddetle mücadele günü olarak kabul edildi.
Bugün ülkemizde yaşayan kadınlar da cinsiyetçi, muhafazakâr AKP iktidarının ve erkeklerin şiddetine rağmen erkeklerden bağımsız, kendimize ait hayatlarımızın olabileceğine inanıyoruz. Bunun için tüm zorluklara rağmen eşit ve insanca yaşama isteğimizden vazgeçmiyoruz. AKP ve erkeklerin ortak baskılarına karşı, yaşamımızı kaybetme pahasına hayatlarımızı mahveden erkeklerden kurtulmak için mücadele veriyoruz.
“HAKLI OLDUĞUMUZU BİLİYOR VE GÜÇ ALIYORUZ”
Bugünkü siyasal ortamda fıtratımızda kadın erkek eşit değil diyerek anayasal suç işleyen bir parti, o partinin beslendiği cinsiyetçi dini kadınların yaşam biçimini belirlemek istiyor. Bu dini inanç erkeklere kadınlara şiddet uygulama hakkı veriyor. AKP, Diyanet İşleri Başkanlığı, bakanlıklar, devletin içine yerleşmiş cemaatler, cinsiyetçi eğitim sistemi ile erkekleri kadınlara karşı kışkırtıyor. Onların kadınlara önerdiği toplumsal modelde kadın eve hapsedilecek, karı, anne olarak erkeklere biat eden köleler haline dönüştürülecek.
Biz kadınlar nasıl istiyorsak öyle yaşamak için erkeklerden ve iktidarlardan çekinmeden, korkmadan hayatlarımızı her ne pahasına olursa olsun istediğimiz gibi yaşamak için mücadele veriyoruz. Haklı olduğumuzu biliyoruz ve buradan güç alıyoruz.
“HAKLARIMIZIN ALINMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”
AKP’nin biz kadınların alın teri ile kazandığı haklarımızı elimizden almasına izin vermiyoruz, vermeyeceğiz.
Hiç kimse tecavüzcüyle evlenmeye zorlanamaz. Bu saldırı, yasal hale hiç getirilemez. Yasalar suçlulara ceza vermeyi amaçlar, mağdurları cezalandırarak suçluları ödüllendirmeyi değil. AKP bunu başaramayacak. İzin vermeyeceğiz.
Kadın ve erkeklerin eşit olmadığı toplumda nafaka hakkına dokunulamaz, nafakaya sınırlar getirilemez. Aksine açlık sınırının bile çok altında olan nafaka hakkının yeterli olmadığı için nafakanın yanı sıra kadınların ve çocukların pozitif ayrımcı ekonomik ve sosyal politikalarla güçlendirilmesini talep ediyoruz.
Aile içi şiddeti önlemeyi amaçlayan, şiddete kaşı devletleri mücadeleye mecbur kılan uluslar arası İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz. Kimse bunu aklının ucundan bile geçirmesin. 6284 sayılı şiddetle mücadeleyi amaçlayan yasadan da vazgeçmiyoruz.
“ALEVİ KADINLAR OLARAK SUSMAYACAĞIZ”
AKP’nin toplumu kutuplaştırıcı, ayrımcı ve cinsiyetçi politikalarla hedef gösterdiği politikalardan fazlasıyla etkilenen Alevi toplumu ve özellikle Alevi kadınlar olarak bu zulme karşı susmadık, susmayacağız.
İnancı, toplumsal değerleri, kültürü hor görülen, çocukları öldürülürken bile bir kadını Alevi olduğu için hedef haline getiren cinsiyetçi, şovenist, militarist, nefreti kendisine bal eyleyen AKP’ye karşı feminist mücadelemizin temel ilkeleri olan kadınların birliği, kadın dayanışması ve kız kardeşlik bilinciyle mücadelemizi yükselterek sürdüreceğiz.
Bu 25 Kasım’da da tüm kadınları bulundukları yerlerde haklarımızı ve hayatlarımızı erkeklerden kurtarmak, AKP’nin cinsiyetçi politikalarını yenmek, cinsiyetçi heveslerini kursaklarında bırakmak için sokaklara çıkmaya çağırıyoruz.
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.