PİRHA- Adana’da bir araya gelen yüzlerce yurttaş okullara imam atanmasına tepki göstererek, “Bizler bu projeye rızalık vermiyoruz” dediler.
Emek ve Demokrasi Güçleri Atatük Parkı’nda yüzlerce yurttaşın katılımıyla eylem yaptı. Katılımcı kurumlar adına basın açıklamasını Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Hüseyin Kaya ve Adana Alevi Platformu Dönem Sözcüsü Hamit Karaoğullarından okudu.
“TEK RENK, TEK DİL, TEK DİN ANLAYIŞINA KARŞIYIZ”
Adana Alevi Platformu Dönem Sözcüsü Hamit Karaoğullarından, “ÇEDES ile eğitimimize, inancımıza ve yaşantımızın her alanına yapılan faşizan uygulamaların adım adım yansımasını oluşturmaktadır. Bilinmelidir ki Alevi inancında rızalık esastır, bizler bu projeye rızalık vermiyoruz” dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın tekçi mezhep anlayışında olmasından dolayı kaldırılmasını istediklerini belirten Karaoğullarından, “Öğrenciler arası ötekileştirici ve nefret söylemine yol açan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi’nin de kaldırılmasını istiyoruz. Devlet bütün inançlara eşit uzaklıkta olmalıdır. Son dönemlerde yapılan bir çalışma ile inanç önderlerimize maaş bağlanmasını inancımıza müdahale olarak görüyor, reddediyoruz. Bizler tek renk, tek dil, tek din anlayışına karşıyız” diye konuştu.
Farklılıkların kendi özünde yaşam bulmasını, özgünlüklerine müdahale olmamasını istediklerini ifade eden Karaoğullarından, “Özgür ve özgün yaşamlarımız laiklikle taçlanana kadar ve de tüm değerlerimiz yaşam bulana kadar mücadelemizin ve dayanışmamızın süreceğini bildirmek isterim. Farklılıklarımız, zenginliğimizdir. Farklılıklarla birlikte demokratik, özgür, eşit ve laik bir yaşam inancımıza uygun bir yaşamdır” şeklinde ifade etti.
“ÖĞRENCİLERİN DİNCİ TARİKAT VE CEMAATLERİN KUCAĞINA İTİLMESİNE SEYİRCİ KALMAYACAĞIZ”
Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Hüseyin Kaya da, eğitim sisteminin ve toplumsal yaşamın bütün alanlarını dini kural ve değerler doğrultusunda yeniden biçimlendirmek isteyen siyasi iktidar ve Millî Eğitim Bakanlığı’nın laik eğitim ve laik yaşama açıkça meydan okuyan adımlar atmayı sürdürdüğüne işaret ederek, “Bugüne kadar eğitim alanında Millî Eğitim Bakanlığı ile başta Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere, dini vakıf ve dernekler arasında çok sayıda iş birliği protokolü imzalanmış, okullar dini dernek ve cemaatlerin temel faaliyet alanları halinde getirilmiştir. Geçtiğimiz yıllar içinde eğitimi dinselleştirme süreci adım adım ilerlerken, doğrudan laik eğitimi ve laik yaşam tarzını hedef alan uygulamalar her geçen gün artmaktadır” ifadelerine yer verdi.
“ÇEDES projesi üzerinden öğrencilerin dinci tarikat ve cemaatlerin kucağına itilmesine seyirci kalmamız mümkün değildir” diyen Kaya, “Laiklik ilkesi ve laik eğitim, toplumdaki farklı inanç, farklı mezhep, farklı kimlik, farklı cinsiyet ve cinsel kimlikler ile inananlar ve inanmayanların bir arada barış içinde yaşayabilmeleri için son derece önemlidir. Türkiye’de yıllardır bizzat iktidar eliyle hayata geçirilen ve birbirinden ayrı olması gereken eğitim alanı ile inanç alanlarının birbirine karıştırılmasına yönelik her türlü uygulamadan derhal vazgeçilmelidir” çağrısında bulundu.
PİRHA/ADANA
Yoruma kapalı.