Kadıköy’de İstanbul Sözleşmesi’ni Uygula Kampanya Grubu’nun çağrısıyla kadınlar ve LGBTİ+’lar Afganistan’da hakları için direnen kadınlara destek verdi
Afganistan’da yönetimi ele geçiren Taliban güçleri tüm Afganistan halkının yaşam hakkını tehdit ediyor. Afgan kadınlar çektikleri videolar ve sosyal medya paylaşımlarıyla Taliban tarafından öldürüleceklerinden korktuklarını anlatarak yardım ve dayanışma çağrısı yapmaya devam ediyor.
İstanbul Sözleşmesi’ni Uygula Kampanya Grubu’nun çağrısıyla kadınlar ve LGBTİ+’lar, Afgan kadınlar ve LGBTİ+’larla dayanışma için Kadıköy’deki Süreyya Operası önünde bir araya geldi.Kadınlar ellerinde, “Hayatları için direnen Afganistanlı kadınların yanındayız”, “Dayanışmamız sınır tanımaz” ve “#AfganKadınlarlaDayanışmaya, #SolidarityWithAfghanWomen, #همبستگیبازنان_افغان” yazan Türkçe, İngilizce ve Farsça pankartlar taşıdı.
‘Taliban destekçisi, kadın düşmanı iktidarınızı yıkacağız’, ‘Şeriata ve emperyalizme karşı özgürlüğü savunan Afgan kadınların sesiyiz’, ‘Let’s unite and resist for our freedom’, ‘Solidarity with Aghan women’, ‘Shame on you, shame on us’ yazılı dövizleri ellerinde taşıyan kadınlar Afganistan’dan yükselen dayanışma çağrılarına yanıt verdi.
‘Yaşasın kadın dayanışması’, ‘Kadın mücadelesi sınırları aşıyor’, ‘Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz’ ve ‘Kadınlar birlikte, birlikte güçlü’ sloganları atan kadınlar işgal politikaları ile yıkımları getirenlere, şeriatçı Taliban’a, hayatlarını pazarlık malzemesi yapanlara, LGBTİ+’ları yok sayanlara, ırkçılığa ve göçmen düşmanlarına karşı ses çıkarttı.
Basın açıklamasını Çağla Akdere okudu. Akdere, “Afganistan’da ABD öncülüğündeki NATO’nun çekilme süreciyle birlikte şeriatçı Taliban örgütü yönetimi devraldı. ABD’nin 11 Eylül sonrası ‘Ya bizdensiniz ya onlardan’ diyerek Afganistan’da başlattığı ve sonra birçok ülkeye yayılan savaş ve işgal politikaları 20 yıllık büyük bir yıkım ve sonuçta da Taliban’ı iktidara getirdi. Afganistan’da Taliban rejimi altında can güvenliği olmadığı söyleyen kadınların çığlığı bütün dünyaya yayılıyor. Artık Afganistan’da kadınlar, çocuklar, LGBTİ+lar, sanatçılar, bilim insanları, insan hakları savunucuları, kısacası Taliban karşıtı olan hiç kimse için can güvenliği yok” dedi.
Afgan kadın hakları savunucusu Seraj Mahbuba’nın “Dünyanın erk sahibi erkekleri bizim çok büyük emek verdiğimiz bir şeyi yerle bir ettiler. Hepiniz iğrençsiniz” diyerek seslendiğini hatırlatan Akdere şunları söyledi:
Afganistan’dan Irak’a, Suriye’ye ‘demokratik’ devletler kurma yalanıyla başlatılan savaşlar ve işgal politikaları iç savaşları, suç örgütüne dönen kukla hükümetleri, yoksulluğu getirdi. Şimdi ise istediği sonucu alamayan ABD emperyalizmi bu savaş artık kârlı olmaktan çıktığı için Afganistan’dan çekildi. Çekilirken de iktidarı teslim etmek üzere Taliban’la masaya oturdu. Pakistan’dan Çin’e, İran’dan Rusya’ya bölge güçleri de kendi bölgesel çıkarları için bu yeni durumu nasıl kullanacaklarının peşinde. Türkiye açısından da durum farklı değil. NATO çatısı altında yürütülen işgal operasyonuna Türkiye daha en başından dahil oldu, 20 yıl boyunca Afganistan’da işgale hizmet etti. Şimdi de Taliban’la irtibat halindeyiz diye açıklama yapıyor Erdoğan. Afganistan’da yaşanan yıkımın, Taliban rejiminin işlediği ve işleyeceği suçların sorumlusu 20 yıldır NATO çatısı altında işgal ve savaş politikalarını sürdürenlerdir. Bu yıkımın sorumlusu olan emperyalizmin ülkeye vadedebileceği hiçbir şey yoktur.
Taliban’ın Kabil’i devralmasıyla önce kadınların dayanışma çığlığı ülke sınırlarını aştı. Biliyoruz ki bu tesadüf değil. Çünkü biz kadınlar dünyanın neresinde, hangi koşullar altında olursa olsun hayatlarımız için direniyoruz. Ana akım medya Taliban’ın “Kadın haklarına saygı göstereceğiz” sözünü yayıp Taliban militanlarının kıyafetlerini haber yapmaya devam ededursun, gerçekler sınırlı iletişim ağlarına rağmen herkese ulaşıyor. Kabil’den gelen ilk haberlerde duvardaki kadın resimlerinin boyayla kapatıldığı, Herat’ta kadınların üniversiteye sokulmadığı, bazı kadınların evlerinin kapılarına dayanıldığı, kadınlara peçe takma zorunluluğu getirildiği, kadın gazetecilerin çalışmasına engel çıkarıldığı vardı. Afganistanlı kadınlar “bizi öldürmeye geliyorlar, yardım edin” diye çağrılar yapıyor. Her şeyi göze alıp sokağa çıkan Afgan kadınlar çalışma hakkını, eğitim hakkını ve siyasete katılım hakkını istiyorlar. Güvenli bir toplumda yaşama haklarını istiyorlar. Hayatları için direnen Afganistanlı kadınların seslerine ses olmak için bugün sokaktayız.
“Kadınlar savaş istemiyor” sloganının atıldığı eylemde “Kadınların bedenini savaş ganimeti olarak Taliban’ı tanıma” sesleri yükseldi.
Açıklamanın bir kısmının Farsça okunmasının ardından, Farsça atılan “Afgan kadınlar yalnız değildir” sloganının ardından eylem sona erdi.
MEDİHA DEMİRCİOĞLU GÜR/İSTANBUL
Yoruma kapalı.