PİRHA-Sanatçı Gani Pekşen, zorunlu din dersine tepki göstererek, Alevilerin kendi kimliklerine sahip çıkması gerektiğini vurguladı.
Zorunlu din dersine ilişkin Sanatçı Gani Pekşen PİRHA’ya konuştu.
“SÜNNİ İNANCI İÇİNDE SÜNNİLİĞİ KABUL ETMEYE BAŞLADIK”
Pekşen, Aleviliğin bu topraklarda bazı inanç ve kültürlerle sürekli olarak etkileşim içine girdiğine söyledi.
“Ama her ne olursa olsun MEB’in hazırlamış olduğu kitaba değil de önce öz eleştiriyi kendimize vermeliyiz” diyen Pekşen, “Biz gerçekten inancımızı koruyor muyuz? İnancımıza sahip olsak da buradaki bize giydirilen o kıyafetleri bizim normalde kabul etmememiz lazım. Maalesef öyle bir noktaya geldik ki onlardan daha fazla Sünni inancı içerisinde Sünniliği kabul etmeye başladık. Böyle olunca da şuan hayatımız zaman içerisinde kendi değerlerimizi çoktan kaybettik. Onların değerlerini bizim inançlar gibi görüp, bunu da öğrensek ne olacak ki durumuna geldik” ifadelerini kullandı.
“UYANIK DEĞİLİZ”
İlkokula ya da anaokula yeni başlayan birinin hemen kuran kursuna yönlendirildiğine dikkat çeken Pekşen sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mesela biz bu konuda çok uyanık değiliz. Halbuki tam tersine bu ülkede adalet hak hukuk varsa o zaman yapılması gereken şey nedir. Benim inancım budur, ben de inancımın, değerlerimin doğru aktarılmasını istiyorum demek lazım. Madem benden vergimi alıp askere gönderiyorsun benim inancımı da o kitaplara aktaracaksınız. Yoksa sizin bize vereceğiniz o kıyafetleri binlerce yıldır vermeye çalışıyorsunuz. Biz de bunu kabul etmiyoruz. Eğer kendimizi gerçekten Alevi olarak hissedebiliyorsak. Diğer şekilde kendinizi Alevi olarak görmüyorsanız da MEB’in bu sistemini kabul edersiniz. Birçok Alevi erkana baktığınızda Sünni erkanından farkı kalmamış. Kitaplarda da maalesef çocuklarımıza elbette bu eğitimler verilmeye çalışılıyor. Ama ne olursa olsun bizim direnip bunları ötelememiz gerektiğini düşünüyorum.”
HABERİN VİDEOSU
Yoruma kapalı.