İstanbul Beyazıt Meydanı’nda YÖK’ün kuruluşunun 36’ncı yılını protesto etmek için bir araya gelen öğrenciler, “Faşizme biat etmeyeceğiz” dedi. Eyleme telefon ile bağlanan Semih Özakça ise YÖK’ün faşizmin bir yansıması olduğunu, eğitime dönük saldırıların bugün de KHK’lar ile devam ettiğini söyledi.
İstanbul’da bulunan üniversite öğrencileri, 36’ncı kuruluş yıldönümü nedeniyle Yüksek Öğretim Kurulu’nu (YÖK) protesto etmek için Beyazıt Meydanı’nda bir araya geldi.
Çok sayıda öğrencinin katıldığı eylemde, ‘Özgürlüğümüz ve geleceğimiz için ayaktayız’ pankartı açıldı.
Eylem öncesi meydanı kapatan polis, bomba araması yaptı. Alana girişte arama yapan polis, çantasında Evrensel gazetesi bulunan öğrencileri GBT’den geçirdi.
“Eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim”, “Üniversiteler birinin değil, bilimin olacak”, “Kışlık saray yıkıldı, YÖK de yıkılacak”, “Nuriye, Semih onurumuzdur” ve “YÖK, polis, medya bu abluka yıkılacak” dövizlerin taşındığı eylemde öğrenciler, üniversitelerindeki sorunları ve taleplerini dile getirdi.
“BÜTÜN SALDIRILARI GERİ PÜSKÜRTECEĞİZ”
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edildiği işine iade edilmek için 245 gündür açlık grevinde olan öğretmen Semih Özakça, eyleme telefon ile katılarak öğrencilere destek verdi.
Eğitim sistemine yönelik faşizm yansımalarına değinen Özakça şunları söyledi:
“6 Kasım YÖK’ün kuruluşunu protesto etmek için buluştunuz. Faşizm ülkemizde 1950’lerden beri hüküm sürmekte ve baskılarıyla karşı karşıyayız. Bunun yansımasında 1980’de sonra kurulan YÖK’le birlikte yaşandı. Eğitim ve bilim alanında yapılan yeni bir yansıma ise kadrolaşma içinde yaptığı KHK’lerle birlikte yüzlerce akademisyen ihraç edildi. Bunlardan biri de benim. Öğrencilerimize kalitesiz eğitimi reva gören bu iktidara karşı bir şeyler yapılmalıydı. Bir ses ve soluk olunması gerekiyordu. Eylemim sizlerle birlikte sürüyor. İnanıyoruz ki biz kazanacağız. Bütün bu saldırıları geri püskürteceğiz.”
Ardından öğrenciler adına ortak açıklamayı yapan Roza Kahya, YÖK’ün 6 Kasım 1981’de, darbeciler tarafından “üniversitelerde asayişi sağlamak” bahanesiyle, bir baskı ve kontrol aygıtı olarak kurulduğunu dile getirdi.
“YÖK SERMAYENİN İHTİYAÇLARINI YERİNE GETİRİYOR”
Kahya, YÖK’ün her türlü yetkiyi kendisinde topladığını, sermayenin ihtiyaçlarını yerine getirmek ve sermaye için ucuz ve kalifiye işçi yetiştirmek amacıyla hareket ettiğini kaydetti ve ekledi:
“AKP iktidarı tarafından YÖK daha da yetkinleştirildi. YÖK düzeni bugün iktidarın her yönden çıkarları doğrultusunda görevini yapmayı sürdürüyor. 15 Temmuz’un ardından ilan edilen OHAL-KHK rejimi ile birlikte iktidarın ve AKP/Saray iktidarı etrafında toplanan sermayedarların amaçlarına en uygun araçlardan birisi olma görevini üstleniyor.”
“BİAT ETMEYECEĞİZ”
Üniversitelerin karakol haline getirildiğini, polis ve güvenlik eşliğinde öğrencilere ve akademisyenlere yönelik baskıların artırıldığını söyleyen Kahya, “Eşit, özgür, demokratik, laik bir ülke için, zifiri karanlığa karşı mücadeleyi her geçen gün yükseltecek, tüm mücadelelerinde en önünde yer almaya devam ederek faşizme biat etmeyeceğiz” dedi.
Açıklamanın ardından öğrenciler, dün ırkçı bir grup tarafından Vezneciler metro istasyonunda saldırıya uğrayan öğrenci arkadaşları için “Faşizme Ölüm” pankartını açarak, Vezneciler metro durağına yürüdü. Açıklama sloganlarla son buldu.
(Kaynak: gazetekarınca)
Yoruma kapalı.