Alevi Haber Ajansi

Özgür Özel: Hakkını alamayan herkesi, sokakta hak aramaya davet ediyorum!

PİRHA – CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM Grup Toplantısında konuştu. Özel, süregiden toplumsal krizlere vurgu yaparak “Hakkını alamayan, evladının ihtiyaçlarını karşılayamayan, zenginlere her imkan tanınırken bir yandan ezilen bütün yoksulları, işçileri, memurları mücadelenin parçası olmaya, meydanlara çıkmaya, sendikalarının çağrılarına uymaya, yapılan mitinglere destek vermeye, sokakta, meydanda hak aramaya davet ediyorum” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Meclis grup toplantısında konuştu. TBMM Başkanlığı’na sunulan kanun teklifiyle zeytinliklerde maden aranmasını eleştiren Özel “Zeytini sevenleri AK Parti’nin saldırısına karşı omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum” dedi.

Özgür Özel, kanun teklifine karşı duracaklarının altını çizerek şunları söyledi:

“Maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi bir inadı, bir tekrarı sürdürüyor. Benim Meclis’te geçirdiğim 14 yıl ve AK Parti’nin Meclis’te geçirdiği bugüne kadarki 23 yıl defalarca onların zeytinliklere saldırdığı yasa tekliflerinin gece yarısı önergelerini ilgili komisyonlardaki çabalarla eklenmeye çalışılan maddeleri geri püskürtmekle geçti. Çevreciler yorulmadı. Biz yorulmadık. Ama anlaşılıyor ki zeytinin ve doğanın düşmanları da yorulmamış. En son 2022’de büyük tartışmalarla ve AK Parti içinde de bir yarılma yarattıktan sonra geri çekilen zeytinliklerle ilgili düzenlemeyi bir kez daha getirmeye çalışıyorlar. Eğer madde geçerse zeytin alanları madencilik faaliyetlerine açılacak. Zaten başta Karadeniz kıyıları olmak üzere Türkiye’nin herhangi bir yerinde uçaktan, helikopterden baktığınızda nasıl bir vahşi madencilik; Ordu, Giresun başta olmak üzere birçok şehirde alanın yüzde 70-80’inin maden aramasına açılmış olması, yeşil güzelim dağlarımızın her birisinin delik deşik olması, her birimizin içini yaralıyor. Bu konuda grubumuz elbette en önemli direnci gösterecek. Yine sivil toplumla dayanışma halinde olacağız. Akbelen’deki direnişin ruhuyla tüm Türkiye’deki hangi görüşten olursa olsun doğayı sevenleri, ağacı sevenleri ve zeytini sevenleri AK Parti’nin bu saldırısına karşı bir kez daha omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum.”

“MEMLEKETİ BU HALE GETİREN SENSİN!”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, çalışanların yüzde 60’a yakınının asgari ücretle geçim sağladığını belirterek ekonomik krize işaret etti. Özel, konuşmasında şunları söyledi:

“Şimdi 22 bin liralık asgari ücret TÜİK’in 5 aylık enflasyon hesabına göre bile şu anda 19 bin liraya düştü. Bunun kabul edilebilecek bir tarafı yok. Aynı şekilde emekliler 14 bin 500 gibi bir sefalet maaşıyla geçiniyorlar. Emekli maaşlarına TÜİK hesabına göre bir şey yaparlarsa eyvah ki eyvah. 15,5 falan yapacaklar yılsonuna kadar. Oysaki oraya da mutlaka bir seyyanen zam yapılması gerekiyor.

Ben Türkiye’nin her yerinde esnaf gezerken bir kuyumcu görünce alıyorum hesap makinesini önüme ya da esnafın önünde duruyor. Biz söylüyoruz. 2002’de bakıyoruz altın kaç para? En Asgari ücret kaç para? Zaten tık tık tık hesaplıyorlar. 7 çeyrek altın alıyor AK Parti geldiğinde asgari ücretli. Bu senenin başında 4 çeyrek altına düşmüştü. Büyük kayıp. Şu anda 3 çeyrek altına düştü asgari ücret. 7 çeyrek altından 3 çeyrek altına düştü. Kayıp eldekinden fazla. 7’nin dördünü kaybetmiş asgari ücretli, 3’ü duruyor. Bu tablo asgari ücretlerinin. Emekli maaşı daha da berbat bir durumda. Emekli 2002 yılında 8 çeyrek altın alıyormuş. Bu senenin ocağında 3 çeyrek altına düşmüş. Şu anda 2 çeyrek altın.

