PİRHA-HDP tarafından 5 Mayıs günü Dersim’de duyurulan “Alevilere Eşit Yurttaşlık Hakkı” kampanyası ile ilgili olarak konuşan Halklar ve İnançlar Komisyonu Alevi Masası Eşsözcüsü Nesimi Aday, Alevilerin eleştiri ve önerilerini topladıklarını söyledi. Alevilerin kendi isteklerini dile getirdiklerini kaydeden Aday, “‘Yol cümleden uludur’ der Aleviler. Biz şimdi yola revan olacağız” dedi.
HDP Parti Meclisi Üyesi, Halklar ve İnançlar Komisyonu Alevi Masası Eşsözcüsü Nesimi Aday, geçtiğimiz günlerde Halkların Demokratik Partisi (HDP) tarafından Dersim’de duyurulan “Alevilere Eşit Yurttaşlık Hakkı” kampanyasına dair PİRHA‘ya açıklamalarda bulundu.
“ALEVİLERİN ELEŞTİRİ VE ÖNERİLERİNİ TOPLADIK”
Kampanya sürecine ilişkin bilgilendirme yapan Aday, “HDP Halklar ve İnançlar Komisyonu ve Alevi Masası, Aleviler ile görüşmeler yapıyor. Çalıştaylar düzenledi. Ziyaretler düzenledi. Yaklaşık iki-üç yıllık süreçte birikimler oldu. Alevilerin eleştiri ve önerilerini toplayıp, çalışma programı haline getirdik. Gerek Kürtler gerek Aleviler olsun parti olarak kendimizi onların yerine koymuyoruz. Onların söylemlerini esas aldık. Alevilerin siyasetten, toplumdan ve devletten beklentilerini dinledik.
Görüşmelerden sonra çeşitli raporlar hazırladık. Son olarak “Alevilere Eşit Yurttaşlık Hakkı” kitapçığını oluşturduk. Alevilerin taleplerini siyaset kurumu olarak daha görünür kılmak, sorunları çözmek ve üzerimize düşen görevi yapmak için böyle bir kampanya hazırladık. Alevilerden tekrar rızalık almak istiyoruz. On bin adet kitapçık bastırdık ve Türkiye’deki bütün Alevi süreklerine ulaşmayı düşünüyoruz. Onlardan aldığımız dönüşler ile de Meclis’teki yasal çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
“ALEVİLER YÜZYILLARDIR EZİLİP, KATLEDİLİYOR”
Aday, HDP’nin konuya dair yaklaşımını ise şöyle aktardı:
“Partimiz üzerinde bulunduğumuz topraklarda yaşayan tüm halkların, toplumsal ve tarihsel dokusuna aykırı olan inkarcı, asimilasyoncu egemenlik sistemine karşı tüm halkların, kimliklerin, dillerin, kültürlerin, inançların eşitliğini, özgürce yaşamasını ve kendisini geliştirmesini savunur. Gönüllü birlikte yaşamın ancak eşitlik ve özgürlük temelinde gerçekleşebileceğini belirterek mücadele eder.
Aleviler, Hristiyanlar, Museviler, Ezidiler gibi ezilen ve dışlanan tüm inanç ve kültür gruplarının mücadelesini destekler. Onların yanında olduğunu belirtir. Bu yönde de kendi politikasını belirler. Biz işte bu parti programımızın da gereği olan siyasal ideolojik olarak da doğru bulduğumuz bu yaklaşımımızı yani bu teorik yaklaşımımızı pratikleştirmek istedik. Neden? Çünkü Osmanlı’dan günümüze yani yüzyıllardır Aleviler ezilip, horlanıyor ve katliamlara uğruyorlar.”
“PARTİLER, ALEVİLERE ‘SADAKA’ VERİR GİBİ YAKLAŞTI“
“Osmanlı sürecini birçok insan bilir. Ama cumhuriyet sürecinin daha iyi olduğunu düşünürler. Aslında çok daha iyi değil” diyen Aday, Alevilerin cumhuriyet döneminde yaşadığı sorunlara değinerek, şöyle konuştu:
“Osmanlı’da katli vacip denilen Alevilerin başına gelen biliniyor. Yavuz Sultan Selim’in 40 bin Alevi katletmesi en majör örneklerinden biridir. Ama Cumhuriyet kurulduktan sonra Türkiye’de bir yanılsama içerisine girildi. Mesela cumhuriyet sanki Alevilerin sorularını çözmüş gibi. Cumhuriyet kurulduktan sonra mesela Hacı Bektaş Veli Dergahı kapatılmıştır. En önemli örneklerinden biridir. Sivas’taki Ali Baba ve Çorum’daki Koyun Baba gibi birçok Alevi dergahına el konulmuştur.
