PİRHA- Alevi Kültür Dernekleri (AKD) Şubesi olduğu dönemde yönetimi feshedilen ve Bayraklı Belediyesi’nin cemevine ait düğün salonunu yıkması ile gündemde gelen Yamanlar Alevi Kültür Derneği’ne bu sefer İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kayyum atandı. PİRHA’ya konuşan İzmir Alevi Kültür Derneği ve Cemevi Başkanı Mehmet Bozkurt, “Biz AKP ve mevcut siyasetten kayyumları duymuştuk ama inancımıza kayyum gönderileceğini hiç beklemezdik, kabul etmiyoruz ve boyun eğmeyeceğiz” diye konuştu.
Haberin videosu gelecek…
İzmir Bayraklı Belediyesi ile geçen sene cemevine ait düğün salonun yıkılması sonrası yaşanan gerginlik ve AKD Şubesi olarak görevden alınmaları ile gündeme gelen Yamanlar Alevi Kültür Derneği-Cemevi bu sefer de İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu tarafından kayyum atanmasına maruz kaldı.
Büyükşehir Belediyesi’nin cemevine gönderdiği 3 kişilik kayyum ekibinin halk tarafından istenmedikleri belirtilerek cemevinden dışarı çıkarılmıştı. Bu konu ile bir dizi görüşme yapan cemevi yönetimi halen bir muhatap bulamadıklarını belirterek kayyum atamasını asla kabul etmeyeceklerini ve bu durum karşısında sessiz kalınmasının bunu yapanlara cesaret vereceğini dile getirdiler.
CEMEVİNİ ELDE ETME ÇABASINDAKİLER BELEDİYEYİ GÖREVE ÇAĞIRDI
“Saldırılar karşısında cemevindeki Aleviler yöresel farklılıklarını ve kimliklerini bir tarafa bırakıp bütünleşme ve sahiplenmeyi doğurdu” diyen Mehmet Bozkurt şunları söyledi:
“Derneğimizin bugünkü aşamaya nasıl geldiğine kısaca değineyim. Malumunuz cemevine ait düğün salonunun yıkımından sonra siyaseten elini çektiklerini, amaçlarının düğün salonun yıkılması olduğu ve bununla kalacağını düşünmüştük. Düğün salonunun yıkılmasının bir diğer sebebi ise cemevinin ekonomik dönügüsünü işlevsizleştirmekti. Düğün salonunun geliri kesildikten sonra halkın lokmaları ile hizmetlerimizi yürüttük. Cemevini elde etme çabası içinde olanlar bununla da kalmayıp Büyükşehir Belediyesi’ni göreve çağırdılar. AKD Genel Merkezi ve Bayraklı Belediyesi oraya da el koyun ki yönetimi alalım ve beklentilerimizi elde edelim demişlerdi. Bu inancın sahipleri bizleri başından beri sahiplendiler. Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ ve AKD Genel Merkezi’nin bilmeden yaptığı bir şey var. Onlar beklenti, oyun içindeydiler ama halkı inancımız doğrultusunda birleştirdiler. Yamanlar Mahallesi kozmetik yapıya ve değişik yörelerden insanlara sahip. Bu cemevinde Aleviler yöresel farklılıklarını ve kimliklerini bir tarafa bırakıp bütünleşmeyi ve sahiplenmeyi doğurdu.”
“İNANCIMIZA KAYYUM GÖNDERİLECEĞİNİ HİÇ BEKLEMEZDİK”
“Aziz Kocaoğlu Alevileri kontrol ve zapturapt altına alarak kendi siyasetine heba etme hakkını nereden alıyor” diyen Bozkurt şunlara değindi:
“Bizimle beraber yola çıkıp ikrar veren arkadaşlarımız kendi çıkarlarına ve benliklerine yenilip farklı farklı girişimlerde bulundular. Bizimle uğraş veriyorlar. Bu şahıslara, oyun bozuculara ve tuzakçılara sesleniyorum. Yaptığımız eksiklikler nedir? Bizim inanç kurullarımız, cemlerimiz, dedelerimiz ve federasyonumuz var. Buyrun gelin Yamanlar cemevinde inanca ve hizmete dair bir eksik nokta bulurlarsa bunun kararını hep beraber verelim. Siyasete havale etmek ve kamuoyu önünde Aleviliği yıpratmak yerine ben onları buna davet ediyorum. Bu gündemi bilmeyen dede, duymayan kurum yok. Ancak ne yazık ki söz konusu siyaset olunca oradaki çıkarının zedeleneceğini düşünen dedeler dahil hiçbiri buraya kulağını ve gönlünü açmıyor. Şunu bilsinler ki Yamanlar’da yapılan yanlış bunu yapanlara cesaret verir. Umarız İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu yaptığından bir an önce vazgeçer. Biz AKP ve mevcut siyasetten kayyumları duymuştuk ama inancımıza kayyum gönderileceğini hiç beklemezdik.
