PİRHA-Demokratik Alevi Derneği Eş Genel Bakanı Dursun Demirtaş, Munzur Vadisi’ne yönelik acele kamulaştırma kararı ve OHAL ile birlikte Dersim’de Alevilerin kutsallarına erişimlerinin engellenmesine tepki gösterdi.
Demokratik Alevi Derneği Eş Genel Bakanı Dursun Demirtaş, OHAL ve özel güvenlikli bölge ilanının Dersim halkı için yeni olmadığını bunun yüzyıllardır çeşitli biçimlerde devam ettiğini söyledi.
Demirtaş, “Çok yakın tarihe baktığımızda 1915’den 50’lere kadar Dersim bölgesi büyük bir oranda yasaklanmış bölgeydi. 1938-37 harekatından sonra Dersim bölgesi Pertek suyundan Erzincan’a kadar 13 sene yasaklı bölge ilan edilmiş. Bu daha sonra 80’den sonra bugüne kadar tamamen yasaklı bölgedir. Zaman zaman gevşetilmiş. İnsanlar zorlamayla belli yerlere gitmişler, ziyaretlerini yasakların olduğu ortamlarda gerçekleştirmişler. Ama genelde hala yasaklıdır. Ayrıca da 2-3 ayda bir valilik belli bölgeleri yasaklıyor. Oysaki bu geçmişten beri Dersim’in büyük kesimi yasaklı bölge durumda kalmıştır. İnsanlar yerlerinden kovulmuş, ormanları yakılmış. 15 sene kapalı yerde. 80’den sonra daha ağır yaptırım uygulanmıştır. O nedenle güvenlikli bölge yenidir demek doğru değildir. Yüzyıldır Dersim çeşitli nedenlerle her dönem yasaklanmıştır. Günümüzde de devam ediyor. Bu da çeşitli sorunları beraber getiriyor. 80’den önce Dersim’in nüfusu 180 bin iken bugün 70-80 bine düşmüştür. Bunun da büyük oranda memur kesimi olduğu ifade ediliyor” sözleriyle Dersim’deki yasağın bugüne kadar gelişi ve bunun Dersim’e etkisini anlattı.
Bu coğrafya da ekonominin tamamen bitirildiğini söyleyen Demirtaş, artık insanların köylerinde herhangi bir üretim yapamadıklarını söyledi. Bunun da beraberinde ziyaretlerine gidemeyen halkın kültürünün bitirilmeye çalıştıklarını ifade eden Demirtaş, “İnsanlar kendi köyü, mezarını ziyaret edemediği için kültürünü de bitiriyor. Bu da bize göre sistem bilinçli olarak yapıyor. Bazı sivil toplum örgütleri çalışmalar yapıyor ama engel olamıyor” dedi.
OHAL sürecinin bir an önce sona ermesini isteyen Demirtaş, “Bu sayede Türkiye nefes alır ve Dersim’de insanlar tekrar toprağına köyüne dönüp ziyaretlerine kavuşur” ifadelerini kullandı.
“DERSİM SUYU, DAĞI VE AĞACI İLE KUTSALDIR”
Öte yandan Demirtaş Munzur Vadisi’ndeki acele kamulaştırma kararına da tepki gösterdi.
“Her toplumun kendine göre bir yaşam tarzı var. Dersim toplumu da yaşadığı yerde kendi ziyaret ile kendi suyu ile dağı ve ağacı ile kutsal görmüştür. Tabiat aslında bir bütündür. Bu bütünlüğün birini bozduğun zaman dolayısıyla her şeyi etkiliyor. Biz ziyaretlerimizi dağımızı, suyumuzu kutsal kabul ediyoruz” diyen Demirtaş, Munzur üzerindeki acele kamulaştırma kararı ile yapılacak barajların doğa için bir tehdit oluşturduğunu söyledi.
Diğer taraftan bu barajlar ile göçlerinde artacağına dikkat çeken Demirtaş, OHAL ve acele kamulaştırma kararına karşı Dersim halkı ile tüm demokrasi güçlerini mücadeleye çağırdı.
Sevim KAHRAMAN
Yoruma kapalı.