Hacı Bektaş Dergahı keza halen müze statüsündedir. Cumhuriyet bu sorunları çözmedi. Partiler Alevilere sadaka verir gibi yaklaştılar. Onun için metnimiz içerisinde de geçiyor. Sadaka değil statü mottosu da var. Statüye ihtiyaç duyuluyor. Aleviler de bunu söylüyorlar. Örneğin belediyelerde Alevi masaları kurarak, oradaki yetkililerin denetiminde, onların yönettiği masalar da Alevilerin sorunları çözülemez. Sadaka verir gibi Alevilerin sorunlarını palyatif şekilde çözmeye çalıştılar. Biz bunu doğru bulmuyoruz.”
“ALEVİ KATLİAMLARI İLE DEVLET YÜZLEŞMEDİ”
Yayımlanan kitapçıkta statü meselesinin daha görünür kılınmasını ve tartışılmasını istediklerini kaydeden Aday, şunları söyledi:
“Alevilerin ibadet merkezleri olan cemevlerinin yasal statüye kavuşması, yine Alevi köylerinin, yer isimlerinin, doğa isimlerinin adları değiştirilmiş mesela. Bunların değiştirilmesi lazım. Özgün isimlerin geri verilmesi gerekiyor. Ana dilde ibadet hakkının tanınması da bir sorun. Yani Türkiye’de ciddi bir Kürt Alevi nüfusu da vardır. Bu da görünmüyor ya da görülmek istenmiyor.
Cumhuriyet sürecinde Koçgiri’den, Dersim’den, Maraş, Çorum, Malatya, Madımak ve Gazi’ye kadar Alevi katliamları ile devlet yüzleşmedi. Dolayısıyla Alevilerin yaraları halen kanamaktadır. Bu konuda da etkili bir yüzleşme yapılması gerekiyor. Bu yaşanan katliamların nedenlerinin açığa çıkarılması gerekiyor.
Madımak’ın müze olması gerekiyor. Madımak bir Alevi ve aynı zamanda bir aydın kırımının merkezi olması babında bir yüzleşme, bir anıt ya da müzeye dönüştürülmesi gerekiyor. Aynı zamanda Sünni vatandaşlarımız için de bir ihtiyaç olduğunu düşünmekteyiz. Onlar için hep sıkıntıya dönüşmüş çünkü töhmet altında kalmışlardır. Dolayısıyla onlar da bu yüzleşmeyi istiyor aslında.”
“ALEVİLER HEP BİR OY DEPOSU OLARAK GÖRÜLDÜ”
“Aleviler hep bir oy deposu olarak görüldü gerçekten. Bu eleştiri bize de yapılabilir” diyen Aday, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ama bizim Alevi yurttaşlarımızın, kardeşlerimizin, canlarımızın meclisteki başta pratiklerimize ve partimizin Halklar ve İnançlar Komisyonu ve Alevi Masamızın bugüne kadar verdiği beyanları, açıklamaları, yaptığı çalışmaları izlemelerini önereceğiz. Birçok parti sadece oy deposu olarak gördüler Alevileri. Onları da yüzleşmeye çağırıyoruz. Alevilerin haklarını mecliste ya da yasal düzlemde neden savunmadılar? Bu konuda kanun teklifleri neden verilmiyor? Bunları neden aşamıyoruz?
Alevilik bütün bir ekosistemle iç içe yaşıyor inancını. Dolayısıyla Alevilerin kutsal dağları, ağaçları vardır. Munzur örneğinde olduğu gibi kutsal nehirleri vardır Alevilerin. Bunları da korumamız gerekiyor. Bu nehirlerin kirletilmemesi gerekiyor. Bu nehirlerin HES ve barajlara kurban edilmemesi gerekiyor. Bu dağların, bu ziyaretlerin maden şirketlerine peşkeş çekilmemesi gerekiyor ki yapılıyor. Birçok Alevi inanç merkezi bölgesinde çeşitli maden sahaları açılmış durumda. Dersim bölgesinde olduğu gibi açılmak istenmektedir.”
“DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI KALDIRILMALIDIR”
Aday, zorunlu din derslerinin devam ettiğini belirtirken, eğitim sisteminde köklü bir revizyonun yapılması gerektiğini söyledi. Aday şunları kaydetti:
“Türkiye’de eğitim sisteminin de revize edilmesi gerekiyor. Çünkü zorunlu din dersi halen var. Yok denilse de aslında sürüyor. Seçmeli gibi gösteriyorlar. Alevi çocuklar sınav süreçlerinde puanları kırılmasın diye mecburen din dersi eğitimi daha doğrusu Sünni din dersi eğitimi almak zorunda kalıyorlar. Bunun gerçek anlamda laik, özgürlükçü bir sisteme kavuşturulması gerekiyor.