AZİZ KOCAOĞLU BİR CAMİYE KAYYUM ATAYABİLİR Mİ?
Kocaoğlu’na şunu da demek isterim. İzmir’de varolan 13 cemevimize karşı binlerce cami var. Hiçbir camiye bırakın memur göndermeyi ve işleyişine bakmayı, birgün gidipte bir saatlik açıklama yapmalarına izin verirler mi? Bunu bir denesinler. Alevileri kontrol ve zapturapt altına alarak kendi siyasetlerine heba etme hakkını nereden alıyorlar. Biz hizmet verirken dedelerimiz ve inanç kurullarımızdan talimat alıyoruz. Yarın bunların atacayağı memur bizim neler yapacağımızın kararını verecek. Başındaki siyasetçi ne derse o yönde karar verecek. Biz bunu hak eden bir toplum muyuz?”
AKD GENEL BAŞKAN YARDIMCISI BELEDİYEYE MEMUR ATANMASINI SÖYLEDİ
“CHP’ye oy veriyor diye inancını, iradesini ve düşüncesini oraya mahkum etmiş sayılmaz” diye konuşan Bozkurt, “Seçmenlerimiz ve üyelerimiz CHP’ye oy veriyor. Oy veriyor demek inancını, iradesini ve düşüncesini oraya mahkum etmiş sayılmaz. Bunu bir kez daha gözden geçirmeleri lazım” dedi.
Bozkurt şöyle konuştu:
“Alevi Kültür Dernekleri (AKD) Genel Merkezi Büyükşehir Belediyesinden buraya el koymalarını talep ettiklerinden biz Kocaoğlu’nu ziyaret ettik. Belediye Başkanı Kocaoğlu’nu ziyaret ettiğimizde ‘Siz kendi aranızda çatışmaz iseniz ben karışmam ancak sizler birbirinizle uğraşır, sorun yaşarsanız oraya kayyum atayacağım’ dedi. Biz ise kararın AKD Genel Merkezi ve Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ın bir işbirliği olduğunu söyledik. Referandum sonrası Büyükşehir Belediye Genel Sekreteri aracılığıyla taraflar olarak biz ve AKD Genel Başkan Yardımcısı çağrıldı. Genel merkez adına gelen bu sözde temsilci bizleri muhatap kabul etmeyeceğini ve bizlerin burada işgalci olduğunu söyleyerek toplantıyı terketti. Hatta memur atanmasını söyledi. Belediye Genel Sekreteri mahkemede sürecinin devam ettiğini ve niyetlerinin cemevine kayyum atamak olduğunu belirtti.”
ATADIKLARI KAYYUM İSE ALEVİ DEDESİ BİR MEMUR
“Atanan kayyum, cemlerimizi, cenaze erkanlarımızı ve toplantılarımızı dilekçe vererek, müdürden izin alarak yapmamız gerektiğini söyledi” diyen Bozkurt şunları dile getirdi:
“Memur atamalarını red ediyoruz. Onların gelmesi durumunda direneceğiz. Orada bir irade ve halk var. Yıllarca emekleriyle var etmiş, dört duvarla teslim aldığı derneği donatıp sahiplenen bir yönetim var. Mahkeme sonuçlanmamış iken çalışan arkadaşlarımız belediyeden 3 memurun geldiğini söylediler. Bir kültür müdürü, bir müdür ve bir memur gelmişti. Düşünün öyle hazırlıklı gelmişlerdi ki, o günkü kumanyasını yani nevalesi ve suyunu beraber getirmişlerdi. Sanki cemevinde su yokmuş ve oranın suyu içilmez düşüncesine mi kapıldılar bilmiyoruz. Gönderilen memurlardan biri de Alevi dedesi olduğunu söyledi. Konuştuğumuzda ise inancımızla ilgili hiçbir sözel ve görsel tabela olmayacağını, derneğimizle ilgili herhangi bir evrak kalmadan burayı boşaltmamız gerektiğini, cem-cenaze ve toplantılar için dilekçe vererek, müdürden izin alarak yapmamız gerektiğini söylediler. Bizler de hiçbir koşulda belediyenin inanç temsilcileri olmayı ne düşündük ne de yaparız dedik ve burayı terkettiler. Müdür diye atadıkları kişi tekrar buraya gelip zemin hazırlamaya, nabız yoklamaya çalıştı. Düğün salonumuzun yıkımında nasıl tomalar ve polislerle gelmişler ise burayı teslim alacak kişinin de ancak böyle gelebileceğini söyledik.
