PİRHA-İntiharların önüne geçmek için için sosyal aktivite alanlarının oluşturulması gerektiğini belirten Sosyolog Perihan Dalgıç, “Sosyal aktivite eksikliğiyle kişiyi odaya kapatıyorsun ve artık odanın içinde bireyselleşiyor. Odada tek başına kalan kişi yalnızlaşarak toplumdan kopuyor ve toplumla bütünleşemeyen birey intihar ediyor” dedi. Dalgıç ekledi: Toplum yapısının çözülmesine izin vermezsek intihar vakalarını en aza indirebiliriz.
Dersim’de 2020 ile 2022 yılları arasında 15 kişi intihar etti. Araştırmalara göre Dersim, intiharların en çok yaşandığı iller arasında bulunuyor. İntihar girişimi en fazla genç gruplarda yaşanıyor. Peki, neden intiharlar her geçen gün artıyor? Sosyolog Perihan Dalgıç, Dersim’de son zamanlarda artan intihar vakalarına ilişkin PİRHA’ya konuştu.
“İŞSİZLİK ORANININ ÇOK FAZLA OLMASI KİŞİYİ İNTİHARA SÜRÜKLÜYOR”
PİRHA: İntiharın sebepleri nelerdir ve sosyolojik olarak nasıl açıklayabiliriz?
PERİHAN DALGIÇ: İntihar sosyolojik olarak kişinin kendisini bilerek olumlu ve olumsuz eyleme geçme hareketidir. İnsanları toplumsal çözülme, kültürel yabancılaşma, göç, neoliberal politikalar, kaotik toplum yapısı ve bireyselleşmemiz intihara sürüklüyor. Türkiye’de işsizlik oranının çok fazla olması da kişiyi intihara sürüklüyor. Geleneksel aile bağlarının çözülmesi ile kişi yalnızlaşır, bireyselleşir, bireyselleştiği için de intihar etmeye gider. Bu intihar oranlarında bir risk faktörü oluşur. Aydın’ın en çok intihar vakasının olduğu iller arasında 5. sırada olmasının sebebi postmodernizm ile birlikte geleneksel aile bağları çözüldüğü için Aydın’da yaşlılar yalnızlaştığı için intihar vakaları olabiliyor. Onun dışında neoliberal politikalarla birlikte artık tarımda makine gücünün ön plana çıkmasıyla beraber insanlar artık işsiz kalmaya başlıyor ve insanların köylerden kentlere göç etmesiyle beraber kent-köy karmaşası yaşıyorlar. Kent-köy karmaşasıyla birlikte yaşamlarında değişiklikler oluyor, kültürel yabancılaşma ve kültürel çatışmalar oluyor. Türkiye zaten kaotik bir ortama sahip ülke olduğu için yaşanan bu değişimler insanları intihara sürükleyebiliyor.
“TUNCELİ EN ÇOK İNTİHAR EDİLEN ŞEHİRLER ARASINDA 4. SIRADA”
-Dersim’de intiharların bu kadar fazla olmasının sebebi nedir?
Dünyada 40 saniyede bir insanlar intihar girişiminde bulunup, 3 saniyede bir insanlar intihar nedeniyle hayatını kaybediyor. Tunceli en çok intihar edilen şehirler arasında 4. sırada. İlk üç sırada ise Kars, Iğdır ve Ardahan var. Ama Tunceli’nin yapısı diğer üç şehirden farklı etnik yapısı ve farklı kültürel yapısı var. Modernleşmeyle birlikte artık dünyada bireyselleşme çok fazla. Eskiden ilkokullarda küme çalışmaları yapılırdı, çocuklar arasında rekabet olmazdı. Ama şimdi çocukları daha ilkokuldan birbirileriyle yarıştıran bireyler haline getirdiğimiz için her anlamda hep yarış halindeyiz. Tunceli’de çocukların yapacak hiçbir şeyi yok, çünkü sosyal aktivitelerin yapılacağı bir alan yok. Onun dışında zaten üretim yapan bir şehir de değil. Üretim yapan bir şehir olmadığı için insanlar ekonomik sıkıntılar yaşıyor. Ekonomik sıkıntı yaşayan birey ailesini geçindiremiyor, daha sonra ailesiyle sorunlar yaşadıktan sonra aile içi şiddet veya aile içi iletişim kopukluğu sonucu intihara sürükleniyor.
