PİRHA-Ankara’da Yüksel Caddesi’nde bulunan İnsan Hakları Anıtı’nın ablukaya alınmasını değerlendiren Gazi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yüksel Akkaya eğitimcilerin mücadelesinin sermaye düzeni üzerinde yarattığı korkunun büyük olmasından dolayı İnsan Hakları Anıtı’nın ablukaya alındığına dikkat çekti.
HABERİN VİDEOSU
Gazi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yüksel Akkaya Yüksel Caddesi’nde bulunan İnsan Hakları Anıtı’nın ablukaya alınmasını PİRHA’ya değerlendirdi. Akkaya bu mücadelenin sermaye düzeni üzerinde büyük bir korku yarattığını belirtti.
“HAK ARAMA MÜCADELESİ”
Ankara’da Yüksel Caddesindeki direnişin bir hak arayışı olduğunu söyleyen Akkaya “Bugün geldiği nokta itibari ile Yüksel Caddesi’ndeki mücadele sınıf mücadelesidir. Sermaye ile işçiler arasında, kapitalistlerle halk arasındaki hak mücadelesidir. Bunu böyle anlamak lazım” şeklinde ifade etti.
Eğitimcilerin mücadelesinin yarattığı etkinin büyük olduğunu belirten Akkaya sermaye düzeni üzerinde yarattıkları korkunun da büyük olmasından ötürü İnsan Hakları Anıtı’nın ablukaya alındığını vurguladı.
Yüksel Caddesi’nin halka kapatılmasıyla bir korku ve kaygının kendini gösterdiğini kaydeden Akkaya “Orada çok yiğitçe davranan Acun ve Veli Saçılık aslında korkunun, kaygının anlamsızlığını göstermekte” dedi.
“BASİT BİR AÇLIK VE İŞE İADE DEĞİL”
Sınıf mücadelesinin sadece sendikal mücadelelerle ve sokak eylemleriyle olmayacağını söyleyen Akkaya “Bazen bireylerin tek başına başlattıkları fakat halka yansıyan, topluma yansıyan hatta devleti de ürküten böyle tekil örnekler üzerinden de olabilir. Dolayısıyla Türkiye’de başlayan bu mücadele dünya sınıf mücadelesine de bir başka örnek katan bir zenginliktir. Böyle algılamak lazım. Basit bir açlık, işe iade değil sınıf mücadelesinin önemli deneyimlerinden, birikimlerinden ve direniş alanlarından biridir” şeklinde ifade etti.
Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.