Alevi Haber Ajansi

Taksim Dayanışması: Ses çıkaranların vatan haini olarak görüldüğü bir ülke haline geldik!

PİRHA – Gezi Davası’ndan çıkan hapis cezaları ardından İstanbullu yurttaşlar, Taksim’de bir araya geldi.

Taksim Dayanışması yaptığı çağrı ile Gezi davasından çıkan sonucu Taksim’deki Makina Mühendisleri Odası önünde protesto etti.

Yapılan açıklamaya CHP Milletvekilleri Özgür Özel, Aykut Erdoğdu, Turhan Aydoğan, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, HDP Milletvekilleri Oya Ersoy, Musa Piroğlu, HDP İstanbul İl Eş Başkanı İlknur Birol, TİP Milletvekilleri Sera Kadıgil, Ahmet Şık, Erkan Baş, EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz de katıldı.

“DURUMUMUZ BUDUR ARTIK!”

Yapılan açıklamada “Hukuka güvenimiz iyice azaldı” vurgusu yapılarak şunlar dile getirildi:

“Mahkemelerden adalet çıkacağına dair inancın zayıfladığı ülkemiz; Gezi davasında açıklanan kararlar sonrasında dün itibariyle, ranta karşı çıkıp, doğanın talanına itiraz edenlerin ‘hayatımıza müdahale etme’ diyen milyonların sesine ses olanların, GEZİ Parkı park olarak Kalsın diye çabalayan mimar, şehir plancı ve avukatların ‘Ağırlaştırılmış müebbet ve ağır hapis’ ile cezalandırıldığı bir ülke haline geldik

Gezi Parkı Park olarak kalsın diye, Taksim Dayanışması bileşenleri ile birlikte ilk günden itibaren Mimarlar Odası adına mesleki ve yasal girişimleri başlatan Mimarlar Odası Çevre Etki Değerlendirme Kurulu sekreteri Mimar Mücella YAPICI; mevcut yasa ve yönetmeliklere uymayan kararlara karşı Şehir Plancıları Odası Başkanı olarak itiraz dilekçeleri yazan Şehir Plancıları Odası dönem Başkanı Tayfun KAHRAMAN ve Mimarlar Odasının yetkili avukatı olarak Gezi Parkına dair bütün davaları açan ve takip eden Avukat Can ATALAY ile birlikte bu hukuksuz davada yargılanan Çiğdem MATER, Hakan ALTINAY, Mine ÖZERDEN ve Yigit Ali EKMEKÇİ’nin 18’er yıl ağır hapis ile cezalandırıldığı; 4,5 yıldır kanıtsız, tanıksız hapis yatırılan ve hepsinin ötesinde Gezi sürecinde ‘Parka birkaç kez uğradım’ diyen Osman KAVALA’nın ise Gezi üzerinden ‘Darbeye teşebbüs’ gibi absürd bir itham ile ‘Ağırlaştırılmış müebbet hapis’ cezası aldığı bir ülkenin yurttaşları haline geldik.

DURUMUMUZ BUDUR ARTIK!

Polis tutanaklarına göre en az üç buçuk milyon insan, yani GEZİ’ye gelen, destekleyen, mesaj atan, börek getiren, revir kuran, kütüphane yapan, yeryüzü sofrası açan; şarkı söyleyen, tiyatro sergileyen, dans eden hatta ağaçlara sanılan milyonların ‘Müebbet ve ağır hapis cezaları’ ile korkutulmaya çalışıldığı bir ülke haline geldik.

DURUMUMUZ BUDUR ARTIK!

Tek adam rejiminin ihtiyaçlarına göre karar veren mahkemelerin hukuksuz, tanıksız, kanıtsız, keyfi ve tutarsız kararlar aldığı bir rejimde, demokrasinin kuvvetler ayrılığının ve en temel anayasal hakların yok sayıldığı bir ülke haline geldik.

Sadece Gezi Parkına değil Kazdağları’ndan Cerattepe’ye, Kuzey Ormanlarından Salda Gölü’ne kadar doğaya sahip çıkan gençlerin ve çevre örgütlerinin düşman görüldüğü bir ülke haline geldik.

DURUMUMUZ BUDUR ARTIK

Gezi parkına sahip çıktığı için, ‘yaşamıma daha fazla karışma’ dediği için Gezi direnişi sırasında polis şiddeti ile hayatını kaybeden gençlerin katillerinin aklandığı, bu vahşete isyan edenlere hapis cezaları bir ülke haline geldik.

Gezi’de gür sesleriyle ‘biz de varız’ diyen kadınların, LGBTI+ bireylerin taleplerinin yok sayıldığı, cinayetlere kurban gitmelerine ses çıkarılmasının engellendiği bir ülke haline geldik.

DURUMUMUZ BUDUR ARTIK

işçilerin ekmeğine, köylülerin ürününe sahip çıkmasının istenmediği, hayatın pahalı, emeğin ucuz olduğu bu düzenin sorgulanmasının, emeğinin karşılığını talep etmek için ses çıkaranların vatan haini olarak görüldüğü bir ülke haline geldik.”

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak