PİRHA- İstanbul’da 6 yıl önce bir cenaze töreni için geldiği Okmeydanı Cemevi avlusunda polisin başından vurarak öldürdüğü Uğur Kurt, ailesi ve Aleviler tarafından Okmeydanı Cemevinde anıldı. Anmada, “Eşit yurttaşlık talebimizi dillendirmeye devam edeceğiz. Bu tür katliamların bir daha yaşanmamasını diliyoruz” denilirken, polise sadece 12 bin 100 TL para cezası verilmesinin vicdanları yaraladığı belirtildi.
Haberin videosu;
İstanbul’da 22 Mayıs 2014’te cenaze törenine katılmak için gittiği Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’na bağlı Okmeydanı Cemevi avlusunda polisin açtığı ateşle başından vurularak yaşamını yitiren Uğur Kurt, bugün Okmeydanı Cemevinde anıldı.
Yapılan konuşmalarda Uğur Kurt’u öldüren polis Sezgin K’nin hakettiği cezayı almamasına, ve cezasının 12 bin 100 TL adli paraya çevrilmesine tepki gösterildi. “Eşit yurttaşlık talebimizi dillendirmeye devam edeceğiz. Bu tür katliamların bir daha yaşanmamasını diliyoruz” denilen konuşmalarda polise sadece 12 bin 100 TL para cezası verilmesinin vicdanları yaraladığı belirtildi.
Anmaya Alevi Dernekleri Federasyonu İnanç Kurulu Başkanı Bağcılar Cemevi Dedesi Eren Yıldırım, Beyoğlu PSAKD Başkanı Erdal Baba, Yalıncak Sultan Alevi Kültür Derneği’nden Sevim Yalıncakoğlu, CHP Beyoğlu İlçe Başkanı Mustafa Gür, Hüseyin Kelleci’nin de aralarında olduğu bir çok kişi katıldı. Pandemi nedeniyle anmaya katılımın az olduğu görüldü.
“ALEVİ KURUMLARI SINIFTA KALDI”
Hüseyin Kelleci, “Davanın uzun sürmesi, babasının canı yanarak Hakk’a yürümesi hepimizi üzdü, titretti. !2 bin lira ceza verilmesi vicdanları yaralamıştır. Uğur Kurt anmasına katılımın az olduğunu söyleyen Kelleci, “Alevi kurumları Uğur Kurt konusunda sınıfta kaldığını söyleyebilirim” dedi.
“DEVLET BİR CANIN BEDELİNİ 12 BİN 100 LİRA OLARAK BELİRLEDİ”
Okmeydanı Cemevi Genel Sekreteri Turan Çerikçi ise, “Uğur Kurt kardeşimiz, bundan tam 6 yıl önce cenaze erkanına katıldığı sırada polis kurşunuyla hayatını kaybetmiştir. Onu vuran polis 12 bin 100 TL’lik bir tazminatla cezadan kurtuldu. Yani devletimiz bir canın bedelini 12 bin 100 lira olarak belirlemiş oldu. Alevilere yönelik katliamlar bugüne has değil. Yıllardan beri Aleviler siyasi iktidarın hep ötekisi olmuşlar” dedi.
KARAR 3 YILDA ÇIKMIŞTI
Uğur Kurt davasında savcının 20 yıl istediği sanık polis Sezgin K. 11. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu ceza da 12 bin 100 TL adli paraya çevrilmişti. Bu cezaya sanığın mahkemedeki tutum ve davranışları gerekçe gösterildi. Karar 3 yılda çıkmıştı.
Kararın açıklanmasının ardından Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt sinir krizi geçirmişti. Narin Kurt “Oğluma ne diyeceğim ben” diyerek gözyaşı dökmüştü.
AVUKAT TURGUT KAZAN, “BU DAVA HUKUK FAKÜLTELERİNDE DERSLERDE ANLATILSIN” DEMİŞTİ
Sanık polis Sezgin K’nin ateş ettiği yerde cemevi, cemevinde de cenaze töreni olduğunu anımsatan Avukat Turgut Kazan, “Ateş ettiği yerde birine denk gelmesi ile ilgili ‘ne olursa olsun’ diye düşünmüştür. Sanık TEM polisi olduğu için bunu bilmemesi mümkün değildir. Bu dava olası kastın anlatmak için hukuk fakültelerinde derslerde anlatılmaktadır” demişti.
Uğur Kurt için adalet mücadelesi veren annesi ve babası kansere yakalandı. Anne Güllünaz Kurt’un kansere yakalanması nedeniyle son duruşmalara katılamamasının ardından baba Kemal Kurt da mide kanserine yakalandığı için duruşmaya katılamamıştı. Baba Kemal Kurt daha sonra yaşamını yitirdi.
ANNE VE BABA KURT KANSER OLDULAR; BABA YAŞAMINI YİTİRDİ
Uğur Kurt’un annesi Güllünaz Kurt, oğlunu öldüren polis Sezgin K’nin avukatı Tolga Yurdakul’un saatinin kordonunu kopardığı iddiasıyla yargılandı ve Anne Kurt davadan beraat etti. anne Kurt’a “hakaret” ve “basit yaralama” iddialarıyla 3 yıl hapis istemiyle dava açılmıştı.
Uğur Kurt’un cenazesine gittiği Esma Ceylan’ın doktor olan kızı Hülya Hürmet Özan, cemevinde yaşanan anları Facebook hesabından paylaşmıştı. ”Hayatımın en korkunç günüydü” diyen Hülya Hürmet Özan, Radikal’de yayınlanan yazıda şunları yazmıştı:
“22 Mayıs 2014’ü hayatımın sonuna kadar unutmayacağım. Binlerce vefat gördüm. Hiçbir insan Uğur Kurt kadar günahsız, sebepsiz ölmemiştir. Sadece bir taziyeye gelip de betonun üzerine düşen o gencecik çocuğun görüntüsü yaşadığım sürece gözlerimin önünden gitmeyecek. Gösterici kovalayacağım diye halkının, hem de ibadethanede bekleyen halkın üzerine ateş açan, ateşi açanları saklayan, koruyan, mazur gören, bahane üreten herkes sonsuza kadar cehennem ateşinde yansın..”
PİRHA/ İSTANBUL
Yoruma kapalı.