PİRHA – Dünya Basın Özgürlüğü olması vesilesiyle İstanbul Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen Türkiye Gazeteciler Sendikası basın açıklaması yaptı. Açıklamada Türkiye başta olmak üzere çeşitli ülkelerde tutuklu bulunan gazetecilerin serbest bırakılması istendi.
Birleşmiş Milletler tarafından 3 Mayıs 1993 Dünya Basın Özgürlüğü’nün üzerinden 24 yıl geçti. Geride kalan 24 yıl içinde Türkiye’de 159 gazeteci tutuklu ve OHAL kapsamında KHK ile onlarca televizyon kanalı kapatıldı.
İstanbul Taksim Galatasaray Lisesi Önünde bir araya gelen çok sayıda gazeteci basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın yanı sıra çok sayıda gazeteci, KHK ile kapatılan televizyonların yöneticileri, İngiltere Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Tim Dawson, Avrupa Gazeteciler Federasyonu Temsilcisi Mehmet Köksa ve CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu katıldı. “Gazetecilik suç değildir” pankartının açıldığı eylemde sık sık “Özgür basın susturulamaz.” “Gazetecilik suç değildir,” “Gazeteciler çıkacak yine yazacak” sloganları atıldı.
Basın açıklamasını Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş yaptı. Geride kalan 24 yıl içinde Türkiye’de basın özgürlüğünün geriye gittiğini belirten Durmuş, son 10 yıl içinde onlarca gazetecinin tutuklanmasına, yüzlerce gazeteci hakkında dava açıldığına ve binlerce gazetecinin işsiz olduğuna dikkat çekildi.
Dünya Özgür Basın Günü’nde 159 gazetecinin özgür olmadığını vurgulayan Gökhan Durmuş, “Bunun kanıtı sadece gazetecilerin tutuklu olması değil elbette, medya organları üzerinde kurulan sansür ve oto-sansürün etkileri de basın özgürlüğünü ortadan kaldırıyor” dedi.
“TEK SESLİ MEDYA YARATILMAK İSTENİYOR”
OHAL ile yönetilen ülkede gazeteciliğin yok edildiğini söyleyen Durmuş, şunları ifade etti;
“Onlarca muhalif medya kuruluşu kapatıldı. Tek sesli medya, tek sesli bir Türkiye yaratılmak isteniyor. Haberin suç olmadığını söyleyen hakimler, savcılar açığa alınıyor. 159 meslektaşımızdan birçoğu hakkında hala bir iddianame dahi hazırlanmadan cezaevlerinde bekletiliyorlar. Hukuk çiğneniyor.”
“TUTUKLU GAZETECİLERİN SERBEST BIRAKILMASI İSTENDİ”
“Gazetecilik suç değildir” diyen Durmuş, Gazetecilik olmazsa demokrasinin ve hukukun da olmayacağını belirtti.
Vatandaşlara, haber alma hakkına sahip çıkılması için gazeteciler ile dayanışma çağrısında bulunan Durmuş, Türkiye başta olmak üzere çeşitli ülkelerde tutuklu bulunan gazetecilerin serbest bırakılmasını istedi.
“UMUTSUZ OLMAYALIM”
Durmuş’tan sonra söz hakkı verilen İstanbul CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü gününü kutlayarak, yıllardır mahkemelerde olduğu ancak böyle bir dönemi hiç yaşamadığını vurguladı.
İfade özgürlüğünün ve düşünce özgürlüğünün temel insan hakkı olduğunu dile getiren Tanrıkulu, “Ama şimdi ayaklar altına alındı. Hiç umutsuz olmayın, mutlaka haberlerinizi özgürce yapacağınız bir Türkiye’de mutlaka buluşacağız” dedi.
SAVCILARA ÇAĞRI: GELİN GENEL YAYIN YÖNETMENLİĞİ YAPIN
Bütün iddianameleri okuduğunu söyleyen Tanrıkulu savcılara çağrıda bulunarak, “Savcılar görevinizi bırakıp, genel yayın yönetmenliği yapın. Çünkü iddianamelerinde gazetelerin, gazetecilerin yayın politikalarını zay etmeye çalışıyorlar. Bu sebeple savcılığı bırakıp gazetelerin başına geçsinler” dedi.
“İŞSİZ GAZETECİLER ARASINDAYIM”
OHAL kapsamında KHK ile kapatılan IMC TV çalışanı Gülfem Karataş PİRHA mikrofonuna konuştu. Bugün işsiz gazeteciler arasında olduğunu söyleyen Karataş, “Ama şanslı olanlardan mı yoksa şanssız olanlardan mıyım bilmiyorum. 159 meslektaşımız cezaevindeyken biz açık cezaevi içerisindeyiz ve mesleğimizi yapmamız engelleniyor” dedi.
Bu durumu OHAL ve genel konjektöre bağladıklarını söyleyen Karataş, “Biz işsiz gazetecileriz. Bugün hem basın özgürlüğüne hem içerideki meslektaşlarımızı savunmak için hemde gazeteciliğe ve mesleğimize sahip çıkmak için buradayız” diye konuştu.
Semra ACAR / İSTANBUL
Haberin Videosu
Yoruma kapalı.