Başta Diyanet İşleri Başkanlığı’nın revize edilmesi, değiştirilmesi gerekiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılmasını öneriyoruz. Yerine daha demokratik bir yapı olan İnanç İşleri Başkanlığı gibi bir önerimiz var. Her inancın kendisini içinde özgürce ifade ettiği bir İnanç İşleri Başkanlığı’na dönüşmesi gerekiyor. Devletin bu bağlamda inançlardan elini çekmesi gerektiğini savunuyoruz.
Alevilerin de kutsal günlerinin tanınması, bayram ya da resmi tatil ilan edilmesini öneriyoruz biz bu kitapçığımızda. Çünkü bu da Alevilerin isteğiydi. Aşure günü, Hızır cemi, Hıdırellez Bayramı, Gadir-i Hum Bayramı gibi günlerin özel gün ilan edilmesi ya da yasal olarak bayram ya da tatil ilan edilmesini önerdik.
Yine kamuda Alevilere yönelik ciddi ayrımcılıklar gözlemleniyor. Aleviler birçok devlet kurumuna ya hiç giremiyorlar ya da belli statülerde tutuluyorlar. Alevilerin çocuklarına, gençlere yönelik bu anlamda da bir ayrımcılık kamuda da özellikle sürüyor.”
“DERSİM, TÜRKİYE’DE ALEVİLERİN ÇOĞUNLUKTA OLDUĞU TEK İL”
Aday, “Alevilere Eşit Yurttaşlık Hakkı” kampanyasının Dersim’de duyurulmasıyla ilgili olarak da şunları söyledi:
“Dersim’de startı vermemizin özel bir nedeni vardı. 4 Mayıs Dersim Soykırımı’nın yıl dönümüydü. Daha yerinde olacağını düşündük. Çünkü Dersim Türkiye’de Alevilerin çoğunlukta yaşadığı tek il şu anda. Burası Alevi ocaklarının yoğun olduğu bir il. Orada start verdikten sonra Baba Mansur ve Kureyş Ocağı başta olmak üzere oradaki ocakların hemen hemen hepsine ziyaretlerde bulunduk.
Yine şu anda Antalya bölgesine, Tahtacı Alevilere yönelik ziyaretlerimiz başlamış durumda. Karadeniz ve Trakya yine programlarımızda ve bu silsile böyle devam edecek. Yine yurt dışında da birçok Alevi kurumuna, cemevlerine, ibadethanelere ve STK’larına kitapçığımızı göndereceğiz. Türkiye’deki gidemediğimiz birçok Alevi köyüne direkt muhtarlıkların adreslerine posta yoluyla kitapçığımızı ulaştıracağız. Yine kendi parti il ve ilçelerimize, beldelerimize de göndereceğiz. Çünkü bu aynı zamanda bizim parti içi eğitimimize de bir katkı sunacak.”
“ŞİMDİ YOLA REVAN OLACAĞIZ”
HDP Parti Meclisi Üyesi, Halklar ve İnançlar Komisyonu Alevi Masası Eşsözcüsü Nesimi Aday, “HDP’li kendi yoldaşlarımız da direkt bu kitaptan yararlanacaklar. Politikamızı daha görünür kılacaklardır. Çünkü parti içi eğitimlerimizi bu alanlarda bugüne kadar yapmadık. Yapma olanağımız olmadı. Kendi yoldaşlarımızın da Alevi dünyasının taleplerini görüp; onların da günlük siyasette ya da ziyaretlerde ya da toplumla ilişkilenirken bu kitapçıktan yararlanıp, siyasetini bunun üzerine kurmasını da düşündük. O bağlamda parti içimizde bir eğitim materyali olarak da kullanacağız.” diye konuştu.
Aday son olarak şunları kaydetti:
“Biz yine de eksik kalmış olabiliriz. Elbette eksiklerimizi revize ederiz. Temel yaklaşımımız başta da söylediğim gibi Alevilerin kendi talep ve istekleridir. Biz kendimizi asla onların yerine koymayız. Bu anlamda biz evet “kırkımız bir, birimiz kırk” yaklaşımını doğru buluyoruz. O söylemi biz de savunuyoruz. Ama yine de biz o kırkın küçük bir parçası olarak eksiğimiz varsa tamamlamak istiyoruz. ‘Yol cümleden uludur’ der Aleviler. Biz şimdi yola revan olacağız.”
Barış KOP / İSTANBUL
İLGİLİ HABERLER:
> HDP, Aleviler için eşit yurttaşlık kampanyasını Dersim’de başlattı
> HDP’li Hatimoğulları: Alevi toplumu ile ortak mücadeleyi nasıl yürüteceğimizi düşünüyoruz
> Öker, HDP’nin ‘Eşit yurttaşlık kampanyası’nı anlattı: Bir yıllık yol haritamızı çıkaracağız
Yoruma kapalı.