İşte hani diyor ya ‘ben ekonomistim, ben bilirim ben’. Bu memleketi bu hale sen getirdin Erdoğan sen, başkası değil.

“HERKESİ HAK ARAMAYA DAVET EDİYORUM!”

Yazın sıcak geçeceğini, mücadele içinde olacağını söylüyorlar. Tam da 15-16 Haziran işçi direnişinin 55. yıl dönümünde bütün emekçilere seslenmek isteriz. Sofrasında ekmeği her gün biraz daha küçülenlere, evladının ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma hatta kasabın, manavın önünden geçemez duruma gelenlere market fişi ile elektrik faturası arasında sıkışıp kalanlara açıkça ve dayanışma ruhuyla sesleniyoruz. Artık mesele onurumuzca insanca, kardeşçe yaşama meselesidir. Burada hakkını alamayanlar var. Bunun AK Partili, MHP’li, DEM’li, İYİ Partili, CHP’li olmasının bir önemi yok. Bir yanda hakkını alamayanlar var, bir yanda hakkınızı vermeyenler var. Artık partileri, siyaseti bir kenara bırakıp alın terinin emek mücadelesinin başında birlikte mücadele etme zamanıdır. Geçmişte bu iktidara oy vermiş de olsa, halen veriyor da olsa ama artık hakkını alamayan, evladının ihtiyaçlarını karşılayamayan, zenginlere her imkan tanınırken bir yandan ezilen bütün yoksulları, bütün işçileri, bütün memurları mücadelenin parçası olmaya, meydanlara çıkmaya, sendikalarının çağrılarına uymaya, yapılan mitinglere destek vermeye, sokakta, meydanda hak aramaya davet ediyorum. Siz mücadeleye dahil oldukça hep birlikte çok daha güçlü olacağız. Buradan DİSK’e, Türk işe, Hak işe tüm bağımsız sendikalara ve memur sendikalarına sesleniyoruz. Siz meydanda olmak, mücadele etmek aidat aldıklarınızın alın terini, göz nurunu savunmak durumundasınız. Duyuyoruz ki bu konuda cesaret yükseliyor. Emin olun yanınızdayız, arkanızdayız. Ve bu konuda son sözüm. Sözüme değer veren herkese, sözüme değer veren herkese en kötü sendika sendikasızlıktan iyidir. Sendikal mücadele emekçilerin hakkını savunabildikleri ve toplamda ülkenin demokrasisinin hak mücadelesi üzerinden doğru tarif edilebildiği bir zemindir. Bunun için tüm işçileri kamuda çalışsın, serbeste çalışsın tüm işçileri özel sektörde çalışsın. Sendikalı olmaya sendikal mücadelenin içinde yer almaya davet ediyorum. Tüm gerçekler ortadayken Erdoğan halen daha yorulmadan, usanmadan hayal satmaya devam ediyor.

“ERDOĞAN SOYKIRIMA SUSUYOR!”

Filistin’de ve Gazze’de katliamlar sürüyor. Gazze’de 50.000’den fazla sivil öldürüldü. Çoğu kadın ve çocuk. Dünyadan yeterli yaptırım görülmeyince diğer taraftan Türkiye Netanyahu ile iç politikada kullanılacak kadar çok dışarıya duyulmayacak bir ses tonuyla Netanyahu’ya tepki gösterip onunla küçük harflerle konuşup esas onu azdıran, kudurtan Trump’a bir laf söylemeyince. Öyle ya Gazze güzelmiş diyor. Oralara sahil kasabaları, kumarhaneler yapacağım. Filistinlileri de diğer ülkelere dağıtacağım. Bunu, bunu normal şartlarda birisi gazetesinin köşesinde yazsa Türkiye’nin ayağa kalkması o ülkeye tepki göstermesi, soykırım ve techiri kınaması, bunun bir insanlık suçu olduğunu, bunun fikir özgürlüğüne dahi giremeyeceğini söylemesi lazım. Trump gözünün içine baka baka Erdoğan’ın soykırıma susuyor.

‘TOPLUMSAL BARIŞ’ VURGUSU!

