PİRHA- Croydon Cemevi kurucularından Mahmut Aydoğan Avrupa’da cemevlerinin önemine vurgu yaparak, “Croydon çevresinin büyük kısmı Kızılbaş Kürt Alevilerden oluşuyor. Buraya gelen insanların sosyal, ekonomik, kültürel ihtiyaçlarını bir bütünen karşılaması mümkün değil. İnsanların çoğu İngilizce bilmiyor ve kurumsal işleyişi kavrayamıyor. Sivil toplum merkezlerinin oluşması ve onlarında devletle bir köprü kurması gerekiyor. Biz burada ciddi bir işlev görüyoruz” dedi.
Nüfusunun büyük çoğunluğu Kürt Alevilerin oluşturduğu Croydon’da hizmet yürüten Croydon Alevi Kültür Merkezi ve Cemevi 6 yıldan bu yana hizmet veriyor. PİRHA mikrofonlarını Croydon Cemevi yöneticilerine uzatarak Londra’da Hızır’ın nasıl yaşandığını sorduk.
Fakat öncelikle Croydon Cemevi’nin işlevini anlatması için Mahmut Aydoğan’a mikrofonumuzu uzatıyoruz.
Mahmut Aydoğan, Croydon Cemevi kurucularından ve 5 yıl başkanlığını yapmış. Aydoğan şimdi Britanya Alevi Federasyonu Başkan Yardımcısı görevini yürütüyor.
“İNSANLAR CEMEVİMİZDE KENDİNİ YAŞAMA İMKANI BULUYOR”
“Croydon’da yaşayan Türkiyelilere hizmet veriyor cemevimiz. Tabii bizim kapımız sadece Alevilere değil, diğer inançtan ve etnisiteden insanlara da açık” diyor ve devam ediyor:
“Hak ve özgürlüklere saygı duyan herkesin buraya gelmesinden mutluluk duyuyoruz. Toplumun hem kültürel, hem de inançsal ihtiyaçları var. Kopup geldiğimiz topraklardan inanç ve kültürümüzü doğru kanaldan ifade imkanı için cemevimizi kurduk. İnsanlar burada kendini yaşama imkanı buluyor. Croydon çevresinin büyük kısmı Kızılbaş Kürt Alevilerden oluşuyor. Buraya gelen insanların sosyal, ekonomik, kültürel ihtiyaçlarını bir bütünen karşılaması mümkün değil. İnsanların çoğu İngilizce bilmiyor ve kurumsal işleyişi kavrayamıyor. Sivil toplum merkezlerinin oluşması ve onlarında devletle bir köprü kurması gerekiyor. Biz burada ciddi bir işlev görüyoruz. Türkçe, Kürtçe, İngilizce dil kursu, matematik vs. gibi kurslar veriyoruz. Folklor, bağlama derslerimiz de mevcut. Yıl boyunca Alevi inancında önemli günlerin etkinliğini yapıyoruz. Alevi toplumunun yaşadığı katliamlar için anma günleri de düzenliyoruz.”
“HIZIR’A DAİR HERŞEYİ LONDRA’DA ÖĞRENDİM”
Reyhan Resuli Londra’da yaşıyor. İstanbul’da büyüyen Resuli Aleviliği Londra’da öğrenmiş. Zira Alevi kültürü ve inancına dair ne varsa Croydon Alevi Kültür Merkezi ile ilişkilendikten sonra öğreniyor.
Hızır ayı vesilesiyle Croydon Cemevi’nde gerçekleşen ritüellere katılım gösteren aynı zamanda Croydon Cemevi yöneticisi olan Resuli, “Hızır’a dair ne varsa burada öğrendim. İnanç gizli yaşandığı için çevremizde de pek ritüelin yaşandığına tanık olmadım. Hızır oruçları olduğunu, 3 gün olduğunu biliyordum, 3. günden sonra lokmalar dağıtıldığını da biliyordum. Başka bir şey bilmiyordum. Annem genelde tutardı” diyor.
Hızır vesilesi ile insanların biraraya geldiğini belirten Resuli, “Hızır insanları bir araya topluyor. İnsanların elinde ne varsa paylaşması demek Hızır. Fakirin karnını doyurmak. Her konuda paylaşımdır aynı zamanda” diyerek, Hızır’ın kendisi için anlamını aktarıyor.
“TÜRKİYE’DE HIZIR’IN ANLAMINI DEĞİŞTİRDİLER”
Dr. Ali Yıldırım ise Koçgirili. Diş Doktoru olan Yıldırım Croydon Cemevi Danışma Kurulu üyesi. Hızır ayının Alevi toplumu için önemine vurgu yapıyor ve ekliyor:
“Hızır olduğunda hep yoğun kar yağardı. Hızır’da 3 gün oruç tutuyorlardı. Hızır bittiğinde tuzlu yemekler yenirdi. Bekarlar akşam kiminle evleneceklerini o zaman rüyalarında görürlerdi. Hızır darda olanların yardımcısıdır. Hızır’ın eli üstünde olsun derler. Dara düşenlere yardıma koşar. Şimdi Türkiye’de Hızır’ın anlamı değişti. Toma’nın adını Hızır koymuşlar. Oysa Hızır insanı incitmek için değil, Hızır yardıma ihtiyacı olan, zayıfların, darda olanların yanındadır.”
Elif TABAK/LONDRA
Yoruma kapalı.