Alevi Haber Ajansi

Prof. Dr. Fincancı: Toplumun katılmadığı bir barış süreci olmaz; mücadele edilmeli- VİDEO

PİRHA – Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı, barışın dünyada ulaşılması çok zor bir hedef gibi durduğunu, silah tüccarlarının ise barışçıl bir dünyada var olabilmesinin mümkün olmadığını söyleyerek, “Bugün dünyanın egemenleri silah sanayii olarak değerlendirilebilir” dedi. Fincancı, toplumun katılmadığı bir barış sürecinin olmayacağına işaret etti. 

Bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü. Dünyada ve Türkiye’de binlerce kişi, savaşlara karşı barış ve kardeşlik için eylemler yapacaklar.

Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı 1 Eylül Barış gününe dair konuştu. İnsan hakları örgütlerinin, Türkiye’de yaşanan barış sürecinin neresinde olduğuna dair de konuşan Fincancı, insan hakları örgütlerinin hakikat inşası için çalışan örgütler olduğunu dile getirdi.

Fincancı, “Hangisi olursa olsun, İnsan Hakları Derneği örneğin, insan hakları ihlalleri üzerinden bir hakikat inşa etmeye çalışıyor ve bu ihlalleri sadece günümüzle sınırlı da tutmuyor. Bir tarihe de işaret ediyor” dedi.

“KÜRTLERİN PAMUKLARA SARILMASI GEREKTİĞİNİ GÖSTEREN BİR DURUM”

Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı doğu ve güneydoğu bölgelerindeki illere atanan kayyımlara rağmen Kürtlerin barışı her zaman istediklerini vurgulayan Fincancı, Kürt halkının barışa bakışını şöyle değerlendirdi:

“Kürtler’in pamuklara sarılması gerektiğini gösteren bir durum. Çünkü bütün bu yıkıma rağmen hala barışçıl bir çaba içinde olmaları ve bir arada yaşama iradesini göstermeleri benim için olanaksız gibi görünüyordu. O yüzden karar verici onlar olmalı diyerek tartıştık bu süreci. Ama onlar bir arada yaşama iradesini kimliklerini de savunarak hala gösterdiler. Kimliğin görünür olmasını, beraberinde ağır insan haklarının gösterilmesi çabasını da barındıran bir mücadele yürüttüler.”

“TÜM YARGILAMALARA DEĞDİ”

11 Ocak 2016’da yayımlanan Barış Bildirisi’ni imzaladığı için hakkında dava açılan Fincancı, tüm yargılamalara değdiğini söyleyerek, “Ama tabi beraberinde ne yazık ki siyasi otoritenin akademiyi, özgür düşünen, barışçı yaklaşımlarla bu süreci götüren insanlardan kurtulma hamlesi oldu. Ve o kurtuluş sürecinde tüm özgür düşüncenin akademiden kazındığını gördük” dedi.

Erdoğan’ın bildiriyi imzalayanlara ‘aydın müsveddeleri, siz karanlıksınız’ demecini de yorumlayan Fincancı, “Tabii ki tersinden kurulan bu sözde bir yandan da aydınlara yönelik bir tahammülsüzlük ve aydınların bu hakikat ötesi çağda yerinin olmayacağını itiraf etme davranışı olarak yorumlayabiliriz” ifadesini kullandı.

“TOPLUMUN ZIRHLI ARAÇLARI ALKIŞLAYIP RAHATSIZLIK DUYMADIĞI YERDE BARIŞ TESİS EDİLEMEZ”

Kalıcı bir barışın toplumun insansız hava araçlarını olumladığı koşullarda, zırhlı araçları alkışladığı yerde, bundan rahatsız olmadığı durumda tesis edilemeyeceğinin de altını çizen Fincancı, “Çünkü sonuçta hep bunlar çıkacak ve bu paylaşımları yapmak için çeşitli girişimlerde bulunacaktır. Ama onların suç işlediğini, aslolanın barış olduğunu, ölenin hepimizin çocukları olduğunu birlikte değerlendirip birlikte mücadele etmek zorundayız” dedi.

“TOPLUMUN KATILMADIĞI BİR BARIŞ SÜRECİ OLMAZ”

Barış mücadelesinin aynı zamanda toplumsal bir mücadele olduğunu da söyleyen Fincancı, şunları ifade etti:

“Bu mücadele siyasi egemenlere karşı, bu mücadele tabii ki neoliberal kapitalizme karşı ve elbette bu mücadele silah sanayiine karşı olmalı. Dünyanın her yerine dev mıknatıslar yerleştirip silahları toplama duygusu yaşıyorum. Ama başta silah üretilen fabrikalardaki silahları toplamak gerekiyor. Ama önce anlayışı sorgulayıp o anlayışla da mücadele etmek de bir ihtiyaç. Toplumun katılmadığı bir barış süreci olmaz. Bu toplum bütün bileşenleriyle, bütün kültürleriyle ve tabii ki insanların değerleriyle barışarak ancak ve bu değerlerin kıymetini kabul edip o değerlerle yaşamalarına olanak sağlayarak mümkündür.”

“BARIŞ TÜM CANLILAR İÇİN BİR ZORUNLULUK”

TTB Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı, toplumlara ve insanlığa barış için şu çağrıda bulundu:

“Aslında doğayla barışamadığımız için Çanakkale günlerce yanmaya devam etti. Ne yazık ki bilimi, insanlıktan yana doğadan yana kullanamadığımız için 11 ilde büyük bir yıkımla on binlerce insanı yitirdik. Ve tabii ki bütün bu iklim kriziyle beraber yaşam alanlarımızı, tüm canlıların yaşam alanlarını da yok ediyoruz. O yüzden barış hepimiz için. Barış tüm canlılar için. Barış doğa için bir zorunluluk. Ve biz de barış için mücadele etmekten, barışı istemekten hiç vazgeçmemeliyiz.”

Devrim FINDIK – Zafer TAŞKIN / İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak