PİRHA – Alevi kurumlarıyla birlikte çok sayıda demokratik kitle örgütü, Sivas Katliamı Davası’nın zaman aşımına uğratılması ardından eylem kararı aldı. PSAKD Genel Sekreteri İsmail Ateş, büyük mitingler yapacaklarını belirterek “10 Ekim Gar Katliamı’ nda, Suruç Katliamı’nda kaybedilen canlarımızın annelerini Madımak anneleri ile bir araya getirmeye çalışacağız” dedi.
2 Temmuz 1993’te yapılan Sivas Madımak Katliamı’nın davası 2. kez zaman aşımına uğratıldı. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Sekreteri İsmail Ateş, “Çok ciddi bir hayal kırıklığı yaşıyoruz” diyerek verilen mahkeme kararını eleştirdi. Ateş, “30 yıl boyunca Aleviler olarak bir yalnızlık yaşadık” diyerek, davaya olan ilginin de yetersizliğini ifade etti.
İsmail Ateş, “Sadece mahkemenin başlangıç aşamasında biraz yoğunluk varken son dönemde ısrarla kamuoyu oluşturma çabamızın karşılığında istediğimiz sayıya, tepkiye ulaşamadık. Açık konuşmak gerekirse, Alevilerin bir kez daha yalnız bırakıldığının göstergesidir bu. Çünkü Madımak Katliamı basit bir olay değil. Maalesef kamuoyu ‘zaten zaman aşımı doldu’ diyerek bu durumu kanıksamış durumda” diye konuştu.
“DİĞER MADIMAK TUTUKLULARI DA SALIVERİLECEK”
İsmail Ateş, zaman aşımı kararı sonrasında Sivas Katliamı’na dair yapılacak hukuki girişimleri de anlattı. 19 Eylül’de Ankara’da çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi ile bir araya gelip eylem planı çıkardıklarını da belirten Ateş, şu bilgileri paylaştı:
“Öncelikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın af kararının mahkeme üzerine nasıl yansıdığını kamuoyuna anlatmamız gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önce Ahmet Turan Kılıç’ı sonra da Hayrettin Gül’ü affetmesine ilişkin yaptığımız açıklamada bu mahkemeye direkt tesir edecek, mahkeme üzerine baskı oluşturabilecek bir hareket olduğunu söylemiştik. Dolayısıyla bağımsız bir karar da beklemiyorduk zaten. Bu davada cumhurbaşkanı direkt mahkemeye müdahale etmiştir. Cumhurbaşkanının tavrı gösteriyor ki yavaş yavaş diğer Madımak tutukluları da salıverilecek.
İSTİNAF MAHKEMESİNE BAŞVURU YAPILDI!
Bizler verilen kararı öncelikle istinafa götüreceğiz. İstinaftan olumsuz cevap gelmesi durumunda Yargıtay’a müracaatımızı yapacağız. Yargıtay’ın kararına da olumsuz yanıt gelmesi durumunda Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz. Sanıyorum ki bu dosyaları uzunca bir süre bekletecekler. İç hukuku bitirdikten sonra tabii ki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne davayı taşıyacağız. Bunun önüne geçmek adına davayı uzun süre hem Yargıtay’ın hem de Anayasa Mahkemesi’nin tozlu raflarında sürüncemede bırakacaklarını tahmin edebiliyoruz. Avukatlarımız istinaf için müracaatlarını yaptılar.
19 Eylül’de yaptığımız toplantı önemliydi. 50’den fazla kurum katıldı. Bu bizi mutlu etti. Kamuoyu belki dava bilinci ile 30. yılda mahkemede göstermediği reaksiyonu göstermeye hazır. Birincisi 23 Eylül’de Ankara’da, bu davanın zaman aşımına uğratılmasını kınayan bir basın açıklaması yapacağız. Davanın peşini bırakmayacağız.
ZAMAN AŞIMI KARARINA KARŞILIK BÜYÜK MİTİNG PLANI
Cumartesi günü yapılacak basın açıklamasının ardından birçok ilde büyük mitingler yapılacağını da söyleyen İsmail Ateş, sözlerini şu cümlelerle sürdürdü:
“Yapılacak mitinglerin zaman ve yerleri tartışılıyor. Bu büyük mitinglerle beraber oluşturacağımız tertip komiteleri ile beraber siyasi partileri ve yabancı elçilikleri de ziyaret edeceğiz. Yani bu davayı uluslararası arenaya da taşımak zorundayız. Mitingler Avrupa’daki kentlerde de yapılarak dünya üzerine bir kamuoyu oluşturmaya gayret edeceğiz. Tıpkı 40 yıldır Galatasaray Lisesi önünde çocuklarının kemiklerini bekleyen Cumartesi Anneleri benzeri bir etkinliği de Madımak Anneleri tarzında bir eylemi planlıyoruz. Ayrıca 10 Ekim Ankara’da, Suruç Katliamı’nda kaybedilen canlarımızın annelerini de bir araya getirmeye çalışacağız.
Yapacağımız etkinlikler içerisinde bir de büyük bir panel bulunuyor. Binleri bulan izleyici kitlelerine ulaşabileceğimiz paneller olacak. Ağırlıklı olarak hukukçularımız ve tanıkların yer aldığı paneller olacak. Her ayın 14’ünde ‘Madımak davası düşmedi, devam ediyor’ temalı eylemler de yapacağız. Her ayın 14’ünde sokakta ya da salonlarda ‘Madımak davası devam ediyor’ diyeceğiz. Çünkü 14 Eylül’de zaman aşımı kararı verilmişti, dolayısıyla biz bunu da gündeme getireceğiz.”
“KATLİAMI SAVUNANLARI TEŞHİR EDECEĞİZ”
İsmail Ateş, PSAKD Genel Merkezi içerisinde kurulan Madımak Müzesi’nin bu süreçte daha çok tanıtılacağının da altını çizerek şöyle devam etti:
“Müze içinde Koray Kaya, İnci Türk, Asım Bezirci’nin balmumu heykelleri yer alıyor. Müzemizi insanların görmesi için çağrı yapacağız. Önemli bir diğer hususta şu ki Madımak Katliamı’nın sorumlularını savunan avukatlara yönelik bir çalışma yürüteceğiz. Katliamı savunan ama daha sonra AKP hükümetlerinde görev alan milletvekillerinin ya da belediye başkanlarının isimlerini de teşhir edeceğiz. Çünkü bu dava tamamen insanları yakanların, AKP tarafından sahiplendiği bir davadır. İlk aklıma gelenler İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Mevlüt Uysal, davanın avukatlarından bir tanesiydi. Yine Şevket Kazan da dava avukatlarından birisiydi. Hayati Yazıcı, devlet bakanlığı yaptı ve davanın avukatlarından bir tanesiydi. Celal Mümtaz Akıncı yine davanın avukatıydı ve Anayasa Mahkemesi’nde şu anda görev alıyor.”
Eren GÜVEN/ANKARA
Yoruma kapalı.