Alevi Haber Ajansi

İşkence Görenlerle Dayanışma Günü’nde Dersim’de açıklama yapıldı-VİDEO

PİRHA-İHD Dersim Şubesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı İşkence Görenlerle Dayanışma Günü’nde açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, “Toplum üzerinde baskı ve kontrolünü her geçen gün daha da arttıran siyasal iktidarın icraatları sonucunda tüm ülke adeta işkence mekânı haline gelmiştir” denildi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Dersim Şubesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İşkence Görenlerle Dayanışma Günü dolayısıyla Sanat Sokağı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi.

Basın metnini İHD Dersim Şube Eş Başkanı Özgür Ateş okudu. Açıklamada “İşkencesiz bir dünya mümkün” pankartı açıldı.

Açıklamaya yerine kayyım atanan Dersim Belediye Eş Başkanı Cevdet Konak, Demokratik Alevi Dernekleri Eş Genel Başkanı Zeynel Kete, Dersim Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Ali Rıza Bilir, Hozat Belediye Başkanı Aydın Kaya ile Dersim’deki siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri katıldı.

“TÜM ÜLKE İŞKENCE MEKÂNI HALİNE GELDİ”

Hiçbir istisnai durumun işkencenin uygulanması için gerekçe gösterilemeyeceğini belirten Özgür Ateş, “Açık ve net belirlemeye karşın işkence, hâlen dünyanın pek çok ülkesinde devletler tarafından toplumlara karşı insanlık dışı bir cezalandırma ve yıldırma aracı olarak giderek artan bir şekilde kullanılıyor. İkinci Dünya Savaşı sonrasında tesis edildiği biçimiyle küresel insan hakları rejimini ayakta tutan siyasi iradenin hızla çözüldüğü koşullarda, başta Ortadoğu olmak üzere, dünyanın bir çok bölgesinde yaşanan insani kriz ve savaşlar, bu çözülme sürecinin varacağı/vardığı noktayı göstermektedir. Maalesef ülkemizde de işkence ve diğer kötü muamele sadece askeri darbeler döneminde değil tüm cumhuriyet tarihi boyunca sistematik bir devlet pratiği olarak varlığını korumuştur. Ancak günümüzde, insan hakları ve demokrasi değerlerini hem bir referans hem de denge ve denetleme sistemi olmaktan çıkaran, yarattığı kuralsızlık, keyfilik ve belirsizlik rejimi ile toplum üzerinde baskı ve kontrolünü her geçen gün daha da arttıran siyasal iktidarın icraatları sonucunda tüm ülke adeta işkence mekânı haline gelmiştir” diye konuştu.

“İŞKENCEYE İLİŞKİN İDDİALAR TARAFSIZ BİR ŞEKİLDE SORUŞTURULMALI”

Ateş, teleplerini ise şu şekilde sıraladı:

-Cezasızlık politikalarına derhal son verilmelidir.
-Her düzeyde yetkililer işkenceyi ve işkenceciyi öven, teşvik eden söylemlerden vazgeçilmeli.
-Uluslararası mekanizmaların tavsiyeleri doğrultusunda işkence uygulamaları kamuya açık bir şekilde kesin olarak kınanmalıdır.
-Gözaltı koşullarında usul güvenceleri eksiksiz olarak uygulanmalıdır.
-Gözaltı süreleri kısaltılmalıdır.
-Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) kaldırılmalı, BM İşkenceye Karşı Sözleşmeye ek Protokol (OPCAT) ve BM Paris Prensiplerine uygun, tümüyle bağımsız yeni bir Ulusal Önleme Mekanizması (UÖM) oluşturulmalıdır. -İşkencenin belgelenmesi ve raporlandırılması, bir BM belgesi olan İstanbul Protokolü ilkelerine göre yapılmalıdır.
-İşkenceye ilişkin iddialar İstanbul Protokolü ışığında hızlı, etkin, tarafsız bir şekilde soruşturulmalı
-Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulları’nı yürütme erkine doğrudan bağımlı kılan, adeta bir mahkeme gibi hareket ederek yargı yetkisi kullanmasına yol açan tüm düzenlemeler iptal edilmelidir.

Açıklama alkışlarla son buldu.

PİRHA/DERSİM

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.