Çevrede bunlar olurken elbette Türkiye güçlü olmalıdır. Lafa gelince iç cepheyi tahkim etmekten bahsedenlere sesleniyorum. İç cepheyi tahkim edelim. İç cephe elbette güçlü olsun. İçeride dışarıda bu ülkenin menfaatleri, bu ülkede yaşayan insanların menfaatleri ortak. Artık iç barışımızı tehdit eden her şey ülke için güvenlik sorunu. Toplumsal barışı sağlamadan bir bütün olarak mücadele etmek imkan dahilinde değil. Onun için öyle değil mi ya? Eğri oturup doğru konuşalım. Eleştirdiğim için falan da söylemiyorum. Birbiriyle didişmenin, 50 yıllık sorunları çözmemenin, bütün ekonominin en büyük giderlerini silahlanmaya, terörle mücadeleye ayırmanın her gün şehitlerin gelmesinin, anaların gözyaşı akmasının bu ülkeye bir faydası yok. Sayın Bahçeli, DEM’e gitti el sıktı. Biz, sadece selam veriyoruz diye terörist ilan ettiği partiye gidip el sıktı. Bize karşı bambaşka bir tutumda. Ne için gerekçelendiriyor? İç cepheyi güçlendirelim. Birbirimizle çatışmayalım. Birbirimizle kavga etmeyelim. Peki bunu yapmak için demokrasiye dönmek, hukuka dönmek gerekmeyecek mi? Böyle bir dönemde iktidar ne yapıyor? Demokrasiyi zedeleyerek iç barışımızı tehdit ediyor. Siyasi rakiplerine darbe yaparak Türkiye’yi zayıflatıyor. Zorda olan ekonomimizi sırf kendi siyasi çıkarları için 60 milyar dolar ilk elden yan etkileriyle birlikte 110 milyar dolar zarara uğratmış bile şimdiden. Türkiye’yi bu kabustan uyandırmak lazımdır. Bunun için buradan hem Erdoğan’a hem Bahçeli’ye sesleniyorum. İç cepheyi tahkim etmek 50 yıldır süren son dönemde en zayıf hallerinden birini yaşayan terör örgütünü silah bırakmaya ikna etmek ve bundan sonrası için olumlu adımlar atmaksa evet bu iç cepheyi tahkim edecekse hep beraber edelim. Ama bunun yanında ülkenin kurucu partisini, bunun yanında son seçimlerde belediyelerin yüzde 65’ini, ekonomik açıdan yüzde 80’ini alan partiyi şu andaki anketlerde AK Parti’den 7 puan önde olan Cumhuriyet Halk Partisi’ni cezaevlerinde mahkeme salonlarında belediye başkanlarının çocuklarıyla, babalarıyla, eşleriyle gencecik bürokratları küçücük evlatlarıyla tehdit ederek iç barışı sağlayamazsınız. Bunun Türkiye’ye hiçbir faydası yoktur.

“İMAMOĞLU İÇİN CUMHURBAŞKANLIĞI ADAY OFİSİ KURULDU”

Mayıs dedik. Bu yaşanan 2 ay biraz geciktirdi. Temmuz ayında partinin programı hazır. Bütün Türkiye’ye arz edeceğiz. Son bir tartışmayı hep beraber yapacağız. Sonra da hayata geçireceğiz. Parti programı partilerin ülkeyi yönetmeye dair, ülkenin nasıl yönetileceğine dair vizyon belgeleridir. Son derece titiz, 81 ilde, 973 ilçede çalışıldı. Tekrar il raporları geldi. Akademisyenlerle, sivil toplum örgütleri ile çalışıldı. Barolarla çalışıldı hukuk için. Bütün illerden gelenin yanında bizler Ankara boyutunda çalıştık. Dünyanın başarılı Sosyal Demokrat Parti programlarını okuduk. Özetledik, alıntıladık. Belli bir yere geldik. Ama ülkeyi yönetmenin de hele hele bu sistemde, bu rejimde bir başka adının, bir başka duruşunun, partisinin tutumuyla paralel ama net söylemlerinin olması gerektiği açık.

Partinin programının tamamlanmasıyla birlikte oradan start alan bir şekilde Türkiye İttifakı’nın temsil ettiği birlikteliği daha da güçlendireceğiz. İktidar programı hazırlıklarımızın kurumsal yapısını hazırladık, tasarladık. Büyük bir memnuniyetle bugün anonsunu önümüzdeki günlerde fiziki pozisyonunu, ardından açılışını ve yol yürüyüşünü hep beraber tarif edeceğiz, hep beraber gerçekleştireceğiz. Bu kurumsal yapı ile Cumhuriyet Halk Partililerin ve kendini Türkiye İttifakı’ndan gören herkesin katkılarını alacağız. Bu birlikteliği sağlamak iktidar programımızı en kapsayıcı şekilde oluşturmak kararlılığıyla Cumhurbaşkanlığı aday ofisimizi kurduk. Bunun müjdesini buradan her birinize vermek isterim.”

PİRHA/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.