PİRHA – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri (SES) Türkiye’nin Suriye operasyonuna tepki göstererek, “Savaşa karşı barışı, ölüme karşı yaşamı savunmaya devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.
Haberin videosu
Türkiye’nin, Suriye harekatına beş gün ara verilmesine karşın yapılan anlaşmanın ardından Resulayn kentinden bombardıman ve silah sesleri gelmeye devam ediyor.
Operasyonların tümüyle durması ve ölümlerin yaşanmaması konusunda görüş paylaşan bir kesim de sağlıkçılar oldu.
Akar Otel’de basın açıklaması yapan SES Merkez Temsilciler Kurulu, “Savaş televizyonlarda izlenecek bir oyun değildir” diyerek çatışmalara son verilmesi yönünde çağrı yaptı.
“BU SAVAŞ İNSANDA VE DOĞADA TAHRİBATLARA NEDEN OLACAKTIR”
Basın metninin okuyan SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara, şunları söyledi:
“Savaş; sakatlıktır, ölümdür. Savaş; insanların yerlerinden yurtlarından göç etmesidir, mülteciliktir. Savaş; ekolojik ve yerleşim yerlerinin yıkımıdır. Savaş; açlıktır, yoksulluktur.
Savaş; toplum sağlığının yok edilmesidir. Ülkemizde ve dünyada darbelerin, savaşların ve ekonomik krizlerin bedelini zenginler değil, ne yazık ki yoksul emekçi halklar ödemektedir.
AKP iktidarı ülke güvenliğini bahane ederek toplumu bir bütün olarak güvensiz bir ortama fiilen sürüklemekte olan OHAL ile tek adam rejimi inşa edilmek istenmektedir. Toplumun da bu faşizan uygulamalara biat etmesi istenmektedir.
Yine ülke güvenliği söylemleri ile başlatılan ve on gündür sürdürülen Kürt, Türk, Arap halklarının kardeşlik duygusunu zedeleyecek ve bir arada yaşamı olanaksız hale getirecek olan ‘Barış Pınarı Askeri Operasyonu’nu toplumun koşulsuz kabul etmesi için baskılar uygulanmaktadır.
Ortadoğu halklarının savaş ve inkar politikalarına, emperyalist işgallere değil barış içerisinde ve kardeşçe bir arada yaşamaya, demokratik ve özgür bir geleceğin inşasına, demokratik ve bağımsız ortaklığa yani barışa ihtiyacı vardır.
O nedenle Ortadoğu halkları koşulsuz bir şekilde savaşın karşısında özgürlük ve barış mücadelesini yükseltmek zorundadır.
Aksi takdirde, sürekli dikkat çektiğimiz gibi bu savaşta da bebeklerin, gebelerin, kadınların, yaşlıların yaşam hakları başta olmak üzere insanda ve doğada ciddi tahribatlara neden olacaktır. Sağlığımız, toplumun sağlıklı yaşam hakkı elinden alınacaktır.”
“SAVAŞIN SONUÇLARINI KESTİRMEK NE YAZIK Kİ GÜÇ DEĞİL”
Kara, sendika olarak operasyonun başlamasıyla birlikte Mardin’in Nusaybin ilçesine giderek incelemelerde bulunduklarına da işaret ederek şöyle devam etti:
“Nusaybin’de yaptığımız ziyaretler ve görüşmelerde kurumlar ve halktan görgü tanıklarının ifadelerine göre ziyareti yaptığımız tarihe kadar Nusaybin’e yaklaşık 50-60 civarı havan topu düştüğü, yaşanan ölüm ve yaralanmaların 2 havan topunun yerleşim alanlarına isabet etmesi sonucu gerçekleştiği ifade edilmiştir. 2 havan topunun sonucu böyle iken, sürdürülen savaşın toplamda nasıl sonuçları olacağını kestirmek ne yazık ki güç değildir.
Ziyaretlerimizde tespit ettiğimiz, bizlere aktarılan önemli hususlardan biri de savaş kararının alınmasının ardından burada yaşayan halkın korunması, can güvenliğinin sağlanması için herhangi bir hazırlık yapılmamış, halk yaşanabilecek süreçlerle ilgili bilgilendirilmemiştir.
Sonuç olarak; sürdürülen savaş süreci bir an önce sonlandırılmalı; herhangi bir gerekçe ile iktidarın politika ve kararları ile aynı düşünmeyenlerin baskı altına alınması kabul edilemeyeceğinden, bu politikalara destek vermeyenlere yönelik her türlü uygulanan baskı sona erdirilmelidir.
İnsanım diyen herkesi yaşamdan yana tavır almaya savaşa karşı barış, emperyalizme karşı bağımsızlık için mücadele etmeye davet ediyoruz.
Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olarak her zaman ve her koşulda savaşa karşı barışı, ölüme karşı yaşamı savunacağımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz.”
PİRHA / ANKARA
Yoruma kapalı.