PİRHA- Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, eylemlerinin 354. haftasında İHD Ankara Şubesinde açıklama yaparak 81 yaşında ki Sıddık Güler’in durumuna dikkat çekerek, “Sağlığı için uygun olmayan hapishane koğuşları durumunu daha da zorlaştırmakta ve her gecikilen süre durumunu daha da ağırlaştıracaktır. Bu nedenle infazının ertelenmesini talep ediyoruz” denildi.
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, bu hafta da İnsan Hakları Derneği’nde (İHD) basın toplantısı yaptı. İHD Genel Merkez MYK Üyesi Nuray Çevirmen tarafından yapılan açıklamada eylemin 354. haftasında İskenderun T Tipi Kapalı Hapishanesinde kalan ağır hasta mahpuslardan Sıddık Güler’in durumuna dikkat çekildi.
“YAŞAM HAKKI KUTSALDIR”
Yaşam hakkının kutsal olduğunu ve en temel hak olduğunu vurgulayan Çevirmen şunları aktardı:
“İnsan yaşamının korunması, onun hem bedeninin hem de psikolojisinin korunması şeklinde gerçekleşmek zorundadır. Bu nedenle yaşam hakkı mutlak olarak koruma altındadır. Anayasa m.17/1, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 2. maddesi ve Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi 6. Maddesi yaşamın korunmasını hükme bağlar. Kişinin varlığını bedensel ve psikolojik olarak sağlıklı bir bütünlük içinde devam ettirmesine dair tüm haklar cezaevlerinde kalan her birey içinde mutlak olarak geçerlidir. Ancak kapatılmanın eza verici olmasının dışında da mahpuslar pek çok hak ihlaline uğrayarak biyolojik ve psikolojik olarak tahribata uğramakta ve yaşam hakları korunamamaktadır.”
“SIDDIK GÜLERİN PEK ÇOK HASTALIĞI VE YAŞTAN KAYNAKLI YAŞAMIŞ OLDUĞU SORUNLARI MEVCUT”
Bu hafta İskenderun T Tipi Kapalı Hapishanesinde kalan ağır hasta mahpuslardan Sıddık Güler’in durumuna değinen Çevirmen şunları dile getirdi:
“Sıddık Güler 81 yaşında olup yaklaşık olarak 25 yıldır hapishanede tutulmaktadır. İHD tarafından süreci takip edilen ve çeşitli kereler infazının durdurulması için girişimde bulunulmasına ve açıklamalar yapılmasına rağmen hala hapishanede tutulmaya devam edilmektedir. Sıddık Gülerin pek çok hastalığı ve yaştan kaynaklı yaşamış olduğu sorunları mevcuttur. Kalp rahatsızlığı bulunmakta ve iki kez anjiyo olmuştur. Ayrıca iltihaplı eklem romatizması bulunmaktadır. Eklem romatizması, özellikle nemli olan yerlerde eziyet verici bir durum yaratmakta ve bulunduğu hapishanenin olduğu bölge yoğun nemli bir iklime sahiptir.
Göz sorunları bulunmakta ve ayrıca işitme zorluğu yaşamaktadır. Sürekli olarak ağrı ve halsizlik çekmektedir. Kronik olarak yüksek tansiyon hastalığı da bulunmakta ve risk teşkil etmektedir. Yaşamsal ihtiyacını karşılama konusunda yanında olan arkadaşlarından destek almak zorundadır. Ailesi tarafından ziyaret edildiğinde, konuşmakta, yürümekte zorlandığı gözlenmekte, kimi zaman görüşe tekerlekli sandalye ile getirilmektedir. Kış aylarında yoğun öksürük nöbetleri geçirmektedir.”
“İNFAZ YASASINA GÖRE TAHLİYE EDİLMELİDİR”
‘Sıddık Güler için yapılmış olan infazının durdurulması için yapılan başvuru ve 7242 sayılı kanun ile düzenlenen 5275 sayılı ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı hakkında kanunun geçici 6. Maddesinin 2/b fıkrasında geçen “maruz kaldığı ağır bir hastalık, engellilik veya kocama nedeniyle hayatını yalnız idame ettiremeyen 65 yaşını aşmış hükümlülerin koşullu salıverilmeleri için ceza infaz kurumlarında geçirmeleri gereken süreler, azami süre sınırına bakılmaksızın 105/A maddesinde düzenlenen denetimli serbestlik tedbiri uygulamak suretiyle infaz edilebilir’ diyen Çevirmen sözlerine şöyle devam etti:
“Ağır hastalık, engellilik veya kocama hali, Adalet Bakanlığınca belirlenen tam teşekküllü hastanelerin sağlık kurullarınca veya Adli Tıp Kurumunca bir raporla belgelendirilir” hükmü ile sağlık kurumlarına sevki yapılmıştır. Son olarak İskenderun Devlet Hastanesine yapılan sevki sonucunda 02.03.2021 tarihli sağlık kurulu raporu düzenlenmiş ancak hem yaşı hem de arkadaşlarının bakımına ihtiyaç duyması ve de hastalıkları tespit edilmesine rağmen “doktor ve reviri bulunan bir cezaevinde kalmasında sakınca yoktur” ibaresi ile sonuçlandırılmış ve infazının ertelenmesi reddedilmiştir. Mahpuslar arasında yapılan ayrımcılık uygulamasıyla yasal olarak düzenlenmiş olan haklardan hasta mahpuslar eşit olarak faydalandırılmamaktadırlar. Onlarca 80 yaşın üzerinde mahpus; yaşlılık, ağır hastalık, başkasının bakımına ihtiyaç duymasına rağmen hapishanede kalmaya devem etmektedirler.”
“SORUNLAR KALICI BİR ŞEKİLDE ÇÖZÜLÜNCEYE KADAR TALEPLERİMİZİ DİLE GETİRECEĞİZ”
Sıddık Güler’in ilerlemiş olan yaşı ve cezaevinde tek başına yaşamını devam ettiremeyecek derecede ilerlemiş hastalıkları nedeniyle infazının ertelenmesi zorunlu olduğunu vurgulayan Çevirmen son olarak; “Sağlığı için uygun olmayan hapishane koğuşları durumunu daha da zorlaştırmakta ve her gecikilen süre durumunu daha da ağırlaştıracaktır. Bu nedenle infazının ertelenmesini talep ediyoruz. Bizler; Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi olarak 354. Haftada, Hasta Mahpusların durumlarını dile getirdik. Tüm bu sorunlar kalıcı bir şekilde çözülünceye kadar taleplerimizi dile getirmeye ve kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğiz.”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.