PİRHA – Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (TSİP) Genel Başkanı Turgut Koçak, yeni Anayasa hazırlığı konusunda “Parti olarak bizim de söyleyecek sözümüz var” dedi. Koçak, “Milliyetçi yanı ağır basan, şoven duyguların körüklendiği bir anayasa mevcut” diyerek, değişim konusunda hazır olduklarını da ifade etti.
Yeni Anayasa hazırlık tartışmaları süre giderken “değişim için biz de varız” diyen bir kesim de Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (TSİP) oldu. Partinin genel başkanı Turgut Koçak, günümüze dek yazılan tüm Anayasaların demokrasi yönünden eksik kaldığını ifade etti.
Koçak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasanın hiçbir maddesine uymadığını söyleyerek şunları aktardı:
“Elbette bir ülkenin yönetilmesi için anayasa önemli bir olgu ama bu her şey demek değil. Çünkü demokrasi güçlerinin, egemen güçlere karşı mücadele ede ede kazanımları; hak ve özgürlükleri var. Eğer buna yeterince sahip çıkılamıyor ise anayasanın yazılı hükümlerinin fazla da bir önemi olmuyor. Yani Recep Tayyip Erdoğan gibi biri çıkıp anayasanın hiçbir maddesine de uymayabiliyor. Dolayısıyla istediği gibi yasa çıkarıp, istediği gibi davranışlar gösterebiliyor. Kişi hak ve özgürlükleri ile ilgili en küçük gözetilen bir durum yok. İnsanlar, düşünce özgürlüğünü dahi kullanamıyor. İşte bugün gazeteciler hapishanede. İnsanların en dokunulmaz haklarını dahi kullanamadıklarını görüyoruz. İş böyle olunca elbette ki biz şöyle düşünürüz; bir ülkede yazılı anayasanın ileri hükümler taşıması bizi ilgilendirir ama önemli olan hem bunu yazacak noktaya getirmek hem de buna sahip çıkmak. Yoksa yazılacak noktaya getirilmez, sistemden ibaret kalırsa her şey, bunun çok da bir önemi yok. Bu yüzden bütün demokrasi güçleri ile beraber bu konu gündemimize geldiğinde tabii ki meseleyi tartışır, konuşuruz.
“ANAYASA DAİMA DELİNEREK KEVGİRE ÇEVRİLMİŞ”
İşçi haklarından genel anlamda bütün emekçilerin haklarına kadar öne çıkarılması gereken ne var ise onları dile getirir ve öyle hükümler konulmasını isteriz ki anayasaya, buna dokunmak isteyenler bile dokunamaz. Eğer böyle bir durum yok ise Anayasanın fazla da bir değeri kalmıyor. Bakıyorsunuz ki anayasa sık sık değiştirilmiş. Mesela 27 Mayıs’tan sonra 1961 Anayasası ileri hükümler taşıyor. Sendika ve siyasal örgütlenmeler o anayasanın getirdiği hükümler dahilinde kazanılmış. Ama bunlar siyasi çevrelerce şöyle değerlendirilmiş; ‘bu anayasa bu ülkenin insanlarına bol geliyor’ denilmiş. Dolayısıyla sürekli değiştirilerek öylesine bir gelenek haline gelmiş ki bu iş, ‘Anayasayı bir kere delerseniz bir şey olmaz’ noktasına getirilmiş. Ondan sonra da daima delinmiş ve kevgire çevrilmiş.”
“ŞOVEN DUYGULARIN KÖRÜKLENDİĞİ BİR ANAYASA MEVCUT”
Turgut Koçak, 2017 yılında yapılan Anayasa referandumuna da gönderme yaparak “O süreçle beraber bugün anayasanın sahip çıkılabilecek hiçbir yanı kalmamış. Egemen güçlerin tamamen baskı anayasasına dönüşmüş” dedi.
Koçak, mevcut Anayasa’da demokratik hak ve özgürlüklerin gözetilmediğine de vurgu yaparak şunları söyledi:
“Emekçi yakınlarının hakları ise hiç gözetilmemiş. Dolayısıyla milliyetçi yanı ağır basan bununla beraber Türkiye’de sürekli olarak şoven duyguların körüklendiği bir anayasa haline getirilmiş. Elbette biz sosyalistler olarak bunlara karşı çıkmamız gerekir. Şoven duygular hastalıklı bir haldir. Ayrıca toplumu kemiren de bir duygudur. Bu anlayışın ortadan kaldırılması elbette bir kazanımdır. Bunun için komünistlerden, devrimci demokratlara kadar bütün kesimlerin birlikte davranmasında yarar var. Bu kazanımların kesinlikle elde edilebilmesi için HDP’yi de bu mücadelenin içerisinde görüyor ve çok önemsiyorum. Ancak bu şekilde haklar kazanılabilir. Tabii ki de biz de eylemlerle kendimizi ifade edip, demokrasi güçleriyle buluşacağız. Etkili olmak için birlikte davranıp elimizden geleni yapacağız.”
Eren GÜVEN/Cebrail ARSLAN
Ankara
Yoruma kapalı.