PİRHA – Gazeteci Yazar Mehmet Ali Çelebi, GADEV Kitap Fuarı kapsamında yapılan panelde konuştu. Çelebi, Türkiye’nin Suriye’deki kaotik ortamdaki payına değinerek “Ceberrut iktidarlar başarılı olursa tıpkı Maraş, Çorum’da olduğu gibi korkunç şeyler olacaktır. Ortak ve Hüseyni bir duruş olduğu müddetçe amaçladıkları gerçekleşemez” dedi.
Garip Dede Dergahı Vakfı’nın (GADEV) düzenlediği kitap fuarının son gününde, Suriye’de yaşanan gelişmelere dair panel yapıldı.
Gazeteci Mehmet Ali Çelebi‘nin konuşmacı olduğu panelde “Suriye jeopolitiği: İç savaşın etkileri, HTŞ dönemi ve Alevilere, Kürtlere, Dürzilere ve Türkiye’ye yansımaları” başlıkları değerlendirildi.
Panelin moderatörlüğünü Hüseyin Kubad yaptı.
Mehmet Ali Çelebi sözlerine, Suriye’de savaşın nasıl başladığını özetleyerek başladı. Çelebi, şunları söyledi:
“Suriye, uluslararası güçlerin cirit attığı bir alana dönüştü. Suriye’deki halkları bastırmak için AKP-MHP de çok çabaladı. Suriye’de bir cihadist koridoru inşa etmeye çalıştılar. Dünyanın her yerinden cihadistler, Suriye’ye akmaya başladı ve bugün Suriye’deki en tehlikeli unsurlar olarak Uygurlar gösteriliyor. Halbuki bu güçler, Çin’de Türkleri katledenlere karşı savaşmıyor! 8 Aralık 2024’ten itibaren Suriye’de bambaşka bir durum söz konusu. HTŞ’li cihadistler, tek mezhepli bir anlayış dayattı. Oysa Kürtler, Akeviler, Dürziler ile biraraya gelinseydi bambaşka bir Suriye görecektik.”
“BAŞARILI OLURLARSA TIPKI MARAŞ VE ÇORUM GİBİ KATLİAMLAR YAŞANIR”
Savaşın bölge halkları üzerindeki etkisine de değinen Çelebi, özellikle Alevi toplumunun yaşadıklarına vurgu yaptı. Beşar Esad’ın, iktidar olduğu dönem boyunca Alevilerin kendi öz savunmalarına engel olduğunu söyleyen gazeteci Çelebi, şunları söyledi:
“Şengal’de yaptıkları gibi kadınları ve çocukları gasp edip, köleleştirmek onlar için ‘mübahtır’ anlayışıyla hareket ediyorlar. O bölgede soykırım yaparak bölgeyi insansızlaştırmak istiyorlar. Lazkiye, Tartus, Banyas gibi bölgelerde hakimiyet kurmak istiyorlar. O alan hangi güç tarafından kontrol edilirse Ortadoğu’nun önemli bir alanını kontrol etmiş olacaktı. Bu yüzden Alevilere yönelik böyle bir pogrom gerçekleştirildi. Türkiye, HTŞ’ye göz yumdu ve Aleviler katkedildikten sonra Dürziler üzerinde de bir pogrom gerçekleşti. Türkiye halen Alevi bölgelerine ambargo uygulamaya da devam ediyor. Saldırılar yakın zamanda da devam etti. 28 Ağustos’ta Alevi mahallelerine girerek kentsel dönüşüm bahanesiyle Alevilerin evlerine çökmeye çalıştılar. Aleviler bu saldırıları görünce bir deklerasyon yayınladılar. Şu an Aleviler, kurdukları konsey üzerinden kendi güvenliğini kurup, öz yönetim oluşturmaya çalışıyorlar. Ceberrut iktidarlar başarılı olursa tıpkı Maraş, Çorum’da olduğu gibi korkunç şeyler olacaktır. Suriye’deki birçok fabrika yağmalanıp, ürünler buraya getirilip satıldı. Suriye’yi labaratuvar olarak kullandılar. Hakan Fidan da Şam Valisi gibi konuşmakta.’Suriye Arap Cumhuriyeti’ olsun istiyorlar. Diğer halkları yok sayıyorlar.”
“954 YIL BOYUNCA ALEVİLERİ YOK SAYMIŞSINIZ”
Mehmet Ali Çelebi, “Suriye’de şu an suyu bulandıran temel güç Ankara’dır” diyerek şunları aktardı:
“Şu anda İsrail ile Türkiye, ciddi bir bilek güreşi içerisinde. Örneğin Bahçeli, HTŞ ile ortak saldırılardan bahsediyor. Bu olursa Maraş ve Çorum gibi katliamlar olur. Suriye ile ilgili kararları neden Suriyeliler veremiyor? Kudüs, birçok toplum tarafından kutsal görülür ama mesele Aleviler olursa cemevlerini tanımazsınız. Ayasofya’yı cami yapmaktan geri durmuyorsunuz. Oysaki hiçbir kimliğin, başka bir kimlik üzerinde üstünlüğü yoktur. Cumhuriyet şu an 102 yaşında. Osmanlı dönemlerini de eklerseniz eğer 954 yıl boyunca Alevileri yok saymışsınız.”
Suriye’deki Alevi düşmanlığının temellerine de değinen Çelebi, “Bu anlayış, çok köklü bir durum. Ortadoğu, sadece bir mezhebin hakimiyetine koyulmak isteniyor. Ancak Suriye’ye bu anlayışı empoze etmek pek mümkün durmuyor. Suriye’de birçok enerji kaynağının yanı sıra su ve gıda kaynakları da mevcut. Türkiye, bu kaynaklara da konmak istiyor. Ortak ve Hüseyni bir duruş olduğu müddetçe amaçladıkları gerçekleşemez” diye belirtti.
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.