Alevi Haber Ajansi

Ziya Halis’in mücadele hayatı okurlarla buluştu-VİDEO

PİRHA- Siyasetçi Ziya Halis’in, Prof Dr. Şükrü Aslan ile beraber kaleme aldığı kitabın imza günü ve tanıtımı İstanbul’da Taksim Hill Otel’de yapıldı.

Siyasetçi Ziya Halis’in, Prof Dr. Şükrü Aslan ile beraber yazdığı ‘Mücadele Dolu Yıllarım’ isimli kitabı Taksim Hill Otel’de gerçekleşen imza günüyle okurlarla buluştu.

“HATIRALAR BAZEN BİNLERCE SAYFA RESMİ BELGEDEN DAHA KIYMETLİ DETAYLAR İÇEREBİLİR”

Kitap tanıtım etkinliğinde konuşan Prof Dr. Şükrü Aslan, şunları dile getirdi:

“Benim en çok ilgi duyduğum kitaplar anı kitapları. Bu çalışmaları çok kıymetli buluyorum. Aslında çoğu kez resmi metinlerde göremediğimiz detayları hatırlarda görebiliyoruz. Bilhassa yakın tarihle ilgilenen, çeşitli kimlik gruplarının tarihleri ile ilgilenenler için hatıralar muazzam bir araştırma kaynağı. Son yıllarda akademik çalışmalarda da çok önemli araştırma malzemeleri haline geldi. Okuduğum hatırdaki bir ifade beni çok etkilemişti. O ifadeyi hiçbir resmi belgede bulamadım. Ahmet Cemil Akıncı diye bir subay Dersim’de görev yapmış hatıralarını yazmış. Bu hatıraların bir kısmı da Dersim’de yaptığı görevle ilgiliydi. Diyor ki subay “Ben birliğimle birlikte Merzifon‘dan Dersim denilen bölgeye gönderildim. Dağ, taş, tepe operasyonlar yaptık. Oluk oluk kan aktı” diyor. Bu ifade tamamen ona ait. “Oluk oluk kan aktı. Çok şükür ki birliğimdeki hiçbir askerin burnu bile kanamadan biz tekrar Merzifon‘a döndük.” diyor. Bu öyle çarpıcı bir cümleydi ki beni altüst etmişti. Hatıralar bazen binlerce sayfa resmi belgeden bile daha kıymetli detaylar içerebilir. Ziya Halis’in bu kitabı her şeyden önce bu açıdan çok değerli. Ben Madımak Hafıza Merkezi Projesi’nin sözlü tarih kısmında görev yaptım. Bu koordinasyon kapsamında 93’e tanıklık edenleri dinleme fırsatım oldu. ziya bey de onlardan birisi oldu sağ olsun. Bu dinlemelerden sonra Madımak’ı yeterince bilmediğimi fark ettim. Bazen okumalar o yüzden yeterli olmuyor. Hatıratın kendisi ya da sözlü anlatımın kendisi muazzam bir bilgilendirme işlevi görebiliyor.”

“TÜRKİYE’NİN DEMOKRATİKLEŞMEYE İHTİYACI VAR”

Etkinliğin devamında Ziya Halis, anılarına ve siyasi hayatına dair şu paylaşımlarda bulundu:

“Yaşadıklarımı yazmadan bu dünyayı terk etmeyi bir eksiklik olarak değerlendirdim. Ben tarihe bir not bırakmak, gelecek kuşakların bunu eğer isterlerse okumalarını görmelerini ve değerlendirmelerini sağlamak için bu kitabı ortaya çıkardım. Çocukluğumdan başlayarak aklım yettiğinden itibaren doğdum, yaşadığım köyden başlayarak bir yolculuğa çıktım. İleriki yıllarda Teknik Elemanlar Derneği başkanlığı gibi toplumun ve demokratik kitle örgütlerinin sorunlarıyla ilgilenen bir sürecin içinde oldum. 12 Eylül Darbesi olduğunda milliyetçi cephe hükümetlerinde Sivas’ta çok büyük bir terör havası esiyordu. Özellikle ötekileştirilmiş toplum kesimlerine dönük bu milliyetçi cephe hükümetlerinin geniş baskısını yaşadık. Biz Türkiye’deki demokrasi mücadelesi veren kesimler olarak hep bir adım ileri gittik ama iki adım geri geldik. Geldiğimiz nokta şu anda daha baskıcı daha otoriter bir yönetimin altında ezim ezim eziliyoruz. Türkiye’nin demokratikleşmeye ihtiyacı var.”

Etkinlik okurların soru ve görüşlerini paylaşmasının ardından son buldu.

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak