PİRHA- HDP’nin kapatılması istemiyle açılan davaya tepki gösteren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Eğer siz siyasi partileri düşman olarak görüp siyasi partiyi Yargıtay’a talimat verip kapatırsanız orada demokrasi yoktur. Demokrasi bütün partiler için olmalıdır. Hakem halktır” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında HDP’nin kapatılma davasına, mafya başının açıklamaların da bulunduğu gündeme ilişkin konuştu.
Kılıçdaroğlu, “Türkiye’yi bu bataktan çıkaracağız. Ülkeye temiz, ahlaklı siyaseti getireceğiz. Farklı görüşler, farklı siyasi anlayışlar kavga konusu değil, zenginlik olmalı” derken, Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan kayyım rektör Melih Bulu’ya seslenerek, “Sen o üniversiteye bırak rektör olmayı, orada ders verecek kapasiteye bile sahip değilsin” dedi.
“HAKSIZLIK KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ BİR ŞEYTANDIR”
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kapatılması istemiyle açılan davaya “Demokrasinin var olduğu bir ortamda siz bir partiyi kapatamazsınız” diyerek tepki gösteren Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle sürdürdü:
“Savcı siyasi otoritenin tavrıyla harekete geçiyorsa orada demokrasiyi yok ediyorsunuz demektir. Düşünceden ve ifadeden korkmayacaksınız. Eğer siz siyasi partileri düşman olarak görüp siyasi partiyi Yargıtay’a talimat verip kapatırsanız orada demokrasi yoktur. Demokrasi bütün partiler için olmalıdır. Hakem halktır. Parti kapatmaya yönelik her hangi bir eylemi doğru bulmuyoruz, partilerin seçime katılmasını engellemeye yönelik hiçbir hareketi doğru bulmuyoruz. Demokrasi aynı zamanda adaletin kökleştiği rejim demektir. Milli iradeye duyduğumuz saygı sadece HDP için değil. Ankara, Balıkesir büyükşehir belediye başkanları zorla istifa ettirildiğinde onların da hakkını savundum. Niçin, ben inançlı bir insanım. Bana göre haksızlık karşısında susan dilsiz bir şeytandır.”
“TC BİR KABİLE DEVLETİ Mİ OLDU, NEREDE BU SAVCILAR?”
Suç örgütü başı Sedat Peker’in açıklamalarına değinen Kılıçdaroğlu, “Saraydan tek cümle yok. Niçin? Gırtlağına kadar lağım çukurunda olan bir siyasi iktidarın Türkiye’ye yararı olamaz. Ben lağım borusu dedim, meğer çukurun içinde bunlar. Koku bütün ülkeyi, dünyayı sardı, saray hissetmiyor. Çünkü lağım orada. Onlara oy veren kardeşlerime sesleniyorum. Bu kadar koku dünyaya yayılmışken neden kimse konuşmuyor? Neden savcılar harekete geçmiyor. TC bir kabile devleti mi oldu, nerede bu savcılar. Ben konuşunca 24 saat bile geçmeden harekete geçiyorlar, lağım basmış, yolsuzluklar diz boyu bir Allah’ın kulu kalem bile oynatamıyor. Türkiye bir hukuk devleti olmaktan çıkmıştır. Yargı asla ve asla tarafsız ve bağımsız değildir. Türkiye Cumhuriyeti devletinde hiç kimsenin can ve mal güvenliği yoktur” ifadelerini kullandı.
“UTANMADAN 128 MİLYAR DOLAR SORUSU SORULUR MU DİYORLAR”
Kılıçdaroğlu, Cumhur İttifakı’nın üçüncü ortağının mafya olduğunu belirterek, “Mafya bozuntuları için özel yasa çıkarmadılar mı, mafya önünde el pençe durmadılar mı?” diye sorarak, şunları dile getirdi:
“Mafya bozuntuları için özel af kanunu çıkarırsınız, harp okulu öğrencileri, Osman Kavala, Demirtaş, avukatlar içeride. Bu mu adalet. Faili meçhul cinayetlerinin araştırılması lazım. Erdoğan söz vermişti bulacağım diye Cumartesi Anneleri’ne. Cumartesi anneleri var, kayıpların eşleri, evlatları var… Erdoğan, faili meçhuller aydınlatılacak, evladınızın mezar yerini göstereceğiz diye söz vermişti. Ne oldu? 128 milyar dolar bu milletin parasıydı. Utanmadan 128 milyar dolar sorusu sorulur mu diyorlar. Bu soruyu sormazsak neyi soracağız?”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.