İntihar sayılarını düşürmemiz için sosyal aktivite alanları oluşturmalıyız. Çünkü sosyal aktivite eksikliğiyle kişiyi odaya kapatıyorsun ve artık odanın içinde bireyselleşiyor. Odada tek başına kalan kişi yalnızlaşarak toplumdan kopuyor, toplumla bütünleşemeyen birey intihar ediyor. Bence Tunceli’de şu anda o anomik intiharlar dediğimiz intiharlar çok fazla olduğu için burada en fazla işsizlik sorununu halletmemiz gerekiyor. Bireyselleşmenin de önüne geçmemiz gerekiyor, çünkü burada da diğer illerde olduğu gibi Tunceli’de de bireyselleşme çok fazla. Modern dünyanın en popüler hastalığı olan depresyon ve stres hastalıklarının önüne geçmemiz gerekiyor. Ülkede çok ciddi bir ekonomik kriz var aynı sorun Tunceli’de de en başta bu sorunun çözülmesi gerekiyor. ‘Tuncelilisin, Alevisin sen burada işe başlayamazsın veya sen bu bölümü okusan da boşuna’ gibi söylemler aslında kişide bir korku kültürü oluşturuyor. Daha sonra bu korku kültürüyle birlikte il dışına çıktığınızda gittiğiniz yerde baskıya ve mobbinge maruz kalıyorsunuz. Maruz kaldığınız baskı ortamı da sizi yine intihara sürükleyebiliyor.
“TOPLUMSAL ÇÖZÜLME SORUNUNU ÇÖZMEMİZ GEREKİYOR”
-İntiharların önlenmesi için yapılması gereken çalışmalar nelerdir, sizce yeterli çalışma yapılıyor mu?
STK’lara düşen rol devlet kurumlarıyla birlikte hareket etmeli. Devlet kurumları aile merkezleri ve şiddeti önleme merkezleri kurabilir. Aslında bu kurumlar var ama işlevi yok. Herkes masa başında çalışıyor, alana inemiyoruz bizim sahaya inmemiz gerekiyor. Kişilerin sorunlarını bu şekilde halletmemiz gerekiyor. Çünkü sorunun toplumsal ve kültürel kökenine inmemiz gerekiyor. Émile Durkheim, toplumun temel yapı taşları olan din, aile, siyaset, ekonomi ve ekonomiden birini kaybederseniz toplumun işleyişi bozulur diyor. Bizim toplumsal işleyişin bozulmasını önlememiz gerekiyor. Artık hepimiz bireyselleştiğimiz için de sorunlarımızla başa çıkamıyoruz. Bireyselleştiğimiz için iyice yalnızlaşmaya başlıyoruz yalnızlaştığımız için de bu durum insanları intihara sürüklüyor. İntihar sadece Tunceli’nin sorunu değil Türkiye’nin de sorunu. Geleneksel aile bağları çözüldüğü için ve artık hepimiz bireyselleştiğimiz için toplumsal çözülme oluyor. Toplumsal çözülme sorununu çözebilmemiz için insanlara kolektif bilinci aşılamamız gerekiyor. Çünkü bu sayede intihar risk faktörlerini en aza indirebiliriz. Toplum yapısının çözülmesine izin vermezsek intihar vakalarını en aza indirebiliriz.
PİRHA/DERSİM
İLGİLİ HABERLER:
>‘İntihar sayısının artışını engellemek için insanları bilinçlendirmemiz gerekiyor’
Yoruma kapalı.