Biz kararlıyız. Buna rağmen bütün kamuoyu, muhtarlar, dernek başkanları ve inanç kurullarıyla hareket ediyoruz. İnancımız bize diz çökmeyi emretmiyor. Yanlış yapma lüksümüz yok ve yapmayacağız. Herhangi bir pazarlık söz konusu olamaz ve onların buraya gelmesinin önünü açamaz.”
BELEDİYE SEKRETERİ AKD GENEL MERKEZİ’NİN DİRETMESİ OLDUĞUNU BİLDİRDİ
“Adalet diye sokaklara çıkan bir partinin Alevi olan adaletine baktığımızda doğuştan gelen inanç hakkına bile tahammül edemeyen bir tavrı var” diye konuşan Bozkurt şunları vurguladı:
“Kayyum atamalarından sonra Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri ile görüşme yaptık. Genel sekreterin bize söylediği Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun kesin emri olduğu ve AKD Genel Merkezi’nin dayatmasıyla bunun yapıldığıydı. Kayyum atamasından nasıl geri dönülebilir diye sorduğumuzda ise AKD Genel Merkezinin bu baskısından vazgeçmesini durumunda sorunun kalkacağını söylediler. CHP Milletvekili Erdal Aksünger’i aradığımızda halkı yerinde dinleyeceğini söyledi. Durumu yerinde ve halkın ağzından dinledi. Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu’na bunu aktaracağını ve kararın yanlış olduğunu ileteceğini söyledi. CHP Milletvekli Zeynep Altıok’u aradık. Danışmanı buraya gelmedi ve dönüş yapmadılar. Her nedense bir partinin üst kararı imiş gibi herkes alınan kararın yorumunu yapıyor ama çözüm noktasında kimse insiyatif almıyor. Biz bir Alevi kurumu olarak inancımıza müdahaleyi içimize sindiremiyoruz. Oy verdikleri, yıllardır beklentileri olduğu, kendilerinine sol-sosyalist diyen ve adalet diye sokaklara çıkan bir partinin adaletine baktığımızda doğuştan gelen inanç hakkına bile tahammül edemeyen bir tavrı var.”
ALEVİ ÖRGÜTLERİ HALKIN İNANÇLARINI CEZALANDIRMASIN
Tüm Alevi kurumlarını bu durum karşısında tavır almaya çağıran Bozkurt son olarak şu çağrıda bulundu:
“Bir kez daha sizin aracılığınızla dedelerimiz, kurullarımız ve Alevi örgütlerine sesleniyorum. Gelin şu kin ve benliklerinizi bir tarafa bırakın. Gelecek bizim geleceğimiz olacak ve bu inancımız deryadır herkese yer vardır. Gelin bireyler ve Mehmet Bozkurt yanlış yapmış ise Mehmet Bozkurt’u uzaklaştırın ama kurumları cezalandırmayın. Halkın inançlarını cezalandırmayın. Bu inanca vereceğiniz zarar, yıpratıcı davranış gelecekte mevcut sisteme ve yobazlığa yol açacaktır. Bu kurumları göreve ve hakkaniyete davet ediyorum. Halk ve hakkın olduğu yerde verilecek karardan kaçmayacağız. Bizim de kararımız halk ve hakkın kararı olacaktır. Bunun tecelli etmesini diliyoruz.”
Ersin ÖZGÜL / İZMİR
Yoruma kapalı.