PİRHA-Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Malatya, Ören ve Doğanşehir şubeleri ortak açıklama yaparak, 40. yılında Alevilerin katledildiği Maraş Katliamı’nı lanetledi. Açıklamada, Maraş Katliamı’nın devlet destekli organize bir katliam olduğu vurgulandı.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Malatya, Ören ve Doğanşehir şubeleri ortak açıklama yaparak, 40. yılında Alevilerin katledildiği Maraş Katliamı’nı lanetledi.
PSAKD Malatya Şubesi’nde gerçekleşen açıklamaya CHP, OSP, İHD, Eğitim-Sen, Birleşik Taşımacılık Sendikası temsilcileri de destek verdi.
Şubeler adına açıklamayı yapan PSAKD Malatya Şube Başkanı Latife Ulutaş, “Yüzlerce insanımızın vahşice katledildiği, binlerce insanımızın yaralandığı, on binlerce insanımızın göç etmek zorunda bırakıldığı, insanlarımızın evlerinin ve işyerlerinin talan edildiği ve yakıldığı Maraş Katliamı’nın üzerinden tam 40 yıl geçti” diyerek katliamın nasıl yapıldığı konusunda hatırlatmalarda bulundu.
“KATLİAMIN ÜÇ MÜDAHİL AVUKATI FAŞİSTLERCE ÖLDÜRÜLDÜ”
“Devlet güçlerinin gözü önünde insanlarımız parçalanarak, kurşunlanarak, çivilenerek, kazanda kaynatılarak katledildiler” diyen Ulutaş şöyle devam etti:
“Kadınlarımıza tecavüz edildi. İnsanlarımızın malları mülkleri talan edildi. Evleri yakıldı. Ana karnındaki ve kundaktaki bebeklere dahi acımasızca kıydılar. Faşistler yolları kapatıp hastaneleri kuşatarak yaralıların tedavilerini engellediler. Birçok insanımızı da bu yüzden kaybettik. Katliamda resmi rakamlara göre 111 canımız katledildi. Binin üzerinde insan yaralandı. 299 işyeri yağmalandı. Katliamın ardından binlerce Alevi ve solcu yurttaşımız canlarını kurtarmak için Maraş’ı terk etmek zorunda kaldılar. Maraş’ın demografik yapısı değiştirildi.
Bugüne kadar gerçekleştirilen bütün Alevi katliamlarının davalarında olduğu gibi göstermelik yargılamalar yapıldı. Katliamın gerçek sorumlularına ve planlayıcılarına hiç dokunulmadı. Katliamın üzeri kapatıldı. Katliamda başı çeken faşist katiller ödüllendirildi. Bu katillerin kimi milletvekili yapıldı. Maraş Katliamı’nın üç müdahil avukatı Ceyhun Can 10 Eylül 1979’da, Halil Sıtkı Güllüoğlu 3 Şubat 1980’de ve Ahmet Albay 3 Mayıs 1980’de peş peşe faşistler tarafında katledildiler.”
“MARAŞ KATLİAMI ORGANİZE”
Maraş Katliamı’nın planlı ve organize bir katliam olduğu belirtilen açıklamada, “Devlet güçleri katliam boyunca hiçbir müdahalede bulunmadan sadece izlediler. Ötesinde katliamı yönlendirdiler ve teşvik ettiler.
İyi bilinmelidir ki; bu katliam bir insanlık suçudur. Devlet Maraş Katliamı’ndaki sorumluluğunu kabul etmeli ve özür dilemelidir. Maraş Katliamı yüzlerce yıldan beri Alevi halkımıza karşı gerçekleştirilen katliam, asimilasyon ve inkar politikalarının bir parçasıdır. Maraş Katliamı, Dersim Katliamı’nın bir devamıydı. Maraş Katliamı, Çorum, Sivas, Gazi, Gezi, Suruç ve Ankara Garı katliamlarının bir hazırlığıydı” denildi.
“BİZ ALEVİLER MAZLUMLARIN YANINDA DURARAK MÜCADELE ETTİK”
“Biz Aleviler ayrımcılığa, inkara, istismara, savaşlara, sömürüye itiraz ediyoruz” denilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Ağıtlara sinmiş acıları Türkülere sinmiş göz yaşlarını, umuda dönüşen zılgıtlarımızla dil, din, mezhep, etnik köken ayrımı yapmaksızın barış ve kardeşlik türkülerini söylemeye devam edeceğiz. Biz Aleviler tarihin hiçbir döneminde yanlış tarafta durmadık. Nerede bir haksızlık, hukuksuzluk, zulüm yaşanıyorsa mazlumların yanında durarak mücadele ettik. Bundan sonrada devam edeceğiz. Nesimi’nin dediği gibi. Ey Nesimi can Nesimi, Hak senin aynındadır. Bunca ulema canlının vebali boynundadır anlayışı ve şiarı, Pir Sultan’ın inancı ve direnci ile yaşamaya devam edeceğiz. Hak ve hakikat yolunda yürüyen cümle canlarımızı 40’ıncı yılında bir kez daha saygıyla anarken, katilleri, koruyucularını ve onları yönlendiren insanlık dışı, gerici, faşist ideolojilerini nefretle kınıyoruz.”
Mehmet YALMAN/MALATYA
Yoruma kapalı.