PİRHA – Milletvekili Celal Fırat, Sivas Katliamı’nın araştırılması konusunda Meclis Genel Kurulu’nda konuşma yaptı. Fırat, devletin katliamlarla yüzleşmesi gerektiğini belirterek, “Devlet bir kez olsun bizi şaşırtarak, Sivas Madımak Oteli’ni insanlık adına ‘Utanç Müzesi’ yapsın” dedi.
Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Celal Fırat, Sivas Katliamı’nın aydınlatılması için Meclis Araştırma Komisyonu kurulması talebinin ardından Genel Kurul’da da aynı başlığı gündeme getirdi.
Katliamın gerçekleşmesine neden olan azmettiricilerin ortaya çıkarılması gerektiğini belirten Fırat, “Devlet arşivlerinde yıllardır saklı kalan belgelerin araştırılıp, kamuoyuyla paylaşılmasını istiyoruz” dedi.
“DEVLET, TÜM KATLİAMLARLA YÜZLEŞSİN”
Yeşil Sol Parti Milletvekili Celal Fırat, Sivas Madımak Oteli’nin ‘Utanç Müzesi’ yapılması konusunda talepte bulunarak Genel Kurul’da şu konuşmayı yaptı:
“Alevilerin inancı ve inandıkları kirli zaman aralıklarının içinden süzülerek gelen kutsal ve tertemiz bir sezgidir. Bu sezgi; hoşgörü, sevgi, adalet ve cesarettir. Bu sezgi Kerbela’da Şah Hüseyin, kendi aşkına düşen Hallacı Mansur, meydanlarda Nesimi, darağacında Pir Sultan, yalanlarınıza, hilelerinize boyun eğmeyen Seyit Rıza, Börklüce ve Şeyh Bedrettin’dir.
Ve Dersim’de, Maraş’ta, Sivas’ta, Gazi’de ve Gezi’de katledilenler birer Can’dır, canımızdır.
Ne silahınız ne ateşiniz ne kuyularınız ne zindanlarınız onları yok edemedi, hepsi şah damarımızdadır.
Siz bizi inkâr edemezsiniz, siz bizi vazgeçiremezsiniz. Çünkü biz adalet istiyoruz. Bizim istediğimiz adalet Yezid’in zıtlıklarına, fikirlerine, eylemlerine hayal ve hırslarına bulaşan adalet değil. Dil, din, renk ve ırk sınırlarını da aşan Şah Hüseyin’in adaletidir. Bu nedenle tüm Alevi katliamının arkasında gizli kalan gerçeklerin aydınlatılması, yargı kararlarına rağmen katilleri koruyan, cezasız bırakma unsurlarının ortaya çıkarılmasını, katliamlarla ilgili devlet arşivlerinde yıllardır saklı kalan belgelerin araştırılıp, kamuoyuyla paylaşılmasını istiyoruz.
Devletin; Alevileri yok sayma tutumu, Alevilere karşı yapılan katliamlarla yüzleşme pratiklerinden kaçması ve geçmişten gelen yayılmacı ideolojisini korumak adına sürekli kutsal tabular yaratması aslında kirli bir tarih ve kirli bir geçmiş yaratma çabasıdır.
Bu tutum geçmişle hesaplaşma ya da yüzleşme konusunda yol gösterici değil yıkıcıdır, yok edicidir.
Özgürlükleri kendi lehine toplumsallaştıran, siyasal İslam’a dayalı asimilasyonları en üst seviyeye çıkaran, bu amaçla siyaseti ve politikayı tasarlayan devlet; tüm dünyada etkisini gösteren demokratikleşme ve eşit yurttaşlık hakkını resmi ideolojisi üzerinden sadece bir inanç grubu adına değerlendirilmesi bir insanlık suçudur.
“ALEVİ TOPLUMUNU DERİNDEN YARALIYOR”
‘İnkarcı siyasi akıl’, Alevi toplumunun adalet, hak ve hukuk adına atmış olduğu her adıma karşı kirli strateji geliştirerek; yıkıcı, yok edici hamlelerle Alevi toplumunu derinden yaralıyor, yitik bir ‘sosyo bellek’ oluşturuyor. Bu nedenle ön yargıları ve bireysel, toplumsal baskıların tamamı geçmişi inkâr etme üzerinedir.
Tüm Alevi katliamları gibi Sivas–Madımak Alevi katliamı da çok yönlü ve çok biçimlidir. Bu katliamların inkâr edilmesinin altında Alevilerin öz inançsal ve öz yaşam değerlerinden uzaklaştırılarak, özgürlüklerden yoksun bırakılması vardır.
Her katliam Alevi toplumunu sindirme politikalarıyla duygusal bağlamda, kriz veya travmatik sürece sokmaya yöneliktir. Her inkâr yitik bir ‘sosyo bellektir’. Amaç Alevilerin kendilerini güvensiz hissetmesini, entrikalara ve katliamlara karşı cevap verme yeteneğini ve gücünü yok etmektir. Ancak bizler sıradan bir anlayışla bu acılara susmayacağız. Devletin kendi karanlık geçmişiyle yüzleşmesinin demokrasinin bir ölçüsü olduğunu biliyoruz. Bu yüzleşme baskıcı ve katliam yapan zihniyetin sorgulanması demektir. Ve bu yüzleşmenin gerçekleşerek demokratik bir toplumun meşruluk zeminini oluşturana kadar mücadele edeceğiz.
Ve diyoruz ki büyük devlet demek; yurttaşıyla barışık, toplumsal acılarla yüzleşebilen ve bunun gereğini yapabilen devlettir.
“DEVLET MADIMAK OTELİ’Nİ UTANÇ MÜZESİ YAPSIN”
Devlet bir kez olsun bizi şaşırtarak, Sivas Madımak Oteli’ni insanlık adına ‘Utanç Müzesi’ yapsın ve bu coğrafyada yapılan tüm katliamlarla yüzleşsin istiyoruz!
‘Hak ve hukuk devlet için bir sorumluluktur’ diyor verdiğimiz bu önergenin Cumhuriyetin ikinci yüzyılına başlarken barış ve kardeşliğe vesile olması için önergemizin desteklenmesini bekliyor, genel kurulu saygıyla selamlıyorum.
Ali Baş, Hızır yoldaşımız olsun.”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.