PİRHA– İsmi Ruhi Su ile özdeşleşmiş duayen müzisyen Sümeyra 70 yaşına girdiği 2017 yılında İstanbul Şişli Kent Kültür Merkezi’nde anılıyor.
1980 yılında Berlin’de Enternasyonal Marşı’nı söylediği gerekçesi ile Türkiye’de hakkında dava açılan sanatçı, sürgünde yaşadığı 10 yıl boyunca unutulmaz eserler üretti. 1990 yılı 5 şubatında sürgün hayatıyla da bağlantılanan kansere yenik düşerek hayata veda etti.
Bugünkü anmada, yönetmen Şenay Kumuz’un yeniden kurguladığı “Gurbette Bir Allı Turna, Sümeyra” belgeseli de gösterilecek.
Çekimleri Almanya ve Türkiye’de tamamlanan belgeselin gösteriminin yanı sıra Dostlar Müzik Topluluğu, Ruhi Su Dostlar Korosu ve Karabey Aydoğan da türküleri ile katılacak.
Sümeyra Çakır 25 Mayıs 1946’da Edirne’de doğdu. Çocukluğu Ankara ve İstanbulda geçti. 1966’da itibaren İstanbul Belediye Konservatuvarı Klasik Batı Müziği Şan Bölümü’de eğitimine başladı. 1969 yılında ayrıca okuduğu İTÜ Mimarlık Fakültesi’nden mezun oldu.
“Annem babam müzisyen değildi; ama müzik severdi. 11 yaşımda iken konservatuara gitmeye ve keman çalmaya içim gidiyordu. Olmadı; ama o sıralar annem bana bir mandolin armağan etti. Ben de hevesimi mandolinden aldım. Liseyi bitirdikten sonra tekrar konservatuara gitmeyi denedim, yine olmadı. Mimarlık öğrenimine başladım.”
“İlkokuldan beri gerçekleştirilememiş müzik tahsili yapma rüyamı, ancak üniversitede öğrenci olduğum sırada Konservatuvar’ın akşam bölümüne girerek, biraz geç kalmış da olsa, yakalamaya çalışıyordum. Tam o sırada Ruhi Su’yu duydum. “Bebek Türküsü”nü söylüyordu. Soluksuz kaldım. Bu hayranı olduğum Alman romantikleri Schumann, Schubert ve Brahms değildi. Onları söyleyen seslere de hiç benzemiyordu. Fakat onlar kadar güzel, hatta onlardan daha çok insan ve toprak kokusuyla yüklüydü. O günden sonra ben de hep türkü söylemeye başladım.”
Sümeyra Çakır 1975 yılında Ruhi Su ile birlikte Dostlar Korosu’nu kurdu. Birlikte 1977 yılında yaptıkları El Kapıları ve Sabahın Sahibi Var albümleri ve birlikte gerçekleştirdikleri Pir Sultan Abdal, Köroğlu ve Türküler konserleri bir sanat olayı haline gelmişti. 1979 yılında, bir süre Türkiye Maden-İş Sendikası’nın korosunu yönetti.
Sümeyra Çakır kansere yenik düştüğünde 10 yıldır sürgündeydi. Türkiye’ye giremiyordu. Sürgün yaşamı ve memleket hasreti hastalığın hızlı ilerlemesine neden oluyordu. Sesini insanlığın barışçı ve özgürlükçü sesine katan sanatçı, 5 Şubat 1990 tarihinde Frankfurt’ta hayata veda etti.
Yoruma kapalı.