PİRHA-HDP İstanbul Beşiktaş Abbasağa Parkı’nda ‘Durmayalım, dur diyelim ‘ sloganı ile ‘Demokrasi Mitingi’ düzenledi. Suruç’ta hayatını kaybedenlerin de anıldığı etkinlikte konuşan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay ve Osman Baydemir faşizme karşı mücadelenin zorunlu olduğuna dikkat çektiler.
HABERİN VİDEOSU
Ortak mücadele çağrısıyla gerçekleşen ‘Demokrasi Mitingi’ coşkuyla başladı. Etkinliğe, HDP Milletvekilleri Hüda Kaya, Ayşe Acar Başaran, Ahmet Yıldırım, SYKP Eş Genel Başkanı Ahmet Kaya, EMEP İstanbul İl Başkanı Güven Gerçek, Cumartesi Anneleri, HDP bileşenleri ile çok sayıda kişi katıldı.
Etkinlikte Suruç Katliamı’nın 2. yılında yaşamını yitirenler ile açlık grevinde tutuklu olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça da unutulmadı. Etkinlikte “Suruç Katliamı’nı unutmayacağız, unutturmayacağız”, “Nuriye ve Semih’e özgürlük, talepleri kabul edilsin” dövizleri açıldı.
‘TEMMUZ DİRENİŞ AYIDIR”
Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler için bir dakikalık saygı duruşunun ardından açılış konuşmasını HDK MYK Üyesi ve HDP eski Mersin Milletvekili Çilem Küçükkeleş yaptı. Suruç Katliamı’nda yaşamını yitirenleri anarak konuşmasına başlayan Küçükkeleş, Abbasağa Parkı’nda Nuriye ve Semih için direnenlere de selam gönderdi. Küçükkeleş, “Temmuz ayı direniş ayıdır. Siyaseti zindanlara hapsetmeye çalışanlara karşı, Abbasağa Parkı’nda tüm siyasi tutuklulara selam gönderiyoruz. Temmuz ayı insanca yaşamı yeniden inşa edenlerin ayıdır da” ifadelerini kullandı.
Küçükkeleş’in konuşmasının ardından HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın grup toplantısında yaptığı konuşma izletildi.
“SURUÇ’TAKİ CANLARIN ATTIĞI TOHUMA SU DÖKECEĞİZ”
Ardından ilk konuşmayı HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir yaptı. Baydemir, Suruç’ta yaşamını yitiren 33 can’a değinerek başladı:
“33 can, fidan Suruç ovasında barışın, bereketin. insanlığın tohumlarının atıldığı coğrafyada medeniyete bir katkı daha sunmak için Kobane’dekilerin yaralarını sarmak için çocuklara dayanışmak için gelen 33 cana kıydılar. İşte bugün bir kez daha faşizme karşı durmayalım, dur diyelim etkinliğimiz, buluşmamız o canların attığı tohuma su dökmektir. Kardeşlik fidanını büyütmektir. Onların Kobane’de diktiği fidanlar boy verdi, o fidanlar ormana dönüşecek. Hem de hür ormana.”
“DEMİRTAŞ’A KELEPÇE VURULAMAZ”
Baydemir, ‘Kürt halkına dayatılan esaret aynı zamanda Ortadoğu’daki tüm halkların barışa erişmeleri önündeki en büyük engeldir. Öyle bir rejim inşa edilmek isteniyor ki kendi iktidarları dışında herkes terörist. Demirtaş’a, Yüksekdağ’a, belediye eş başkanlarına, fikri özgürlüğe kelepçe vurulamaz. Çünkü özgürlüğe kelepçe vurulamaz. Bu halk mutlak suretle faşizmi aşacaktır. Siz parlamentoda konuşmayı engellerseniz işte sokaklar işte parklar. Eğer çözüm istiyorsak önce faşizmi aşmamız gerekiyor. Bu coğrafyada eşitlik, özgürlük, demokrasi isteyin milyonlar var. HDP var, çözüm var” ifadelerini kullandı.
“KARDEŞLERİMİZİN DÜŞLERİNİ GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ”
Baydemir’in ardından konuşan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, Suruç Katliamı’nda yaşamını yitirenleri anarak konuşmasına başladı. Kemalbay, “Onların düşleri bizim düşlerimiz. Bu mücadeleyi başarıya ulaştırarak kardeşlerimizin düşlerini gerçekleştireceğiz. Halkların bahçesi olan bu coğrafyada halkların kardeşliğini birlikte inşa edeceğiz” dedi.
Kemalbay, geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yağan yağmurun ardından ortaya çıkan tabloyu anlatarak, “Belediyecilik sel altında kaldı. Sular betondan kendine yer bulamadığı için bir felaket yaşandı. AKP iktidarının bir felaketidir. Adeletin, kardeşliğin, barışı yok eden iktidarın kendisidir. Bu felaketi, iktidarı durdurmak zorundayız” ifadelerini kullandı.
“FAŞİZMİN KURUMSALLAŞMASINA MAHKUM DEĞİLİZ”
Kemalbay sözlerini şöyle sürdürdü:
“OHAL ile birlikte devletin partileştiği, tek adam diktatörlüğü bir dönem olacak. Biz faşizmin kurumsallaşmasına mahkum değiliz. Mücadelemizi bunun için daha da yükseltmek istiyoruz. Adeta kontrgerillanın özelliklerinin kendi bünyesinde klonladı. Bu katliamların her yerde gerçekleştiriyor. Siyasal İslamı da sos olarak kullanıyor. Kendi diktatörlüğünü meşrulaştırmak için kullanıyor. Barışın katledildiğini farkındayız. Bu mücadele de buna karşı. Saraya karşı mücadeleyi sürdürmek zorundayız. Artık AKP’ye biat etmeyenlerin vatandaş sayılmadığı günlerden geçiyoruz. OHAL KHK’leri ile kamu emekçileri sokağa atılarak yaşayan ölüler haline getirildi. Bizim mücadelemiz buna karşıdır. Halkın haber alma özgürlüğü ortadan kaldırılıyor.
Yan yana gelirsek faşizmi durdurabiliriz. Bu faşizmin ilerleyişini durdurmak için ön yargılardan uzaklaşıp daha empati ile düşünmek bunun için birlikte hareket etmek zorundayız. Bizlerin çağrısı faşizme karşı bir arada olmak. Bugünden yarına mücadeleyi daha da yükseltmektir. Eşitlik, adalet, özgürlük için sesimizi yükseltiyoruz. Artık birlikte mücadeleyi yükseltelim.” (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.