PİRHA – Ankara Kitap Fuarı’nda sona gelindi. Satışlar konusunda dini ve Osmanlı kültürüne dönük yayınevlerinin yüzü gülerken alternatif yayıncılar “Artık fuarlardaki amacımız, fillere karşı karıncaların savaşı gibi oluyor” dedi.
Haberin Videosu
Ankara’da 18 Ekim’de açılan kitap fuarında sona gelindi. Her yıl olduğu gibi bu sene de fuarın son günü bir hayli kalabalığa sahne oldu. Fakat yayınevlerinin büyük bir kısmı satış yapamamaktan ötürü üzgün. Sebep olarak ekonomik krizle birlikte iktidar destekli yayınevlerini işaret ediyorlar.
Fuarın bu yıl en yoğun ilgi gören standlarını Osmanlı kültürü ile dini yayınlarda kitap satanlar oluşturdu. Fuar alanının en büyük ve donanımlı standları da yine bu yönlü satış yapan çevreler oldu. İktidara yakın bir çok yazarın imza programına da ilgi bir hayli yüksekti.
Yazar Faruk Demirel de “Ve Ankara ile Almina” isimli roman türündeki yeni kitaplarıyla fuarda yerini aldı. Fakat yazar Demirel, okuyucu konusunda yeterli bir orana ulaşamadığından ötürü memnun olmadığını ifade etti.
Demirel ekonomik sebepler ve büyük yayınevleri ile rekabete giremedikleri için okuyucuların, bulundukları stantlara gelemediklerini ifade ederek şunları söyledi:
“Ancak bizlerin ulaşabildiği kadar okuyucu var. Ankara fuarında köşeye sıkışmış halde iş yapıyoruz. Fakat devasa yerleri kaplamış tekelleşmiş yayınevleri var ve bunların birçoğu içeriğe değil görseli öne çıkararak, yozlaştırıcı, gerçeklerin dışında çocukların beynine emperyalist bir saldırı yapmaktalar.”
“GERÇEK KALEM EMEKÇİLERİ PARA KAZANAMIYOR”
Fuardaki sağ ve dini yayınların yoğunluğuna da değinen Demirel şöyle devam etti:
“O yayınevlerinin zaten egemenler tarafından desteklendiğini biliyoruz. Hatta bir kısmından vergi dahi alınmıyor. Dünyada nasıl eşitsizlik ve sınıflar varsa fuarda da aynı şekilde… Burada gerçek kalem emekçileri para kazanamıyor. Kazananlar sadece büyük reklam yapabilen holdingler. Tanınmamış bütçesi az olan birçok yayınevi buralarda zarar edip gidiyor. Bizim bu fuarlarda ki amacımız, fillere karşı karıncaların savaşı gibi oluyor. Alternatif kitaplar üretme amacımız var. Gerçekleri halka yansıtmak istiyoruz. Çünkü tarihi okuduğunuz zaman gerçeğin hiçbirimiz tarafından bilinmediği ortaya çıkıyor. Uyduruk tarihler okutmaktalar. Çocukları cinlerle, perilerle oyalayıp Kaf dağlarına çıkartıp, kız çocuklarını prenses, oğlan çocuklarını da şehzade olarak yetiştiriyorlar. Ama belli bir yaşa geldiklerinde gerçekle karşılaşıp düşüyorlar. Kısacası medyatik olmadığımız için ancak kendi gücümüzde okuyucuya ulaşabiliyoruz.”
“YETİŞKİNLER ZATEN HİÇ KİTAP OKUMUYOR”
Nitelik Kitap Yayınları’nın sahibi ve aynı zamanda yazar olan Babir Pınar, bu yılki ilginin önceki yıllara nazaran daha düşük olduğunu söyledi. Pınar, kitaba olan alakanın düşük olmasındaki sebebi zamanlama ve ekonomik durum olarak tanımlarken şunları dile getirdi:
“Çocuklar, gençler Ekim ayında okula yeni başladı. Henüz eğitim tam anlamıyla oturmadan buraya da gelemediler. Yetişkinler zaten hiç kitap okumuyor. Fuara gelen yetişkinler de kendilerine değil, çocuklarına kitap alıyorlar. Sıkıntı büyük. Her geçen yıl kitap fuarına ilgi düşüyor. Bu Türkiye’nin ekonomisine de bağlı. Bazen insanların duruşundan parası olmadığını anlıyorum ve ‘ücretsiz kitap versem mi?’ diye düşünüyor ve kimi zamanlar sadece çocuklara ücretsiz şiir kitabı veriyorum.
Genelde çocuk kitapları satılmakta. Okullardan getirilen öğrenciler direk o fuarlara yönlendiriliyor. Öğretmenler, çocukları bizim bulunduğumuz stantların önünde durdurmadan geçiriyorlar. Anlaşılan çocukları sadece belirlenmiş yerlere götürüyorlar. Bu yıl bir iki tane sol yayın fuarda yer edinebildi. Sosyalist yayınevleri buraların kiralarını karşılayamıyor.
Arkadaşlarımız mutlaka buralara gelmeli. Burası bir anlamda mücadele alanı. Gelsinler ve bu egemenliğe son versinler. Bu fuarları düzenleyenler de belli bir siyasi akımın üyeleri. O sebeple sağ yayınlar buralarda egemen durumda.”
“ÜLKENİN EKONOMİK DÜZEYİ FUARDAN ANLAŞILIYOR”
Yazar Bağdat Ulusoy ise fuarın kendisi açısından verimsiz olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Bu benim ikinci kez katıldığım fuar. Bu sene fuarda durum gerçekten kötü. Ülkenin ekonomik düzeyi fuardan gayet güzel anlaşılıyor. Çok çok az bir kesim keyfi olarak kitap alıyor. Bütün aileler, çocuklarına almak için öğretmenlerin vermiş olduğu liste ile buraya geliyor. O listelerde de gerici yayınlar bulunuyor ama aileler almak zorunda kalıyor. Yani fuar bu anlamıyla iyi değildi.
Şahit olduğum bir an var; bir veli, çocuğuna kitap arıyor ve eşine ‘hep dini yayınlar var. Ne yapacağız?’ diyor. Durum bu yani.
Fuar boyunca 40 kitap satmadım. Çoğunu hediye verdim; bir anlamda okusunlar, başkalarına ulaştırsınlar diye. Demokrat ve Aydın kesimleri bu tür fuarlara bekliyoruz daha ileriye gitmek için onları okumaya çağırıyoruz şiir kitaplarını görünce burun kıvırıp gidenler var ama şiir çok şeyi anlatıyor bu bilinmeli.”
“KİTAP SAYISI HER YIL DÜŞÜYOR”
Nota Bene Yayınevi editörü Yalçın Bürkev de ekonomik krize bağlı olarak kitap satışlarında bir düşüş eğilimi olduğunu söyleyenlerden.
Bürkev, fuarda yoğunluğu olan kesimleri “Türkiye profili ne ise az buçuk buralara da yansıyor” diyerek dini yayınların oranına işaret etti. Kuramsal yönü ön plana çıkan kitapları satmayı tercih ettiklerini söyleyen Bürkev, “Okur oranı ekonomi ile çok bağlantılı. Bu sebeple de kitap basma sayısı yıldan yıla azalmakta” diye de ekledi.
Eren GÜVEN – Cebrail ARSLAN / ANKARA
Yoruma kapalı.