PİRHA- Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un “Aile Hukuku Değerlendirme Kurulu” oluşturulduğunu açıklaması üzerine EŞİK, yazılı açıklama yayınladı. Bakan Tunç’un göreve geldiğinden bu yana Medeni Yasa’yı hedefine koyduğuna dikkat çeken EŞİK, “Medeni Yasa üyeleri ve yetkisi bilinmeyen bir kurulun eline bırakılmak isteniyor. Kazanımlarımıza dokunmanıza izin vermeyeceğiz” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un “Aile Hukuku Değerlendirme Kurulu” oluşturulduğunu açıklaması üzerine EŞİK, yazılı bir açıklama yaptı. Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) yayınladığı açıklamada, söz konusu kurulun hangi kriterlere göre, nasıl oluşturulduğu ve kimlerin yer aldığının açıklanmadığını belirtti.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bakan’ın iddiası, “Kurulun, aile hukuku alanında çalışan kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları, yargı mensupları, adli destek görevlileri ve üniversite mensuplarıyla iş birliği içinde” faaliyet göstereceği ve “aile hukuku alanında çalışan kurumlar arasında etkili bir iş birliği” sağlayacağı yönünde. Bakanın bu yöndeki açıklamalarını ilk kez duymuyoruz, daha önce “bilim kurulu” adını verdiği bu kurul anlaşılan yine kapalı kapılar ardında, hükümet destekli hatta doğrudan hükümet tarafından kurdurulan dernekler, vakıflar ve sözde akademisyenlerden oluşturuldu. Yine bir “sivil toplumla iş birliği yapıyoruz” aldatmacası ile karşı karşıyayız.
“KAZANIMLARIMIZDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ”
İktidarın istediği ortaklarla istediği sonuçlara ulaşmak için araç haline getirdiği projelerin çıktılarından kendilerine vazife çıkaranlar, “nafaka, tazminat, boşanma ve velayet gibi” konularda kadınların ve çocukların hayatlarını ters yüz edecek düzenlemeler peşine düşmüş. Bugüne dek kadın hakları açısından olumlu tüm hukuki düzenlemeler bağımsız kadın hareketinin mücadelesiyle gerçekleşti. Yapılan her kanunun noktasından virgülüne kadınların emeği var, deneyimi ve bilgisi var. Kazanımlarımıza dokunmanıza izin vermeyeceğiz. Yüzyıllardır ezilen, ayrımcılığa ve şiddete maruz bırakılanlar olarak vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz.
Kadınlar ne istediklerini söyledi, söylüyor: İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz, Medeni Kanun’a dokunma, kadının soyadı konusunda Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının gereğini yerine yetir. Bakanlık bir şey yapmak istiyorsa ilk iş kulaklarını tıkamaktan vazgeçebilir; çünkü biz laiklik ilkesine dayanan, eşitlikçi aile modelinin garantisi olan Medeni Yasa’dan vazgeçmeyeceğiz.”
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.